Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10583 E. 2022/2895 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat davası sonunda Yerel Mahkemece verilen hükmün Dairece bozulması üzerine, verilen direnme kararı davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakan babası ...’ın davalı oğlunu satışa da yetkili olmak üzere vekil atadığını, davalının bu vekaletnameyi kullanarak mirasbırakanın maliki olduğu 1058 parsel sayılı taşınmazı eşi ...’a, 547 parsel sayılı taşınmazdaki payı ise ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescile, olmadığı takdirde bedele karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, tapu iptali ve tescil isteği bakımından kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, taşınmazların mirasbırakanın iradesi doğrultusunda temlik edildiğini, davacının söz konusu işlemlerden haberdar olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

Dahili davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/02/2014 tarihli ve 2009/429 E. 2014/131 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazlarda davalı adına oluşturulmuş tapu kaydı olmadığından davalı yönünden pasif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine, dahili dava dilekçesi ile husumet yöneltilemeyeceğinden dahili davalılar bakımından davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Birinci Bozma Kararı

Dairenin 19/04/2016 tarihli ve 2014/16482 E. 2016/4756 K. sayılı kararıyla; "...Hemen belirtilmelidir ki; tapu iptali ve tescili davalarının kayıt maliki aleyhine açılabileceği, davalının ise kayıt maliki olmadığı, davaya dahil edilen kişiler yönünden ise bir kimseye dahili dava yolu ile taraf sıfatı kazandırılamayacağı gözetilerek, iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ancak, davada iptal ve tescil isteğinin yanında, bedel isteği de bulunmaktadır. Ne var ki, Mahkemece, bu istek yönünden bir inceleme ve araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Hâl böyle olunca; davacının bedel isteğinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu istek yönünden araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/03/2018 tarihli ve 2016/388 E. 2018/197 K. sayılı kararıyla; davalı ... yönünden tazminat isteğinin kabulü ile 151.209,12 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 09/07/2020 tarihli ve 2018/3371 E. 2020/3705 K. sayılı kararıyla;“...Hemen belirtilmelidir ki, önceki bozma ilamında sadece iptal ve tescil isteği yönünden değerlendirme yapılarak sonuca gidilmiş olması ve bedel isteği yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmaması bozma nedeni yapılmıştır. Somut olayda, dava konusu taşınmazların mirasbırakana vekaleten davalı ... tarafından davaya dahil edilen ... ve ... ...'e satış suretiyle devredildiği, davalı ...'a mirasbırakan tarafından yapılan bir temlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mirasbırakana vekaleten temlik yapan vekile karşı muris muvazaasına dayalı olarak açılan tazminat davasının dinleme imkanı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de, Mahkemece verilen kararın Anayasa ve HMK hükümlerine uygun bir gerekçe içermediği de tartışmasızdır...” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

6. Mahkemece Verilen Direnme Kararı

Mahkemenin 13/07/2021 tarihli ve 2021/228 E., 2021/815 K. sayılı kararıyla; davada muris muvazaası iddiası yanında vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasına da dayanıldığı, davalı vekil ...'ın taşınmazların satışından elde ettiği bedeli mirasbırakana verdiğine ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir.

7. Direnme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

8. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili; dava yalnızca muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat olduğu halde, Mahkemece davada vekalet görevinin kötüye kullanılmasına da dayanıldığı gerekçesiyle direnme kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, muris muvazaasının söz konusu olmadığı gibi vekalet görevinin kötüye kullanılmasının da söz konusu olmadığını, mirasbırakanın sağlığında tüm mirasçıların haklarını gözeterek paylaştırma yaptığını, bilirkişi tarafından tespit edilen değerlerin de fahiş olduğunu, davanın reddinin gerektiğini belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir.

9. Gerekçe

9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.

9.2. İlgili Hukuk

9.2.1. 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

9.3. Değerlendirme

Somut olayda, dava konusu taşınmazların mirasbırakana vekaleten davalı ... tarafından davaya dahil edilen ... ve ...'e satış suretiyle devredildiği, davalı ...'a mirasbırakan tarafından yapılan bir temlik bulunmadığı, mirasbırakana vekaleten temlik yapan vekile karşı muris muvazaasına dayalı olarak açılan tazminat davasının dinleme imkanı bulunmamaktadır.

Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönündeki bozma kararı yerindedir.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; bozma kararının düzeltilmesine gerek görülmediğinden, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanun'un 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 07/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.