"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen karar, davalı Hazine temsilcisi ile Bozova Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, hudutlarını dava dilekçesinde belirttikleri 60 dönüm civarında olan taşınmazın, en az 40 yıldan beri kendileri ve murisleri tarafından tasarruf edildiğini, kuru tarım yapılan alanın, yapılacak olan keşifte net olarak ortaya çıkacağını, taşınmazın ıslah edilerek tarım arazisi haline getirildiğini ileri sürerek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ve dahili davalılar davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Bozova 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 14/10/2015 tarihli ve 2006/401 E., 2015/51 K. sayılı kararıyla; davacıların taşınmazdaki zilyetlik süresinin 1985 yılından öncesinde başladığı ve 20 yılı aşkın süredir de devam ettiği, dava konusu taşınmazın uzun yıllardır imar ve ihya gördüğü, 3402 Sayılı Yasa’nın 14. ve 17. maddeleri ile Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesindeki kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz edinme şartlarının davacılar lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, 08/02/2010 tarihli krokili raporlarında (A) harfi ile gösterilen 42.122,31 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tarla vasfı ile ve taşınmaz toplamda iki pay kabul edilerek ve her bir davacıya 1/2 pay isabet edecek şekilde davacılar adına tesciline dair karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine ve dahili davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi 02/11/2017 tarihli ve 2015/14070 E- 2017/7433 K. sayılı kararıyla; “ .. 6360 sayılı Kanun uyarınca Şanlıurfa İlinin mülki sınırlarının Büyükşehir Belediyesi sınırı olarak belirlendiği, Büyükşehir sınırlarındaki köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliklerinin sona erdiği dikkate alınarak ... da davaya dahil edilerek husumetin yaygınlaştırılması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi” gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
3.Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Bozova Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 05/02/2019 tarihli ve 2018/84 E., 2019/77 K. sayılı kararıyla; davacıların taşınmazdaki zilyetlik süresinin 1985 yılından öncesinde başladığı ve 20 yılı aşkın süredir de devam ettiği, dava konusu taşınmazın uzun yıllardır imar ve ihya gördüğü, 3402 Sayılı Yasa’nın 14. ve 17. maddeleri ile Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesindeki kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz edinme şartlarının davacılar lehine gerçekleştiği, çekişmeli 334 parsel sayılı taşınmaz 2015 yılında idari yoldan Hazine adına tescil edilerek artık davanın tapu kaydının iptali ve tescil istemli olarak görüldüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile, 42.122,31 m2 yüzölçümündeki taşınmazın ... adına olan tapusunun iptali ile toplamda iki pay kabul edilerek ve her bir davacıya 1/2 pay isabet edecek şekilde davacılar ... ve ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline, davada taraf olmadıklarından ..., ... ve ... hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
4.1 Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
4.2 ... vekilinin temyiz istemi Mahkemenin 17/10/2019 tarihli ek kararı ile yasal süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine temsilcisi, hükmün yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi rapor ve krokilerinin yetersiz olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yörede yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve bilahare yargılama sırasında “ hali arazi” vasfıyla ihdasen Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edilen taşınmazın, tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescili isteğinden ibarettir.
6.2.İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların tespiti başlıklı 14. maddesinde “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. (Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır.”
İhya edilen taşınmaz mallar başlıklı 17.maddesinde “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun olağanüstü zamanaşımı başlıklı 713. maddesinin birinci fıkrasında "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinde '' (1) Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. (2) Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, Mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. (3) Aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebilir.''
6.3. Değerlendirme
6.3.1. Çekişmeli taşınmaz bölümünün yörede 1976 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 766 sayılı Yasanın 2.maddesi gereğince tespit harici bırakıldığı, bilahare karar tarihinden önce, 10.02.2015 tarihinde Hazine adına hali arazi vasfıyla 382 parsel numarasıyla ihdasen tapuya tescil edilen taşınmaz içerisinde kaldığı saptanmıştır.
6.3.2. Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kararın (IV./2.) no.lu bendinde yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, kararın (IV./3.) no.lu bendinde yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
6.3.3. Ancak, Kanunun açık hükmüne aykırılık sebebiyle re’sen yapılan inceleme neticesinde, davanın tapu iptal ve tescil davasına dönüştüğü ve Hazine aleyhine açılan davanın kabul edildiği anlaşıldığına göre, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, dava tescil davası gibi değerlendirilip harcın davacıya yükletilmesi isabetsizdir.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1.Kararın (IV/6.3.2.) no.lu bendinde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
2.Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının (IV.6.3.3) bendinde açıklanan nedenlerle kabulü ile hüküm fıkrasının 6. bendi hükümden çıkarılarak; yerine gelecek şekilde "6- Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan davalıdan harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın davacıya iadesine," ibaresinin yazılarak hükmün bu hali ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın Bozova Belediye Başkanlığına iadesine kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.