Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10828 E. 2022/2260 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak mirasbırakanı ...’in kayden maliki olduğu 579 ada 101 parsel sayılı taşınmazını oğlu ...’ye satış göstererek devrettiğini, yapılan devrin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu, ...’nin mirasbırakana herhangi bir bedel ödemediği gibi taşınmazı satın alacak gücünün de bulunmadığını, mirasbırakanın da taşınmaz satmaya ihtiyacının bulunmadığını, satış bedelinin sembolik olduğunu, ...’nin taşınmazı müteahhide vererek adına kayıtlı birçok daire ve işyerini sattığını ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

2.1. Davalı ... vekili, davaya konu taşınmazın kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile satıldığını ve müvekkilinin tapuda malik olmadığını, mirasbırakan ...’nun kendine ait evinin olmaması nedeniyle taşınmazı üzerinde ev inşa edilmek üzere sattığını, ...’nin de ev inşa etmek için taşınmazı satın alarak müteahhide devrettiğini, mirasbırakanın taşınmazı oğlunun ev sahibi olması dileğiyle dönemin emsallerine uygun bir bedelle sattığını, taşınmazın o tarihte değerli olmadığını, ...’nin o dönemde devlet memuru olarak çalıştığını, mirasbırakanın mal kaçırma amacıyla hareket etmesi halinde diğer taşınmazları da devretmiş olmasının gerekeceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

2.2. Davalılar ... ve ... vekili; tüm tapu maliklerinin davaya dahil edilmesi gerektiğini, resmi senedin aksinin aynı kuvvette delille ispatlanabileceğini, satış işleminin gerçek olduğunu ve alım gücünün 1984 tarihine göre değerlendirilmesi gerektiğini, mirasbırakanın temlik dışı taşınmazlarının bulunduğunu, mirasbırakanın vefatından 11 yıl sonra açılan davanın haksız olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 15/01/2019 tarihli ve 2016/86 E., 2019/7 K. sayılı kararıyla; davacının muris muvazaasına ilişkin iddiasını usulüne uygun olarak ispat edemediği, mirasbırakanın taşınmazı yanında oturan oğlu ...'ye ev yapması için devrettiği gerekçesiyle davanın davalılar ... ve ... yönünden esastan, ... yönünden husumetten reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ...’in başka taşınmazlarının da bulunduğu ve mirasçılar tarafından paylaşıldığı yönündeki gerekçenin doğru olmadığını, mirasbırakanın çiftçilik ve hayvancılık ile iyi düzeyde gelir elde ettiğini, mirasbırakanın kendine ait daireye davalılar murisi ...’yi yerleştirdiğini, mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının bulunmadığını, ...’nin ekonomik durumu iyi olmadığından mirasbırakanın yanına döndüğünü, iddia olunanın aksine mirasbırakanın ...’ye baktığını, mirasbırakanın ayrıca farklı bir yerdeki taşınmazın 1/8 payını davalıya verdiğini, taşınmaz bedelinin ödendiğinin kanıtlanamadığını, satış bedeli ile taşınmazın gerçek bedeli arasında fahiş fark olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 04/11/2021 tarihli ve 2019/1838 E., 2021/2060 K. sayılı kararıyla; dinlenen tanık beyanlarına göre mirasbırakanın minnet duygusuyla taşınmazı temlik ettiğinin anlaşıldığı, mirasbırakan adına kayıtlı başka taşınmazlar da olduğu, taşınmazın temlikinden sonra taşınmazda değer artışının meydana geldiği, mirasbırakanın oğlu ...'ye kendisiyle ilgilenmesinden duyduğu memnuniyet karşılığı yaptığı temlikin minnet duygusu ile yapıldığı ve temlikin mirasçıdan mal kaçırma amacıyla yapıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesinde değindiği hususları tekrarlamış ve dilekçe ekinde davacı asil tarafından tanzim edilen beyan dilekçesine yer vermiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin

tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.2.2. Öte yandan, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ispat külfeti 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi gereği davacı tarafa aittir.

3.2.3. 6100 sayılı HMK’nin 190/1. maddesinde, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”, 4721 sayılı TMK’nın 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” düzenlemelerine yer verilmiştir.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı olan ve kararın (V/3.2.) numaralı paragraflarında açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) numaralı paragrafta gösterilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 21/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.