Logo

1. Hukuk Dairesi2021/2385 E. 2021/6665 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle yaptığı temlikin iptali, tescili ve tenkisi istemiyle mirasçılar tarafından açılan davada, tereke temsilcisinin atanması sonrası mirasçıların temyiz hakkının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tereke temsilcisinin atanmasıyla mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisinin sona erdiği ve buna bağlı olarak hükmü temyiz hakkının tereke temsilcisine geçtiği, bu nedenle iptal ve tescil talebi yönünden mirasçının temyiz hakkı bulunmadığı, ancak tenkis talebi yönünden mirasçının şahsi hakları ihlal edildiğinden temyiz hakkının devam ettiği gözetilerek, iptal ve tescil yönünden temyiz isteminin reddine, tenkis yönünden ise yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS

Taraflar arasında görülen davada;

Davacılar, mirasbırakan ...’in maliki olduğu 124 ada 11 parsel sayılı taşınmazı, ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle davalı oğluna temlik ettiğini, temlik tarihinde 90 yaşında olan mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığını, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, saklı paylarının da ihlal edildiğini ileri sürerek, dava konusu 124 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile mirasbırakan adına tescilini, olmazsa tenkisini istemişler; aşamalarda, tereke temsilcisi atanmak suretiyle yargılamaya devam edilmiştir.

Davalı, dava dışı mirasçılar da bulunduğunu, mirasbırakanla aynı çatı altında yaşayıp ona baktığını, işlem tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetine sahip olduğunu, başkaca taşınmazları da bulunan mirasbırakanın mal kaçırma iradesiyle hareket etmediğini, bakım görevini en iyi şekilde yerine getirdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın akit tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğunun Adli Tıp Kurumu raporuyla anlaşıldığı, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olmadığı, ivazlı akitlerde tenkis hükümlerinin de uygulanamayacağı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı ... tarafından istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, iptal tescil yönünden terekeye iade talep edilmiş olup, iptal tescil isteğinin reddine ilişkin kararın tereke temsilcisi tarafından istinaf edilmediği, davacının kararı bu yönden istinaf hakkı bulunmadığı, tenkis isteği yönünden ise davacının istinaf hakkı bulunmakla birlikte, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu. Dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü.

-KARAR-

Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı terekeye döndürülme istekli tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkin olup; İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine dair verilen kararın davacı ... tarafından istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.

Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer.

Somut olayda, davacılar, terekeye döndürülme istekli olarak iptal tescile karar verilmesini istemişler; tereke temsilcisi atanmak suretiyle, tereke temsilcisi huzuruyla yargılamaya devam edilmiş olup; İlk Derece Mahkemesi kararı tereke temsilcisi tarafından istinaf edilmemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı da tereke temsilcisine tebliğ edilmesine rağmen tereke temsilcisi tarafından temyiz edilmemiştir. Eldeki davada, iptal tescil isteği yönünden davacı ...’ın davayı takip yetkisinin kalmaması nedeniyle davacı ...’ın, kararı bu yönden temyiz etme hakkı bulunmamaktadır.

Tüm bu açıklamalar karşısında, iptal tescil isteği yönünden davayı takip yetkisi sona eren davacı ...’ın temyiz dilekçesinin REDDİNE.

Davacı ...’ın tenkis yönünden temyiz itirazlarına gelince;

Davacı ...’ın, saklı payına yönelik olarak tenkis isteğinde bulunduğu nazara alındığında, tenkis ile ilgili hüküm yönünden davacının kararı temyiz etme hakkı bulunduğu ve bu yönden temyiz itirazlarının incelenebileceği açıktır.

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tenkis isteği yönünden davacı ...’ın yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, tenkis yönünden usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, davacıdan harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 10.11.2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.