"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/10 E., 2021/112 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu ... İlçesi ... Mahallesi 149 ada 106 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafından 1989 yılında dava dışı İbrahim Ertürk'ten satın alındığını, kadastro tespiti sırasında 1. derece sit alanı olduğu gerekçesi ile taşınmazın Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ancak taşınmazın sit alanı olmaktan çıkartılıp imar planı kapsamına alındığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.06.2015 tarihli ve 2012/322 Esas, 2015/247 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın imar ihyasının 60-70 sene öncesi tamamlanıp, kıraç kadim tarım arazisi vasfında olduğu çekişmeli taşınmazın mera sınırları içerisinde bulunmadığı, korunması gerekli arkeolojik kültür ve tabiat varlığı olmadığı ve sit alanı dışında kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 02.12.2019 tarihli ve 2016/7094 Esas, 2019/10772 Karar sayılı kararıyla, "dava konusu taşınmaza ilişkin olup tarafları, sebebi ve talep sonucu aynı olan Bodrum 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/209 Esas sayılı dava dosyasında davanın reddine karar verildiği bu haliyle önceki tarihli davanın, temyize konu dava açısından kesin hüküm oluşturacağı, kesin hükmün dava şartlarından olup tarafları bağlayacağı hususu gözetilmeden davanın kabulüne karar verildiği ancak açıklanan sebepler ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur.
B. Karar Düzeltme
Davacı vekilinin karar düzeltme talebi Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 26.11.2020 tarihli kararıyla reddedilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/209 Esas, 2005/427 Karar numaralı kararının, görülmekte olan dava dosyası açısından kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 1. derece sit alanı olduğu gerekçesiyle Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ancak davacıya Yalıkavak Belediyesi tarafından dava konusu alanın sit alanı içinde kalmadığı bilgisinin verildiğini, davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3/2 maddesinin atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.