"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı ..., 1973 yılında ... İlçesi ... Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında kuru dere yatağı olarak tespit harici bırakılan yaklaşık 3.000 metrekarelik taşınmazı imar-ihya ederek tarla haline getirdiğini, 28 yılı aşkın süredir çekişmesiz ve aralıksız olarak zilyet olduğunu ileri sürerek ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescilini istemiştir.
Davalı Hazine, dava konusu edilen taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, davacının zilyetliğinin olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay 16. Hukuk Dairesince; "yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı, taşınmazın imar planı içerisinde bulunup bulunmadığı, imar planı içerisinde bulunuyor ise imar planının ne zaman onaylandığının sorulup saptanmadığı, yapılan ilk keşif sonucu alınan ziraat bilirkişi raporunda dava konusu edilen bölümde keşif gününde tarımsal faaliyette bulunulmadığı, hayvan otlatma amaçlı kullanıldığı, düzenli tarımsal faaliyette bulunulmadığından taşınmazın kaç yıldır işlendiğinin anlaşılmasının mümkün olmadığının belirtildiği, hava fotoğraflarının incelenmediği belirtilerek imar planı kapsamında kalıyor ise o tarihten, kalmıyor ise dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarının istenilmesi, 3 kişilik ziraat mühendisi ile jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetiyle yeniden keşif yapılması, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının arazinin ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılması, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporları ile denetlenmesi bundan sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek" bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucundu TMK 713 maddesinde geçen zilyetlik şartlarının davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne 20.11.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.893.87 metrekarelik kısmın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden, davalı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşüldü;
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı 14,90 TL bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/11/2021 gününde oybirliği ile karar verildi.