Logo

1. Ceza Dairesi2024/2129 E. 2024/5992 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık lehine haksız tahrik indirimi uygulanırken yapılan hesap hatası nedeniyle fazla ceza tayin edildiği gözetilerek temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

B O Z M A Ü Z E R İ N E

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/612 E., 2023/990 K.

SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama

HÜKÜM : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün düzeltilerek onanması

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı ve 307/3. maddesi gereğince bozma üzerine verilen kararın Yargıtay tarafından incelenmesi gerektiği yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1.İstinaf bozması üzerine verilen Ortaca 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.03.2022 tarihli ve 2021/274 Esas, 2022/262 Karar sayılı kararı ile kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 27.06.2022 tarihli ve 2022/2035 Esas, 2022/2039 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş, bu kararın sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 14.06.2023 tarihli ve 2022/14724 Esas, 2023/4180 Karar sayılı ilâmı ile sanık lehine 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 29/1. maddesi uyarınca asgari oranda haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2. Ortaca 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.11.2023 tarihli ve 2023/612 Esas, 2023/990 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 86/1, 86/3-e, 87/2-b, 29/1, 53/1, 58/6-7. maddeleri uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilerek dava dosyası, 5271 sayılı Kanun'un 307/3. maddesi uyarınca doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın savunma hakkının kısıtlandığına, dava zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiğine, eksik incelemeye, suçun maddi ve manevi unsurlarının gerçekleşmediğine, sanığın mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığına, atılı suçtan beraatine karar verilmesi, aksi kanaatte sanık lehine hükümlerin uygulanması gerektiğine, basit yargılama usulünün uygulanmamasının usûl ve yasaya aykırı olduğuna, meşru savunma ya da haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine, suç vasfının 5237 sayılı Kanun'un 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçu olarak belirlenmemesinin, alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayininin, takdirî indirim hükümlerinin uygulanmamasının, tekerrür hükümlerinin uygulanmasının ve 5237 sayılı Kanun'un 53/1. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğuna ve sonuç cezanın doğru hesaplanmadığına ilişkindir.

III. GEREKÇE

1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 86/1, 86/3-e, 87/2-b maddeleri uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66/1-d ve 67/4. maddelerinde öngörülen 15 yıllık olağan ve 22 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı sürelerinin temyiz inceleme tarihi itibarıyla gerçekleşmediği, sanığın savunma hakkının kısıtlanmadığı, basit yargılama usûlünün uygulanmasına yasal imkan bulunmadığı, dava dosyası tekemmül ettirilerek karar verildiği, eksik incelemenin bulunmadığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan adli raporların yeterli olduğu, sanığın silahtan sayılan demir profil ile işlediği yaralama eylemi neticesinde katılanı duyu veya organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesine, yüzde sabit ize, hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkiler nitelikte kemik kırığına neden olacak şekilde yaralaması karşısında eyleme uyan suç vasfı ile yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek teşdiden belirlendiği, katılandan sanığa yönelen haksız bir saldırı bulunmaması karşısında 5237 sayılı Kanun'un 25. maddesinde düzenlenen meşru savunma hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı, bozma ilamına uyularak sanık lehine asgari oranda haksız tahrik indiriminin uygulandığı, takdirî indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği, sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının miktarı itibarıyla yasal şartları oluşmadığından 5237 sayılı Kanun'un 50, 51 ve 5271 sayılı Kanun'un 231/5. maddelerinin uygulanmamasının isabetli olduğu, sanığın adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas mahkûmiyetin doğru olarak belirlendiği ve 5237 sayılı Kanun'un 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının kasıtlı suçtan verilen hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olduğu ve uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Sanığın, 5237 sayılı Kanun'un 86/1, 86/3-e maddeleri uyarınca belirlenen 3 yıl 12 ay hapis cezasının, aynı Kanun'un 87/2-b maddesi uyarınca iki kat artırılması sırasında hesap hatası yapılarak 9 yıl 36 ay hapis cezası yerine 12 yıl hapis cezasına hükmedilmesi ve haksız tahrik nedeniyle 5237 sayılı Kanun'un 29/1. maddesi uyarınca (1/4) oranında indirim uygulanması ile sonuç cezanın 7 yıl 24 ay hapis cezası yerine 9 yıl hapis cezası olarak fazla tayini, hukuka aykırı bulunmuş, Tebliğname'nin hesap hatası yapılarak fazla ceza tayin edildiği yönündeki görüşüne iştirak edilmiş ancak sonuç cezanın 6 yıl 36 ay hapis cezası olarak belirlenmesi gerektiğine dair görüşüne iştirak edilmeyerek söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından sonuç cezanın 7 yıl 24 ay hapis cezası olarak düzeltilmesi suretiyle giderilmiştir.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünün (2) numaralı bendinde açıklandığı üzere hesap hatası yapılması suretiyle fazla ceza tayini nedeniyle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Ortaca 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.11.2023 tarihli ve 2023/612 Esas, 2023/990 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303/1-f maddesi gereği hüküm fıkrasında 5237 sayılı Kanun'un 87/2-b maddesinin uygulandığı paragrafta yer alan "...12 YIL..." ibaresi çıkartılarak yerine "9 YIL 36 AY" ibaresinin eklenmesi ve 5237 sayılı Kanun'un 29/1. maddesinin uygulandığı paragrafta yer alan "...9 YIL..." ibaresi çıkartılarak yerine "7 YIL 24 AY" ibaresinin eklenmesi suretiyle, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/4. maddesi uyarınca Ortaca 2. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26.09.2024 tarihinde karar verildi.