Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10611 E. 2023/4877 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/1217 E., 2021/444 K.

DAVA TARİHİ : 22.07.2014

HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul / Kısmen ret

Taraflar arasındaki tescil istekli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 09/05/2019 tarihli, 2016/8288 Esas ve 2019/3560 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; kararın davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, davacının Kayaönü Köyü sınırlarında bulunan, 344, 109 ada 68 ve 69 parseller ile çevrili kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazı 30 yılı aşkın bir süredir imar ve ihya ederek nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla zilyetliğinde bulundurduğunu ileri sürerek davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın niteliği itibari ile Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, 20 yıllık yasal edinme süresinin dolmadığını belirterek davanın reddini ve taşınmazın TMK'nın 713/6 ncı maddesi uyarınca Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

2. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle, dere yatağı olduğundan ötürü tapulama dışı bırakılan yerin kadastro çalışmalarından sonra imar ve ihya edilmek suretiyle tarla haline getirilmesinin davacıya hak sahipliği kazandırmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 18.02.2016 tarihli, 2014/1186 Esas ve 2016/125 Karar sayılı kararı ile, krokide A harfi ile gösterilen 1862,79 m²'lik ve B harfi ile gösterilen 5061,17 m²'lik kısımların imar ve ihya yolu ile yaklaşık 30 yıldan beri kullanıldığı; krokide C harfiyle gösterilen yerin ise ham toprak vasfında yüksek eğimli ve kayalık bir yer olduğu, özel mülkiyeti haiz vasıfları taşımadığı gerekçesi ile A ve B harfi ile işaretli kısımlar yönünden davanın kabulüne, C harfi ile işaretli kısım yönünden davanın reddine ve ham toprak vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 09.05.2019 tarihli, 2016/8288 Esas ve 2019/3560 Karar sayılı kararı ile “ Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/4 üncü ve 5 inci fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması gerekir. Mahkemece yasal ilanlar yapılmadan yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsizdir” gerekçesi ile karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; TMK'nın 713 üncü maddesinin 4 üncü ve 5 inci fıkraları gereğince gerekli ilanlar yapılarak 3 aylık sürenin dolduğu, ilanın yapıldığı, gazete ve ilan tutanaklarının dosya arasına alındığı belirtilip bozma ilamından önceki karar gerekçesiyle davanın krokide A ve B harfi ile işaretli alan yönünden kabulüne, C harfi ile işaretli kısım yönünden reddine ve ham toprak vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.

V.TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; fen bilirkişisinin raporunda A ve B harfleri ile belirtilen kısımla ilgili olarak davacının ne şekilde zilyet olduğu ve zilyetlikle iktisap şartlarının ne şekilde gerçekleştiği hususlarının yeterince araştırılmadığını, sadece 1985 yılına ait hava fotoğrafları incelenerek karar verildiğini, ham toprağın sürülmesi ya da taşlarının temizlenmesinin veya bir yerde ağaç dikilmesinin, ot biçilmesinin imar-ihya sayılmayacağını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın imar ve ihya suretiyle kazanılabilecek nitelikte bir yer olmadığını, bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediğini, sadece 1985 yılına ait hava fotoğrafları incelenerek karar verildiğini, lehlerine nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesinin birinci fıkrası, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri,

3. Değerlendirme

1.Somut olayda, Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır.

2. Dosya içeriğinden; Kadastro Müdürlüğü’nün 23.03.2015 tarihli ve 61210512-170.99/268 sayılı müzekkere cevabında; dava konusu taşınmazın Adıyaman ili, Merkez ilçesi, Kayaönü köyü kadastro çalışma alanı içerisinde yer aldığının, Kayaönü köyünde 1 nolu parselden 372 nolu parsele kadar olan taşınmazların kadastro çalışmalarının tamamlandığının ve 28.02.1977 tarihinde kesinleştiğinin, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle tespit harici bırakıldığının bildirildiği anlaşılmaktadır.

