"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPUSUZ TAŞINMAZIN TESCİLİ
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, hudutlarını dava dilekçesinde belirttiği taşınmazın imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Tokat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/12/2014 tarihli ve 2012/401 E., 2014/1209 K. sayılı kararıyla; TMK.nun 713. maddesine göre mal iktisabı için gerekli yasal koşulların davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın ksımen kabulü ile fen bilirkişileri Ergül Akar ve Murat Koçak ' ın 28/03/2014 havale tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kırmızı renkle taralı 1.433,89 m2'lik ( C ) harfi ile gösterilen 7.19 m2'lik trafo binası haricinde kalan ) kısmın aynı ada içerisinde son parsel numarasından sonra gelen numaranın parsel numarası olarak verilmek suretiyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi’nin 29/11/2017 tarihli ve 2015/20409 E., 2017/8246 K. sayılı kararıyla; “ ..., dava konusu taşınmazın öncesi cebel olarak tescil harici bırakıldığı halde, imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığı yönünden yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli olmadığı gibi, daha önce davacının babası ile kullandığı belirtilen taşınmazın davacıya hangi hukuki nedenle geçtiği hususu da yeterince araştırılmadığı, hal böyle olunca; mahallinde yeniden keşif yapılarak daha önce dinlenen mahalli bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın hangi tarihte imar-ihyasına başlandığı ne şekilde imar-ihya faaliyetinde bulunulduğu, işlemlerin hangi tarihte tamamlandığı, tamamlandığı tarihten dava açıldığı tarihe kadar kim ya da kimlerin hangi sıfatla ne şekilde zilyet oldukları; önceki keşifte davacının babasının da zilyet olduğu belirtildiğine göre taşınmazın babasından davacıya hangi hukuki nedenle intikal ettiği, imar-ihyanın davacı ve babası ile birlikte yapılıp zilyetliğin birlikte mi sürdürüldüğü; yoksa davacının, babası tarafından yapılan çalışmalara yardımda mı bulunduğu ayrıntılı şekilde sorulup saptanması, İmar-ihyanın belirlenmesi yönünden en etkili yöntem olması nedeniyle, taşınmazın bulunduğu yere ilişkin dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ve en az üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek fotogrametri ve jeodezi uzmanı harita mühendisleri aracılığıyla inceleme yapılarak temyize konu taşınmaz bölümünün imar-ihyasının tamamlandığı tarih ve bundan sonra taşınmaz üzerinde zilyetliğin sürdürülüp sürdürülmediği hususunda rapor alınması, ayrıca çekişmeli taşınmaz bölümünün çevresinde bulunan 1327 sayılı parselin oluşumuna esas alınan mahkeme ilamı ile varsa bu dosya içerisindeki ziraatçi bilirkişi raporu örneği ve taşınmaza kuzeyden komşu olan 287 parsel sayılı taşınmazın dayanağı olan vergi kaydı örneği de getirtilip dosyaya konulması, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin denetlenmesinde getirtilen bu kayıtlardan da yararlanılması, ziraatçi bilirkişiden taşınmazın toprak yapısı ve tarımsal faaliyet hususunda, fen bilirkişisinden ise keşfi izlemeye elverişli ayrıntılı raporlar alınması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuştur.
3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Tokat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 13/06/2019 tarihli ve 2018/32 E., 2019/172 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın cebel olarak tapu harici bırakıldığı, tanık beyanları ile desteklenen bilirkişi raporları ile tapulu taşınmazına sınır dava konusu taşınmazın tarla olarak en az 15 yıl, dikili tarım arazisi olarak 25 yıldır kullanıldığı, imar-ihya işlemine babasının başladığı ve bu sürecin yaklaşık 40 yıl önce tamamlandığı, taşınmazın babasından davacıya satım yolu ile geçtiği, bu konuda aksine bir delil bulunmadığı, kaldı ki TMK 762 maddesi uyarınca tapuda kayıtlı olmayan taşınmazın zilyetlik devrinin her türlü delille ispatlanabileceği, bu yönüyle davacının TMK 996. madde eklemeli zilyetlik hükmünden faydalanabileceği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile Tokat ili Merkez İlçesi Kömeç Köyü Tutluk Mevkii doğusu ve güneyi yol ile, kuzeyi eski 287 yeni 121 ada 61 parsel ile, batısı eski 1327 yeni 121 ada 59 parsel ile çevrili fen bilirkişileri Devrim Çetin ve Esat Kaya tarafından tanzim olunan 08/01/2019 tarihli rapor eki krokide (A) harfi ile gösterilen turuncu renkle taralı 1814,64 m²'lik ( trafo binası tenzil edilmiş hali ile) kısmın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine vekili, kısmen kabul kararı verildiği için Hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ayrıca verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Çekişme konusu taşınmaz , 1958 yılında yörede yapılan kadastro çalışmaları sırasında cebel olarak tescil harici bırakılmıştır.
Uyuşmazlık, TMK’nın 713/1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir.
6.2.İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun olağanüstü zamanaşımı başlıklı 713. maddesinin dördüncü ve beşinci fıkrasında “ Davanın konusu, mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilân olunur. Son ilândan başlayarak üç ay içinde yukarıdaki koşulların gerçekleşmediğini ileri sürerek itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hâkim tescile karar verir. Mülkiyet, birinci fıkrada öngörülen koşulların gerçekleştiği anda kazanılmış olur. Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilir “ düzenlemeleri yer almaktadır.
6.3.Değerlendirme
TMK'nın 713/4. ve 5. fıkralarında davanın konusunun mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilân olunacağı, son ilândan başlayarak üç ay içinde zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hâkimin tescile karar vereceği düzenlenmiş olup, dosya kapsamından gereken yasal ilanların yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece anılan yasal düzenlemeler uyarınca yasal ilanlar yapılarak, üç aylık yasal ilan süresinin dolması beklenilmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
V.SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 Sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.