Logo

1. Hukuk Dairesi2021/3994 E. 2021/6696 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi taksimle edinildiği iddia edilen taşınmaz üzerinde davacılar ile davalı taraf arasında tapu iptali ve tescil davasına konu olan mülkiyet uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın, taşınmazın kendilerine ait olduğunu ispatlayamaması ve davalı tarafın zilyetliğinin asli olduğu, davalı tanık beyanları ve taşınmaz üzerindeki temelin davalı tarafından atılmış olmasıyla desteklendiğinden mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Dava Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Davacı ... ve müşterekleri, ... Mahallesinde yapılan kadastro sonucu ... ada ... parsel sayılı 331.76 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tapu kaydı, paylaşım, taksim ve hibe nedeni ile davalı ... adına tespit edildiğini daha sonra tapuda kayden satış yolu ile davalı ...’e devredildiğini ancak tespitin hatalı yapıldığını taşınmazın kendilerinin miras bırakanı ... ile davalı ...’in miras bırakını ...’in annelerinden geldiğini iki kardeş arasında yapılan taksim sonucu murisleri ...’e kaldığını, davalı ...’in muvazaalı şekilde taşınmazı tespit tarihinden sonra oğlu ...’e satış yaptığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile veraset ilamındaki miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.

Davalı ..., davacı tarafın iddialarının asılsız olduğunu, dava konusu taşınmazın babası ... tarafından kendisine verildiğini, bu durumun amcası ... tarafından da bilindiğini, amcası ve babasının kendi aralarında anlaştıklarını, 1992 yılında ev yapmak için taşınmaz üzerine temel attığını ancak yapamadığını daha sonra emekli olabilmek için oğlu ...’e taşınmazı sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı ..., davacı tarafın hileli olarak taşınmazı satın aldığı iddialarının doğru olmadığını, dava konusu taşınmazı evi olmadığı için babasından 2007 yılında satın aldığını, aldıktan sonra eski temeli kazdırarak yeni temel attığını, temel atınca davacıların itiraz ettiğini, halen evin yapılamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay 16. Hukuk Dairesince “ davacı ve davalı tarafın nizalı taşınmazın taksimen kendilerine kaldığını iddia ettikleri, taşınmazın davacıların murisi ... ile davalı yanın murisi ...’in babalarından geldiği ve taksime konu olduğu hususunda taraflar arsında uyuşmazlık bulunmadığı uyuşmazlığın, taşınmazın taksimde hangi tarafa kaldığına ilişkin olduğu, dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklardan 1 yerel bilirkişi ve 5 davalı tanığı çekişmeli taşınmazın taksimde davalı yana düştüğü ve paylaşımdan sonra davalı tarafça kullanıldığı, 2 davacı tanığı ise paylaşımda davacı tarafa düştüğünü söylemiş ise de taşınmaz üzerinde bulunan temelin davalı yanca atıldığı beyan edildiğinden ispat külfeti taşınmazın taksimen kendisine kaldığını iddia eden ve davalının zilyetliğinin asli olmadığını ileri süren davacı yana ait olduğunu ve davacının bu iddiasını ispatlayamadığı dosya kapsamıyla anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek “ bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşüldü.

Dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/11/2021 gününde oybirliği ile karar verildi.