Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4012 E. 2022/1619 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetlik yoluyla iktisap edilip edilmediği ve davacı adına tescil edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme konu taşınmazın zilyetlikle iktisabı için gerekli yasal şartların oluşmadığı, davacı lehine kazanılmış hak doğuran bir zilyetliğin ispatlanamadığı ve bozma kararına uygun şekilde yargılama yapıldığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istekli davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Kahta İlçesi, Akıncılar Köyü çalışma alanında bulunan çekişmeli taşınmaz 1981 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında devletin hüküm ve tasarrufunda olduğu gerekçesiyle tespit harici bırakılmıştır.

I. DAVA

Davacı ..., kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevki ve sınırları yazılı bulunan taşınmaz üzerinde kazanmayı sağlayan zilyetlik şartlarının oluştuğunu ileri sürerek adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kamunun menfaatine bırakılmış yerlerden olduğu, umumun faydalanmasına açık olduğu, bu nedenle kişiler adına tescilinin mümkün olmadığı, bir an için taşınmazın zilyetlikle özel mülkiyete konu teşkil edecek biçimde iktisabının mümkün olduğu kabul edilse dahi davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 04.06.2013 tarihli ve 2010/238 Esas, 2013/670 Karar sayılı kararıyla çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 21/09/2012 tarihli raporu uyarınca (A) ve (B) harfleriyle gösterilen yerlerin davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince “Çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamına alındığı 2006 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl önceki hava fotoğraflarının getirtilerek uzman bilirkişi eliyle incelenmesi ve zirai olarak davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi” gereğine değinilerek karar bozulmuştur.

3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 15.05.2019 tarihli ve 2017/642 Esas, 2019/398 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacı temyiz dilekçesinde; çekişmeli taşınmaz bölümlerinin imar ihya olgusunun babası tarafından tamamlandığını, babasının ölümünden sonra taksimen kendisine intikal ettiğini, bilirkişi raporlarının kendi lehine olduğunu, çekişmeli taşınmaz bölümlerine komşu 1134 parsele farklı şahısların açtığı davanın kabul edildiğini ve bu dosyanın incelenerek kendi dosyasına emsal teşkil ettirilmesini, ezcümle; iktisap koşullarının kendisi lehine gerçekleştiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili isteğinden ibarettir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, ‘’Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. ‘’

6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, ‘’ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. ‘’

6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ve 17. maddesi, ‘’– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir.’’ hükümlerini içermektedir.

6.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV-3) numaralı bendinde yer verilen yerel mahkeme kararının gerekçesinde belirtilen yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.