Logo

1. Ceza Dairesi2024/3155 E. 2024/6768 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen haksız tahrik indiriminin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda Yargıtay 1. Ceza Dairesi ile Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi arasında oluşan direnme uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamındaki deliller ve tanık ifadeleri değerlendirildiğinde, maktulden sanığa yönelik haksız tahriki oluşturan bir söz veya fiilin bulunmadığı, sanığın haksız tahrik iddiasının soyut ve dayanaktan yoksun olduğu anlaşıldığından, yerel mahkemenin haksız tahrik indirimi uygulayan direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/2256 E., 2024/388 K.

SUÇ : Nitelikli kasten öldürme

HÜKÜM : Direnme

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.02.2024 tarihli ve 2023/2256 Esas, 2024/388 Karar sayılı kararı ile Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 16.10.2023 tarihli ve 2022/12836 Esas, 2023/6181 Karar sayılı bozma kararına karşı verilen direnme kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 307/4. maddesi uyarınca Dairemize gönderildiği belirlenmekle;

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen direnme kararının; 5271 sayılı Kanun’un 307/3. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin direnme kararını temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Diyarbakır 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 21.10.2021 tarihli ve 2021/40 Esas, 2021/386 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında maktule yönelik nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 82/1-d ve 53/1. maddeleri uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına dair kararın, istinafı üzerine Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 01.06.2022 tarihli ve 2022/36 Esas, 2022/910 Karar sayılı kararı ile; 5271 sayılı Kanun’un 280/1-g maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile yeniden kurulan hükümle; sanık hakkında maktule yönelik nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 82/1-d, 29/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 24 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.

2. Bu kararın temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 16.10.2023 tarihli ve 2022/12836 Esas, 2023/6181 Karar sayılı ilamı ile ''haksız tahrik indirim nedeni bulunmaması" nedenini içeren bozma ilamına direnilerek, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nin 21.02.2024 tarihli ve 2023/2256 Esas, 2024/388 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında maktule yönelik nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 82/1-d, 29/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 24 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Katılan Bakanlık vekilinin temyiz sebepleri; direnme kararının hatalı olduğuna, ilişkindir.

2. Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle; haksız tahrik indirim nedeni bulunmadığına, ilişkindir.

3. Sanık müdafinin temyiz sebepleri özetle; haksız tahrikin derecesine, cezadan takdire bağlı indirim yapılması gerektiğine, ilişkindir.

III. GEREKÇE

Dosya kapsamına göre; tanık Helin'in soruşturma aşamasında olayın sıcağıyla verdiği ilk ifadesinde babası olan sanığın aşırı kıskanç olduğunu, kendisine ve maktul annesine şiddet uyguladığını, devamında sanık ile maktul arasında çıkan tartışma sonrası olayın gerçekleştiğini beyan ettiği, suç tarihi 14.02.2019 günü olan ve Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/682 Esas sayılı dosyasında maktulün müşterek çocuklarıyla birlikte evi terk etmesine neden olan yaralama olayına ilişkin yargılamanın yapıldığı ve sanığın maktule yönelik eylemi nedeniyle mahkumiyetine karar verildiği, yine suç tarihinden önce sanığın 19.08.2018 tarihinde tanık Helin'e karşı eylemi nedeniyle Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/36 Esas sayılı dosyası ile açılan kamu davası sonucu da mahkumiyetine karar verildiği, bu haliyle tanık Helin'in ilk beyanının bu belgelerle de uyumlu olduğu, Helin'in sonraki aşamalarda, sanığın savunmasına uygun olarak değiştirdiği beyanlarında da ısrarlı biçimde maktulün başka bir erkekle ilişkisinin olmadığını beyan ettiği, bu beyanların sanığın kardeşleri olan tanıklar Bahattin ve Cüneyt tarafından da doğrulandığı, maktulün cep telefonu ile kullanmış olduğu gsm kartı üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda da maktulün başka bir erkek şahısla iletişim kurduğuna dair veri elde edilmediğinin belirtildiği, aynı rapordaki maktule ait telefonun 01.06.2019 tarihinde saat 14:30 da sıfırlanmış olabileceğine yönelik değerlendirmenin ise, raporun sıfırlanma işleminin yapılıp yapılmadığı ve zamanına yönelik kesin ve net bir tespit içermemesi, dosya kapsamındaki belgeler uyarınca suç tarihinin 01.06.2019 saat 23:00'dan sonrası olması, olay sonrası maktule ait cep telefonunun sanıkta bulunması, maktul ve çocuklarının olay gününden 4 gün önce Diyarbakır iline gelmiş olmaları ve sanık ile maktulün bu sürede beraber maktulün kız kardeşinin evinde ve otelde kalmış olmaları karşısında, soyut iddiaların haksız tahrik nedeniyle indirime esas alınamayacağı anlaşılmakla, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden söz veya davranış bulunmadığı halde, yanılgılı değerlendirme ve yetersiz gerekçe ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 29. maddesinin uygulanmasının, hukuka aykırı olduğunun anlaşılması karşısında Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı yerinde görülmemiştir.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle direnme kararı yerinde görülmediğinden Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 16.10.2023 tarihli ve 2022/12836 Esas, 2023/6181 Karar sayılı bozma kararının, Tebliğname'ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 307/4. maddesi gereğince direnme kararını incelemek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE,

21.10.2024 tarihinde karar verildi.