Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10744 E. 2023/6204 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/402 E., 2019/833 K.

DAVA TARİHİ : 12.11.2009

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına hükmedilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı Hazine vekili

tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde; çekişmeli 102 ada 10 ve 13 parsel sayılı taşınmazların 4753 sayılı Kanun ile oluşan tapu kaydı kapsamında kaldığı ve 1936 yılından beri Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

Daire bozma kararından sonra dava dosyaları tefrik edilmiş, çekişmeli 102 ada 13 parsele yönelik dava yukarıda yazılı esasa kaydedilmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili aşamalarda; davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2015 tarihli ve 2015/388 Esas, 2015/512 Karar sayılı kararı ile; dava konusu 102 ada 10 parsel sayılı taşınmaz üzerinde alınan beyan ve raporlara göre davalı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 ve 2 inci maddelerinde yazılı iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2015 tarihli ve 2015/388 Esas, 2015/512 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.01.2019 tarihli ve 2016/4350 Esas, 2019/278 Karar sayılı kararıyla, 102 ada 10 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün düzeltilmiş haliyle onanmasına, eldeki tefrik edilen davaya konu çekişmeli 102 ada 13 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili ise açıkça talep olmasına karşın olumlu veya olumsuz karar verilmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu 102 ada 13 parsel sayılı taşınmazın dağıtıma tabi tutularak davacının bayine dağıtımının öngörüldüğü halde intikal işlemlerinin tamamlanmadığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 inci maddesi yönünden de zilyetlikle kazanım koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece yapılan araştırma ve uygulamanın yetersiz olduğunu belirterek ve re'sen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 46/1 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Kadastro sırasında Hakkari ili Yüksekova ilçesi Gürdere köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 13 parsel sayılı 20.516,38 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, birleştirilen davaya konu edilip bozma kararından sonra tefrik edilen temyiz isteğine konu 102 ada 13 parsel sayılı taşınmaz yönünden mahallinde gerçekleştirilen keşif sonrası alınan fen bilirkişisi raporunda bu taşınmaza ilişkin değerlendirme yapılmadığı gibi bu parsele yönelik olarak iddia ve savunma doğrultusunda delillerin toplanıp toplanmadığı noktasında tereddüt oluşmuştur. Kaldı ki, gerek taşınmaza revizyon gören kayıt, gerekse davacı Hazinenin dayandığı kayıtlar mahallinde uygulanmadan sonuca gidilmiştir.

3.Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle toprak tevzi haritası, belirtmelik tutanağı, tablendikatif listesi, taşınmazın tespitine esas tapu kaydı, komşu parsellerin tutanakları ve var ise dayanağı belgeler ile toprak tevzi sırasında bu parsele uygulanan tapu kaydı kaydı temin edilmeli, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre 1963 yılından 15 - 20 - 25 yıl öncesine (bulunmadığı taktirde bulunan en eski hava fotoğrafları) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, tarafların aynı kadastro çalışma bölgesi içinde adlarına belgesizden tespit edilen yer bulunup bulunmadığı Tapu Müdürlüğü, Kadastro Müdürlüğü ve Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünden sorularak tespit edilmeli, dosya keşfe hazır hale getirilmelidir.

4. Bundan sonra mahallinde elverdiğince yaşlı (Toprak Tevzi tapu kayıtlarının oluşumundan öncesini de bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.

5. Keşif sırasında, tespite esas tapu kaydı ile davacı Hazinenin dayandığı kaydın varsa haritaları yöntemince uygulanıp kapsamları öncelikle haritalarına göre belirlenmeli; tapu kayıtlarının haritasının olmaması ya da uygulama kabiliyetinin bulunmaması halinde ise hudutları tek tek okunmak ve yerel bilirkişilerden sorulmak suretiyle zemine uygulanmalı, yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı ve yapılacak tapu kayıt uygulaması sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıkların kayıt uygulamasına ilişkin beyanları komşu parsel tutanakları ve dayanak kayıtlarıyla denetlenmeli, taşınmazın tespite esas tapu kaydının kapsamı dışında ve Hazinenin dayandığı tapu kaydının kapsamında kaldığının anlaşılması halinde uyuşmazlığın 3402 sayılı Kanun'un 46/1-2 nci maddesine göre çözümlenmesi gerektiğinden yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, taşınmazın sınırlarında geçmişten bugüne kadar herhangi bir değişiklik olup olmadığı, taşınmazın kullanımına ara verilip verilmediği, önceki niteliğinin ne olduğu, evveliyatları itibariyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yer olup olmadığı, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalıdır.

6. Jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aleti ile inceleme yaptırılmak suretiyle taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, evveliyatı itibari ile imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde hangi tarihte imarihyaya başlandığı ve tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak hangi tarihten beri hangi tasarruflarla zilyet edildiğini, üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir denetime elverişli rapor düzenlettirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişilerden taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsü ve varsa üzerindeki ağaçların cinsi, sayısı, kapalılık oranı, taşınmaz üzerindeki dağılımlarını, taşınmazın evveliyatı itibari ile imar ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş yakın plan ve panoramik fotoğraflarını içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine ise keşfi izlemeye ve bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverişli şekilde ayrıntılı harita ve rapor düzenlettirilmeli ve belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/1 ve 2 nci maddesinde öngörülen edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenip tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.