"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu kaydının iptali ve tescili bu mümkün olmadığı takdirde muhdesat şerhi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı ..., Gemlik İlçesi Hisar Mahallesi'nde bulunan 1333 ada 2 parsel sayılı taşınmazı 35 yılı aşkın süredir nizasız, fasılasız malik sıfatı ile zilyet olduğunu, taşınmazın imar ve ihyasının gerçekleştiğini üzerinde 100 adet 35 yaşlarında zeytin ağaçlarının bulunduğunu, kadastro çalışmaları sırasında muhtesat şerhi verilmeksizin tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, halen malik olduğunu Hazine adına yapılan tespitin yolsuz tescil olduğunu ileri sürerek, taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini bu mümkün olmadığı takdirde taşınmaz üzerindeki 100 adet zeytin ağacının kendisine ait olduğunun tespiti ile tapuya şerh verilmesini istemiştir.
Yargılama sırasında ... ile ... dava konusu taşınmaza davacı ile birlikte zilyet olduklarını belirterek, davacı ile aynı sebeplere dayanarak davaya katılmışlardır.
Davalı Hazine, dava konusu taşınmazın tespitinin 1970 yılında yapıldığını hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacıların taşınmazı, Hazineye ecri-misil ödeyerek kullandıklarını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince davacının bildirdiği dava konusu parselin daha sonra ıslah ile değiştirilemeyeceği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; davacı vekili ile asli müdahillerin istinaf başvuruları üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, her ne kadar dava dilekçisinde dava konusu taşınmaz 1333 ada 2 parsel olarak bildirilmiş yapılan keşifte dava konusu taşınmazların 1333 ada 1 ve 4 parsel ile 1334 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar olduğu anlaşılmış ise de taşınmazın evvelinin 195 ada 50 parsel olduğu 2014 ve 2015 yıllarında yapılan imar uygulamaları ile önce 1333 ada 2 parsel numarasını daha sonra 1333 ada 1 ve 4 parsel ile 1334 ada 1 nolu parsellere bölündüğünün anlaşıldığı belirtilerek mahkemenin usulden red kararının isabetli olmadığı ancak kadastro tespitinin 18.05.1972 yılında kesinleşmesi nedeniyle hak düşürücü sürenin dava tarihi itibarı ile geçtiği bu sebeple istinaf taleplerinin vekâlet ücreti yönünden ayrı ayrı kabulüne, sair istinaf taleplerinin reddine, Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılarak davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine, davalı Hazine vekili lehine maktu vekalet ücretine karar verilmiştir.
Karar, davacı ve asli müdahiller tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşüldü.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 14,90'ar TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ve asli müdahillerden ayrı ayrı alınmasına, 22/12/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.