"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen asıl ve birleştirilen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen mahkeme kararına karşı davalıların istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşüldü.
I. DAVA
Davacılar vekili asıl dava ve birleştirilen dava dilekçesinde özetle, dava konusu 110 ada 43 parsel sayılı taşınmazın murisleri ... ...'a ait iken müvekillerinin de tespit mahallinde bulunmaması neticesinde murisin tüm mirasçıları adına tespit edilmesi gerekirken davalı ...'ın kendi adına tespit ettirdiğini, taşınmazın muristen kalıp mirasçıları arasında taksim de yapılmadığını, dava konusu parsel dışında muristen kalan bir yerin de mevcut olmadığını, davalı ...'ın taşınmazın bir kısım hissesini dava açılacağından haberdar olduğu için muvazaalı bir şekilde bacanağı olan diğer davalıya devrettiğini, devrin mal kaçırma amacıyla yapıldığını açıklayarak, davalılar adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile tarafların ortak murisi ... ...'ın veraset ilamındaki hisseleri oranında müvekkilleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın ortak muristen kalmadığını, müvekkili Dursun ... tarafından esnaflıktan kazandığı para ile amcasından parası peyder pey ödenerek satın alındığını, 30 yıla yakın süredir de müvekkili ... tarafından kullanıldığını, müvekkillerinden davalı ...'ın diğer müvekkili ...'ndan borç para istediğini ve bu para karşılığında dava konusu taşınmazı kendisine satması karşılığında anlaştıklarını, davacıların iddialarının aksine bir muvazaa işleminin söz konusu olmadığını belirterek, haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/10/2017 tarihli ve 2014/704 E. 2017/677 K. sayılı kararıyla; satış işleminin muvazaalı olduğu gerekçesi ile; 2014/704 Esas sayılı davanın, birleştirilen 2014/709 Esas ve 2014/863 Esas sayılı davaların KABULÜ ile; 1-Sakarya ili Kocaali ilçesi ... mevkii 110 ada 43 parselde tapuya kain taşınmazın davalı ... adına olan 40000/72921 hissesinin Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.10.2014 tarihli 2014/1306 Esas ve 2014/1242 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında (5/8) iptali ile davacılar adına kayıt ve kalanının ise davalı ... adına ipkasına, 2-Sakarya ili Kocaali ilçesi ... mevkii 110 ada 43 parselde tapuya kain taşınmazın davalı ... adına olan 32921/72921 hissesinin Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.10.2014 tarihli 2014/1306 Esas ve 2014/1242 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında (5/8) iptali ile davacılar adına kayıt ve kalanının ise davalı ... adına ipkasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde, dinlenen tanık beyanlarından müvekkilinin 30 yılı aşkındır taşınmazı kullandığının anlaşıldığını, müvekkilinin taşınmazın bir kısmını davadan önce eşinin kanser hastalığında tedavisinin külfetinin fazla olması nedeniyle sattığını tüm kardeşlerine söylediğini, davacıların yengelerinin hastalığından haberdar olmamasının mümkün olmadığını, diğer müvekkilinin taşınmaz bedeli için altın ve ziynet bozdurduğu ve ödemenin müvekkilinin banka hesabına geçtiğinin gelen kayıtlardan belli olduğunu, buna rağmen mahkemece tanıkların satıştan haberdar olmadıkları beyanları üzerine iptal kararı verilmesinin hatalı olduğunu,taşınmazın değerinin düşük tespit edilip eksik harç alınmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 29/03/2019 tarihli ve 2018/1329 E. 2019/430 K. sayılı kararıyla; dosyada mevcut bilgi ve belgeler, dinlenen tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davalı ... yönünden taşınmazın öncesinde murisin zilyetliğinde iken mirasçı davacılara mirasen intikal ettiği dikkate alınarak yerel mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne dair mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı husus bulunmadığından davalı ...'ın istinaf talebinin esastan reddine, diğer davalı ... yönünden ise, aktif husumete ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı ...'nun istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılarak, davacı ve birleştirilen dosya davacılarının davalı ... hakkında açtıkları davanın dava şartı yokluğu nedeniyle ...nun 114/1-d, 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, davacı ve birleştirilen dosya davacılarının davalı ... hakkında açtıkları davanın kabulü ile; 1-Sakarya ili Kocaali ilçesi ... mevkii 110 ada 43 parselde tapuya kain taşınmazın davalı ... adına olan 40000/72921 hissesinin Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.10.2014 tarihli 2014/1306 esas ve 2014/1242 karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında (5/8) iptali ile davacılar adına kayıt ve tesciline, kalan kısmın davalı ... üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İstanbul Bölge Adliye mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ile davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
2.1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, davacıların aktif husumet ehliyeti kesinlikle ve kesinlikle bulunduğunu, ...'na yapılan devir hukuken hükümsüz bir devir olduğunu, Davacı müvekkiller, TMK, m.1024 gereği, davaya konu taşınmaz üzerindeki ayni hakkını, kötüniyetli 3. kişi olan ...'na karşı ileri sürme hakkına sahip olduğunu, davalı ...'nun iktisabının iyiniyetli olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep eder.
2.2. Davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuş ise de, muhtıraya rağmen süresinde nispi temyiz harcını yatırmadıkları anlaşılmış, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23/09/2019 tarihli ek kararı ile temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ek karara karşı davalılar vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmamıştır.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali tescili istemine ilişkindir.
3.2. Hukuki Sebep
İştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ve 702. maddeleri gereğince, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılar tarafından birlikte dava açılması gerekir. Buna göre ancak, bir mirasçı özellikle acele hallerde miras şirketinin menfaatini korumak için, bütün mirasçılar adına, yalnız başına dava açabilirse de, mirasçı kendi açtığı böyle bir davayı yalnız başına yürütemez. Bu halde, diğer mirasçıların da davaya katılımlarının sağlanması, muvafakatlerinin alınması veya terekeye temsilci tayin ettirilmesi suretiyle davanın yürütülmesi mümkündür. Öte yandan, bir ya da bir kısım mirasçının, terekeye ait bir mal, hak veya alacaktan yalnız kendi payına düşen kısım için dava açması halinde mirasçıların iştirak halindeki payları üzerinde tasarrufta bulunmak yetkisi bulunmadığından davanın reddi gerekir. Böyle bir dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılmasına (icazet vermesine) ve tereke temsilcisinin de, bir mirasçının yalnız kendi payı için açtığı davaya icazet verip davayı devam ettirmesine olanak yoktur.
3.3. Değerlendirme.
3.3.1. Çekişmeli 110 ada 43 parsel sayılı 18.230,25 taşınmaz senetsizden ev ve fındık bahçesi vasfıyla irsen intikal taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile davalı ... ... ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, taşınmazın 8.230,25 metrekarelik bölümü 14.10.2014 tarihinde ...’na satış yoluyla tescil edilmiştir.
3.3.2. Eldeki davada, terekesi iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olan muris ... ...’ın davacı ... ve arkadaşları dışında mirasçılarının da bulunduğu anlaşıldığına göre, muris ... mirasçılarından olan davacıların, terekeye göre üçüncü kişi konumunda bulunan davalı ... aleyhine kendi paylarına yönelik açtığı tapu iptali ve tescili davasının dinlenmesi hukuken mümkün bulunmamakta olup, miras payı oranında açılan iş bu davada aktif husumet ehliyetinin tamamlanma olanağı da bulunmadığından, davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
3.3.3. Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve kanuna uygun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.