Logo

1. Ceza Dairesi2025/1761 E. 2025/3330 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen bir davada, katılana atanan zorunlu vekilin ücretinin sanıktan mı yoksa hazineden mi ödeneceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde dahi, katılana CMK m.234/2 uyarınca zorunlu vekil atanması ve mahkumiyet kararı verilmiş gibi vekalet ücretinin sanığa yükletilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/573 E., 2023/787 K.

SUÇ : Kasten yaralama

İNCELEME KONUSU

KARAR : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Kırşehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.12.2023 tarihli ve 2023/573 Esas, 2023/787 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında Hasan Hüseyin'e yönelik kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 86/3-b, d, 29, 62, 52/2. maddeleri gereğince 3.360,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, itiraz edilmeksizin 22.12.2023 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 07.03.2025 tarihli ve 2024/10249 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 17.03.2025 tarihli ve KYB-2025/33329 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 17.03.2025 tarihli ve KYB-2025/33329 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Dosya kapsamına göre, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi ve mağdur katılana 5271 sayılı Kanun'un 234/2 maddesi uyarınca zorunlu vekil atanması karşısında, aynı Kanun'un 325/2. maddesi yollaması ile 325/1. maddesi ve 2023-2024 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1 maddesinde yer alan 'Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekil ile temsil edilen katılan lehine bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir. Bu hüküm, katılanın 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen vekili bulunması durumunda kovuşturma için ödenen ücret mahsup edilerek uygulanır.' şeklindeki düzenleme uyarınca katılana zorunlu vekil atandığı durumlarda da katılan lehine tarifeye göre hükmedilecek vekalet ücretinin mahsup edilmek suretiyle sanığa yükletilmesi gerekirken, yazılı şekilde hazineye yükletilmesine karar verilmesinde, isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararda; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesinde yer alan “Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısmın ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir. Bu hüküm, katılanın 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen vekili bulunması durumunda kovuşturma için ödenen ücret mahsup edilerek uygulanır.” şeklindeki düzenleme uyarınca Mahkemece, kendisini baro tarafından atanan vekille temsil ettiren katılan ... lehine, sanık aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği dikkate alınmadan vekâlet ücretinin Hazineden alınmasına karar verilmesi, Kanun'a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Kırşehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.12.2023 tarihli ve 2023/573 Esas, 2023/787 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309/4. maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

28.04.2025 tarihinde karar verildi.