Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10593 E. 2022/8273 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : YAHYALI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince verilen 15/09/2021 tarihli, 2021/737 Esas ve 2021/813 Karar sayılı karar, yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, Kayseri ili, .... ilçesi, ..... Mahallesinde kain ve tapunun 145 ada 37 parselinde kayıtlı bulunan taşınmazda kadastro çalışmaları sırasında malik olarak Hazinenin belirlendiğini ve bu şekilde tespitin yapıldığını, davacı ...'nin kullandığı doğusu ... tarlası, batısı ... tarlası, kuzeyi yol ve ..... ve ... tarlası, güneyi ...tarlası ile çevrili 30.000 metrekare yüz ölçümündeki yer ile yine davacılardan ...'nin kullandığı ve sınırları itibariyle doğusu yol, batısı dağ kuzeyi ... tarlası, güneyi yol ve .... ve ... tarlası ile çevrili 20.000 metrekare büyüklüğündeki tarlanın davacıların dedesi ve babası tarafından kullanıldığını, tarım yapıldığını ve mera ile ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, dava konusu taşınmazın mera olduğunu, Yahyalı Belediyesinin de davalı olarak gösterilmesi gerektiğini, kadastro çalışmalarında mera olarak sınırlandırıldığını, bu gibi yerlerin zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.02.2021 tarihli ve 2019/11 E., 2021/69 Karar sayılı kararıyla; dosya içerisinde ve keşif esnasında yapılan teknik incelemeler neticesinde 145 ada 37 nolu parsel bütün olarak değerlendirildiğinde mera özelliği gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, taşınmazın mera olarak tespitinin doğru olmadığını, zira mahallinde yapılan keşifte dinlenen tanık ve mahalli bilirkişilerin anlatımlarına göre taşınmazların babaları ve dedelerinden kaldığını, onların da bir başkasından satın aldıklarını ve 50 yıldan fazla zamandır kullanımlarında olduğunu, yine dava konusu taşınmazın bulunduğu yerle ilgili olarak kadastro çalışmaları öncesine ait herhangi bir mera kaydının getirtilemediğini, Mahkemece yeteri kadar araştırma yapılmadan karar verildiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 15.09.2021 tarihli, 2021/737 Esas ve 2021/813 Karar sayılı kararı ile; çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 29.01.1990 tarihi ile dava tarihi olan 09.01.2019 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olmasına göre, Mahkemece davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı ise de bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeple kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurularak davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hukuka uygun olmadığını, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak inceleme yapılmadığını, dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak mera kayıtları getirtilmeden ve dava konusu yere uygulanmadan karar verildiğini, sadece bilirkişi raporu ile bilirkişi raporunda etrafındaki kullanılmayan taşınmazların mera vasfında olduğu gerekçesiyle karar verildiğini, halbuki dava konusu yerin en az yüz yıldır ekilip biçilen tarla vasfında bir taşınmaz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. ” hükmünü içermektedir.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V.3.2.) no.lu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre (IV.3.) nolu paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 14/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.