Logo

1. Ceza Dairesi2024/637 E. 2024/4750 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan kasten yaralama suçu nedeniyle daha sonra işlenen suçtan hükmün açıklanması üzerine verilen cezanın, zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihi ile hükmün açıklandığı tarih arasında geçen sürenin, denetim süresi içerisinde işlenen yeni suçun tarihiyle birleştirilmesi sonucu kasten yaralama suçu bakımından 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş ve kamu davasının düşürülmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/34 E., 2023/405 K.

SUÇ : Kasten yaralama

HÜKÜM : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Şişli (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin, 04.07.2007 tarihli, 2007/140 Esas, 2007/478 Karar sayılı mahkumiyet kararının Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 19.04.2010 tarihli, 2009/50018 Esas, 2010/12404 Karar sayılı kararı ile bozulması üzerine Mahkemenin 22.03.2011 tarihli ve 2010/3490 Esas, 2011/322 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 86/3-(a) ve 29/1 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Kanun'un 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, karar 04.07.2011 tarihinde kesinleşmiştir.

2. Sanığın 24.06.2015 tarihinde işlediği ihbara konu 5237 sayılı Kanun'un 184/1. maddesinde düzenlenen imar kirliliğine neden olmak suçundan dolayı İstanbul Anadolu 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.12.2022 tarihli, 2022/559 Esas, 2022/937 Karar sayılı kararı ile hükmün açıklanması suretiyle sanığın kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 86/3-(a) ve 29/1 ve 5271 sayılı Kanun'un 251/3 maddesi uyarınca 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

3. İstanbul Anadolu 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.12.2022 tarihli, 2022/559 Esas, 2022/937 Karar sayılı kararına sanık tarafından itiraz edilmesi üzerine Mahkemece 18.05.2023 tarihli, 2023/34 Esas, 2023/405 Karar sayılı kararıyla 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 86/3-(a), 29/1 ve 53/1 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılması ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz isteği özetle; zamanaşımı süresinin dolduğuna, vesaire ilişkindir.

III. GEREKÇE

1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 86/2 ve 86/3-(a) maddeleri uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66/1-(e) maddesi ile 67/4. maddesi gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

2. Suç tarihi 27.01.2007 ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 04.07.2011 tarihi arasındaki süre, denetim süresi içinde işlenen suçun suç tarihi olan 24.06.2015 tarihi ile açıklanan hükmün temyiz inceleme tarihi arasındaki sürenin 5271 sayılı Kanunun 231/8-(son cümle) gereği birleştirilmesi durumunda, suç tarihi ile inceleme tarihi arasında 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.05.2023 tarihli, 2023/34 Esas, 2023/405 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.06.2024 tarihinde karar verildi.