Logo

1. Hukuk Dairesi2020/2483 E. 2021/2991 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında irade fesadına dayalı açılan davanın hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı ve bu sürenin ne zaman başlayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının irade fesadını öğrenme tarihinin hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak kabul edilmesi ve davacıların bu süreyi geçirmiş olması gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ...BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT

Taraflar arasında görülen davada;

Davacılar, davacı ...’ye ait 1310, 1314, 1315 ve 1318 sayılı parseller ile davacı ...’ya ait 1088, 1052, 2686, 2992 ve 2431 sayılı parsellerin davalı ...’a satış yoluyla devredildiğini, Serkan tarafından da davalı ...’e geçtiğini, bir kısım taşınmazların toplulaştırma işlemine tabi tutulduğunu ve yeni parsellerin oluştuğunu, 2431 sayılı parselin bilahare dava dışı Ali’ye temlik edildiğini, davalıların yakın akrabaları olduğunu, davalı ...’ın taşınmazların dekar fiyatı konusunda kendilerini yanılttığını, tüm taşınmazları toplamda 55.000,00 TL’ye devrettiklerini, ancak taşınmazların çok daha değerli olduğunu sonradan öğrendiklerini, ortada aşırı yararlanmanın da mevcut olduğunu, sonraki devirlerin de mal kaçırma amacıyla yapıldığını ileri sürerek, davalılar adına kayıtlı tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde ve satılan 2431 sayılı parsel yönünden tazminini istemişlerdir.

Davalılar, kayıt maliki olmayan İrfan’a karşı dava açılamayacağını, husumetten reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın hangi hukuksal nedene dayandığını açıklayamadığını, iddialar arasında çelişki bulunduğunu, irade fesadı hallerinin 1 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, süre nedeniyle davanın reddedilmesi gerektiğini, ayrıca hangi eylemler ile davacıların yanıltıldığının da açıklanmadığını, iddiaların yersiz olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, çekişmeli temlikin 26.09.2013 tarihinde yapıldığı, eldeki davanın ise bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 02.12.2016 tarihinde açıldığı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin istinafı üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, davacı ...’nin hileye maruz kaldığını 2015 yılı Nisan ayında öğrendiği, eşi olan davacı ...’nın da aynı tarihte öğrenmiş sayılacağı, bu tarihten itibaren TBK’nin 39. maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davacıların istinaf başvurusu 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddedilmiştir.

Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4,90. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 02/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.