"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı ... vekili, Birecik ilçesi Mezra köyünde bulunan ve dava dilekçesine ekli krokide (A), (C), (F) ve (G) harfleri ile gösterilen bölümlerin kadastro sırasında taşlık nedeniyle tespit harici bırakıldığını, 35 yılı aşkın süredir davacı tarafından kullanıldığını ileri sürerek, imar-ihya ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davacı adına tescilini istemiştir.
Yargılama sırasında davacı vekili davasını tapu iptal ve tescil olarak ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; Hazine, ... ve ..., davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Birecik Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/01/2017 tarihli ve 2014/4007 Esas, 2017/45 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne 06/01/2017 havale tarihli fen bilirkişi raporunda 1512 parsel sayılı taşınmazın içerisinde kalan (F) harfi ile gösterilen 731.34 metrekarelik kısım, (G) harfi ile gösterilen 19.565,53 metrekarelik kısım ve 1517 parsel sayılı taşınmaz içerinde kalan (A) harfi ile gösterilen 4.467,77 metrekarelik kısım, (C) harfi ile gösterilen 725.51 metrekarelik kısmın Hazine adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davada Hazinenin yasal hasım olması nedeniyle nispi vekalet ücreti ve yargılama gideri ile sorumlu tutulamayacağını, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerden olduğunu, imar ihya koşullarının oluşması gerektiğini belirterek, kabul kararının kaldırılmasını istemiştir.
3.Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 21/09/2018 tarihli ve 2017/227 Esas, 2018/530 Karar sayılı kararı ile ziraat bilirkişi kurul raporunda, çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde 25-30 yaşlarında antepfıstığı ağaçları bulunduğu ve kapama fıstık bahçesi vasfında oldukları, harita bilirkişi rapor ve ek raporunda çekişmeli bölümlerde 1985-1992 ve 1999 tarihli hava fotoğraflarında işlemeli tarım yapıldığının bildirildiği, alınan mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının da bu hususu doğruladığı, davacı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerinde belirtilen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, her ne kadar eldeki dava imar ihya sebebine dayalı tescil istemiyle açılmış ise de dava tarihinden önce 1512 ve 1517 parsel numaraları ile ihdasen tapuya tescil edilmeleri ve davacı tarafça da davanın tapu iptal ve tescil davası olarak ıslah edilmesi nedeniyle davalı Hazinenin artık yasal hasım olmadığı, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulduğu, Hazine yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Temyiz Nedenleri
Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastroda tespit harici bırakılan bölümün imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tapuya tescili istemiyle açılmıştır.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde kadastro çalışmalarının 1975 yılında kesinleştiği, yapılan çalışmalarda taşınmazın taşlık ve kayalık olması nedeni ile tespit harici bırakıldığı daha sonra çekişmeli bölümün dava tarihinden önce 06/06/2014 tarihinde ihdasen ... vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili yargılama sırasında davasını tapu iptal ve tescil davası olarak ıslah etmiştir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir” hükümlerini içermektedir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesinin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13.maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 23/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.