"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2024/241 E., 2024/16 K.
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.02.2015 tarihli ve 2014/37 Esas, 2015/70 Karar sayılı kararının Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 08.02.2017 tarihli ve 2016/4190 Esas, 2017/1074 Karar sayılı ilâmı ile ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının araştırılması,tespit edilememesi durumunda haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği halde bu hususun tartışılmaması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
2. Bozma üzerine İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.04.2019 tarihli ve 2017/112 Esas, 2019/548 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında mağdura karşı kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-(e), 29/1, 62/1 ve 5271 sayılı Kanun'un 231/5. maddeleri uyarınca 11 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, karar 10.09.2019 tarihinde kesinleşmiştir.
3. Sanığın denetim süresi içerisinde 04.01.2023 tarihinde kasıtlı suç işlemesi üzerine hükmün aynen açıklanması suretiyle İstanbul Anadolu 71. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.09.2024 tarihli ve 2024/241 Esas, 2024/16 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında mağdura karşı kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun'un 86/1, 86/3-(e), 29/1, 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 11 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği özetle; sanığın isnad olunan suçu işlediğine dair delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, sanığın cezasının ertelenmesine karar verilmesi, cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiğine, vesaire ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık ve temyiz dışı sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin mağdur beyanı ve mağdurun yaralanmasına ilişkin adli muayene raporu içerikleri, temyiz dışı sanık ve mağdur beyanları ile dosya kapsamındaki diğer delillerle saptandığı, hükme esas alınan adli raporların yeterli olduğu, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, sanık hakkında kasıtlı suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verildiğinden 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesine uyarınca, 5237 sayılı Kanun'un 50/1. maddesinin kanunen uygulanmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla, ileri sürülen temyiz nedenlerinin incelenmesinde hükümde düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Sanık hakkında, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.02.2015 tarihli ve 2014/37 Esas, 2015/70 Karar sayılı kararı ile hükmedilen 1 yıl 3 ay hapis cezasının, 5237 sayılı Kanun’un 51/1. maddesi uyarınca ertelendiği, hükmün sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 08.02.2017 tarihli ve 2016/4190 Esas, 2017/1074 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verildiği, Yargıtay bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanmasına karar verildiği ancak hükmün sanık hakkında erteleme hükümleri uygulanmadan aynen açıklandığı belirlenmiş olup Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.02.2016 tarihli ve 2014/71 Esas, 2016/42 Karar sayılı ilamı gereğince sanığın 1412 sayılı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkı nedeniyle hükmedilen 11 ay 7 gün hapis cezasının 5237 sayılı Kanun’un 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı bentte açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 71. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.09.2024 tarihli ve 2024/241 Esas, 2024/16 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca hükmün (2) numaralı fıkrasından önce gelmek üzere "Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.02.2015 tarihli ve 2014/37 Esas, 2015/70 Karar sayılı kararı ile oluşan kazanılmış hakkı nedeniyle 5237 sayılı Kanun'un 51/1. maddesi uyarınca ERTELENMESİNE, 5237 sayılı Kanun'un 51/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına," ilişkin fıkrasının eklenmesi ve kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında hak yoksunlukları 5237 sayılı Kanun'un 53/4. maddesi uyarınca uygulanamayacağından hükümden 5237 sayılı Kanun'un 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (2) numaralı fıkranın çıkarılması suretiyle hükmün Tebliğname’ye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.03.2025 tarihinde karar verildi.