"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen davanın kısmen kabulüne dair hükmün Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince onanması üzerine taraflarca süresi içinde karar düzeltme isteminde bulunulmakla dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bingöl ili, Solhan ilçesi, Asmakaya köyünde bulunan 176 ada 54 nolu parselin kadastro çalışmaları sırasında yanlışlıkla Hazine adına tespit gördüğünü ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile 20.919 m2 kısmın müvekkili ..., 13241,47 m2'lik kısmının ise diğer müvekkili ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili; davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, dava konusu taşınmazla ilgili davacı tarafça zilyetliğin malik sıfatıyla geçirilmesi koşulunun sağlandığı, ekonomik amaca uygun olan zilyetlik ve eklemeli zilyetliğe ilişkin olarak tespit bilirkişisinin beyanlarından dava konusu taşınmazların bilirkişi raporlarında belirtilen miktardaki alanları davacıların kullandığı, kullanımın nizasız ve fasılasız olarak 20 yıldan fazla sürdüğü, bu nedenle A ve B harfi ile gösterilen yerlere ilişkin davanın kabulüne, dava edilen diğer kısmın taşlık olduğu, bu alanda herhangi bir tarımsal faaliyet yapılmadığı, üzerinde bulunan taşların toplanmadığı ve temizlenmediği anlaşıldığından kadastro bilirkişisinin raporunda A1 olarak gösterilen yerin ekonomik amaca uygun zilyetlik şartını taşımadığından davanın reddine karar verilmiş, bu kararın temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 16.02.2015 tarihli ve 2014/13106 E., 2015/1253 K. sayılı kararıyla... “ dava konusu taşınmazın hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalı, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarında stereoskop aletiyle inceleme yaptırılmalı, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılması” hususlarına değinilerek bozulmuş, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile, A ile gösterilen bölüm yönünden davanın kabulüne,14/11/2016 havale tarihli fen raporunda A1 harfi ile gösterilen 443,76 m2'lik kısım yönünden, (B) harfi ile gösterilen 4.515,34 m2'lik kısım yönünden ve (C) harfi ile gösterilen 3.396,87 m2'lik kısım yönünden yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
V. YARGITAY KARARI
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 30/11/2020 tarihli ve 2017/3059 Esas - 2020/5918 Karar sayılı kararıyla onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
1. Karar Düzeltme Yoluna Başvuranlar
Yargıtay kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili ile davalı Hazine temsilcisi tarafından karar düzeltme başvurusunda bulunulmuştur.
2. Karar Düzeltme Nedenleri:
2.1. Davalı Hazine temsilcisi karar düzeltme dilekçesinde özetle, eksik inceleme ile verilen Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin onama kararının kaldırılarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.2. Davacı vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle, mahalli bilirkişi beyanlarında bu yerlerin müvekkilleri tarafından çok uzun süreden beri kullanıldığı tereddütsüz bir şekilde dile getirilmiş olup, daha fazla hava fotoğrafının olmaması ve hava fotoğraflarının kalitesizliği davacı tarafa atfedilecek bir kusur olmayıp ziraat bilirkişisi, davaya konu yerin ham toprak olmayışı, fiziki ve jeolojik yapısı itibari ile davacılara ait yerlerin devamı niteliğinde olması, mahalli bilirkişi raporları birlikte incelendiğinde bu halin müvekkili aleyhine de değerlendirilemeyeceği, aksi halde hava fotoğrafı olan yerdeki kişilerin davasını ispatlayacağı, olmayan yerlerdeki kişilerin davasını ispatlayamayacağı gibi eşitlik ilkesine ve doğal olarak adil yargılanma hakkının ihlaline neden olacağını öne sürerek, onama kararının kaldırılarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; tespit öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir." hükmünü içermektedir.
3.3. Değerlendirme
3.3.1. Çekişmeli 176 ada 54 parsel sayılı taşınmaz hali arazi vasfıyla senetsizden Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
3.3.2. Davacı taraf kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayanarak taşınmaz bölümlerinin adlarına tescilini talep etmiştir.
3.3.3. (A) ile gösterilen bölüm yönünden, karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK'un 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin reddine,
3.3.4. (B) ile gösterilen bölüm yönünden karar düzeltme talebinin kabulüyle, (B) ile gösterilen bölüme ilişkin ziraat kurul raporunda taşınmazın ot biçmek suretiyle uzun yıllardır kullanıldığı, kullanıma elverişli 2. sınıf sulu tarım arazisi olduğu ve uzun yıllardır tarım arazisi olarak kullanıldığının tespit edildiği, aynı yere ilişkin harita ve jeodezi bilirkişi raporunda ise, 1982, 1984 ve 2002 tarihli hava fotoğraflarına göre hiçbir kullanımın olmadığı rapor edilmiş olup, bilirkişi raporları arasında çelişki oluşmuştur.
3.3.5. Hal böyle olunca bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
VII. SONUÇ:
Davalı Hazine temsilcisinin karar düzeltme isteminin (IV/3.3.3.) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile maddi hataya dayalı olarak verilen Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 30/11/2020 tarihli ve 2017/3059 Esas - 2020/5918 Karar sayılı kararının ortadan kaldırılmasına, hükmün yukarıda (IV/3.3.4.) numaralı bentte açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, 19/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.