"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen asıl ve birleştirilen davalarda;
Asıl ve birleştirilen davada davacılar, mirasbırakanları ...'un 3685 parsel sayılı taşınmazını mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak oğlu olan davalıların mirasbırakanı...'a ölünceye kadar bakım akdi ile temlik ettiğini, anılan parselin imar uygulaması ile çekişme konusu 44 parça taşınmazı oluşturduğunu ileri sürerek, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini, olmadığı takdirde bedelin davalılardan tahsilini istemişlerdir.
Asıl ve birleştirilen davada davalılar, mirasbırakanları İsmail'in akdin gereğini yerine getirdiğini, kök mirasbırakan ...'un ölümünden 34 yıl sonra dava açılmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, ispatlandığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların kabulüne, dava tarihinden önce 3. kişilere devredilen taşınmazlar yönünden toplam 17.500,00 TL tazminatın davalılar ...,...,...,...'dan tahsiline, davalı ...'in 3. kişiye devrettiği taşınmaz olmadığından davalı ... aleyhine açılan bedel istemli davanın reddine, birleştirilen davacı ... tarafından açılan davanın ise husumetten reddine dair verilen karar, Dairece ''... temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu ileri sürülerek eldeki dava açılmış ise de, davacı tanıklarının duyuma dayalı kesin olmayan bilgiler verdikleri, olaya ilişkin soyut beyanlarda bulundukları gözetilerek salt bu beyanlar ile temlikin muvazaalı olduğu söylenemeyeceği gibi dosya kapsamındaki diğer deliller ile de davacının iddiasını ispat ettiğinden bahsedilemez. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. '' gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda birleştirilen dava davacısı ... ve asıl ve birleştirilen dava davalısı ... bakımından daha önce karar verilip bu karar temyiz ve bozma konusu yapılmadığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, diğer davacılar bakımından davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.09.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ...ile temyiz edilen davalılar vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Asıl ve birleştirilen davada davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalılar vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 4.90 TL bakiye onama harcının temyiz eden asıl ve birleştirilen davada davacılardan alınmasına, 14/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.