"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/781 Değişik İş
SUÇ : Kasten yaralama
İNCELEME KONUSU
KARAR : İtirazın reddine dair karar
KANUN YARARINA BOZMA
YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Şikâyetçi ...'ya yönelik hükme konu olan tek suçun sanık ... tarafından işlendiği kabul edilen kasten yaralama suçu olduğu belirlenmiştir.
Ankara 75. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.11.2022 tarihli ve 2022/620 Esas, 2022/744 Karar sayılı kararı ile basit yargılama usûlü uygulanması suretiyle sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 62, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 251/3, 5237 sayılı Kanun'un 52/2. maddeleri uyarınca 1.500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun'un 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
ilişkin karara yönelik şikâyetçi vekili tarafından yapılan itirazın reddine dair merci Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.01.2023 tarihli ve 2022/781 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 04.01.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 09.10.2023 tarihli ve 2023/17983 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 06.11.2023 tarihli ve KYB-2023/108468 sayılı Tebliğnamesi üzerine Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun, 30.10.2024 tarihli ve 2024/Bşk-45 Esas, 2024/65 Karar sayılı kararı ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 06.11.2023 tarihli ve KYB-2023/108468 sayılı kanun yararına bozma isteminin; şikâyetçi vekilinin Mahkemece verilen karara süresinde itiraz etmiş bulunduğundan 5271 sayılı Kanun'un 252/2. maddesi gereğince duruşma açılarak genel hükümlere göre yargılamaya devam edilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesi yerine itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1.5271 sayılı Kanun'un, Basit yargılama usûlü başlıklı 251. maddesinin inceleme konusu ile ilgili bölümleri; "(1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir. ...
(5) Hükümde itiraz usulü ile itirazın sonuçları belirtilir." şeklinde düzenlenmişken aynı Kanun'un, Basit yargılama usûlünde itiraz başlıklı 252. maddesinin birinci ve altıncı fıkraları; "(1) 251. madde uyarınca verilen hükümlere karşı itiraz edilebilir. Süresi içinde itiraz edilmeyen hükümler kesinleşir.
...
(6) Birinci fıkradaki itirazın, süresinde yapılmadığı veya kanun yoluna başvuru hakkı bulunmayan tarafından yapıldığı mahkemesince değerlendirildiğinde dosya, 268. maddenin ikinci fıkrası uyarınca itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderilir. Mercii bu sebepler yönünden incelemesini yapar ve kararını gereği için mahkemesine gönderir." şeklinde hükümleri haizdir.
Aynı Kanun'un, İtiraz usulü ve inceleme mercilerini düzenleyen 268. maddesinin ilgili bölümleri uyarınca;
"(1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35. maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263. madde hükmü saklıdır.
(2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir." şeklinde düzenlenmiştir.
2. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; sanık ... hakkında şikâyetçi ...'ya yönelik kasten yaralama suçundan açılan kamu davasının basit yargılama usûlüne göre yürütülmesine karar verildiği, yargılama sonucunda verilen kararın şikâyetçi vekiline 25.11.2022 tarihinde elektronik yolla tebligat yapıldığı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde yer alan "Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır." şeklindeki düzenleme gereği şikâyetçi vekiline yapılan tebligatın 5 gün sonra 30.11.2022 tarihinde tebliğ edilmiş sayıldığı, şikâyetçi vekilinin anılan karara 06.12.2022 tarihinde süresinde itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Böylece itirazı inceleyen merci tarafından 5271 sayılı Kanun'un 252/6. maddesi gereği itirazın süresinde olduğunun tespit edilerek dosyanın genel hükümlere göre duruşma açmak üzere Mahkemesine gönderilmesi gerektiği dikkate alınmadan itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Sanık ... hakkında şikâyetçi ...'e yönelik kasten yaralama suçundan verilen Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.01.2023 tarihli ve 2022/781 Değişik İş Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309/4. maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2025 tarihinde karar verildi.