3. Dava konusu taşınmazın yakın ölçekli krokisi temin edilmemiş, tescil harici bırakılma nedeni saptanmamış, imar planı dahilinde kalıp kalmadığı tespit edilmemiş, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün parsel sorgulama ekranından dava konusu yerin yakınında bir baraj veya baraj inşaatı olduğunun görüldüğü ancak taşınmazın barajın mutlak mesafeli koruma alanında kalıp kalmadığı, DSİ tarafından bir ıslah çalışması yapılıp yapılmadığı belirlenmemiş, komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanak kayıtları getirtilmemiş, taşınmazın niteliğini ve kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, sadece 1985 yılına ait hava fotoğrafı temin edilerek inceleme yapılmış, ayrıca fen ve harita mühendisi tarafından düzenlenen 23/06/2015 tarihli raporda komşu parselleri de gösterir şekilde kroki hazırlanmamış ve raporda dava konusu alanın batısında açık mavi renk ile görünen bir derenin bulunduğu ve çekişmeli taşınmazın dere eksenine uzaklığının C harfi ile gösterilen kısımda 20 metre olduğu belirtilmesine rağmen taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı ya da derenin aktif etki alanından kalıp kaldığı hususunda jeolog bilirkişiden rapor alınmamış; taşınmaz bölümünün niteliğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklinin ve süresinin tespiti yönünden ziraat mühendisi bilirkişisinin hüküm vermeye elverişli olmayan yetersiz ve soyut içerikli raporu ile yetinilmiş, bu hususta üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığı somut olarak ortaya konulmadan yerel bilirkişi ve tanıkların soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak karar verilmiştir.

4. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için;

1)Öncelikle dava konusu taşınmazın tescil harici bırakılma nedenin tespit edilmesi, yakın ölçekli krokisinin temin edilerek bu krokide tescil harici bırakılma sebebinin gösterilip gösterilmediğinin denetlenmesi, davacı adına aynı çalışma alanı içerisinde kadastro sırasında belgesiz zilyetlik nedeniyle tespit edilen taşınmaz bulunup bulunmadığının araştırılması, komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise mahkeme karar örneklerinin ilgili yerlerden getirtilmesi, taşınmazın imar uygulaması kapsamında kalıp kalmadığının saptanması;

2) Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden taşınmazın sınırında bulunan derelerde ıslah veya sedde çalışması yapılıp yapılmadığı, derenin yatak değiştirip değiştirmediği ve taşkın olup olmadığı hususlarının sorulması;

3)Barajın mutlak mesafeli koruma alanında ve varsa kamulaştırma sahasında kalıp kalmadığının, DSİ tarafından bir ıslah çalışması yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi;

4)Dava konusu taşınmazın dava tarihinden (imar uygulaması var ise bu tarihten) 15-20-25 yıl öncesine ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafının dosya arasına alınarak mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, üç kişilik uzman ziraat mühendisi bilirkişi heyeti, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ile jeolog bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılması;

5) Keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümünün öncesinin kime ait olduğunun, kimden intikal ettiğinin ve ne şekilde kullanıldığının, imar-ihyaya konu edilip edilmediğinin, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp hangi tarihte bitirildiğinin etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması; komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmesi,

6) Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliğini, kullanım durumunu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediği hususlarında önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde tarımsal niteliğini açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini, bitki desenini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetlik var ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmaz üzerinde meyve ağacı olup olmadığı, var ise ağaçların yaşlarını ve sayısını tespit eden, taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması;

7)Jeolog bilirkişisinden, taşınmazın önceki ve halihazırdaki niteliğinin ne olduğu, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı, derenin etkisi altında kalıp kalmadığı, derenin taşkın riski taşıyıp taşımadığı, taşınmazın jeolojik yönden zilyetlikle mülk edinilmeye olanaklı yerlerden olup olmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması;

8) Jeodezi ve fotogrametri mühendisinden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle incelenme yaptırılması, taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliklerini, taşınmaz bölümünde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmaz bölümü üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınması;

9) Fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve komşu parselleri de gösterir şekilde harita düzenlettirilmesi;

Bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Peşin alınan harcın iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

27.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.