Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4114 E. 2022/1742 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, davalıların tapulu taşınmazının bir bölümünün kendi tapulu taşınmazının eksik kaydedilen kısmı olduğunu iddia ederek tapu iptali ve tescil isteminde bulunması.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Hazine ve davalıların tapu kayıtlarının dayandığı eski kayıtların tarihleri, sınırları ve oluşum nedenleri ile ilgili araştırma ve incelemeyi eksik yaparak, tarafların tapu kayıtlarının kapsamlarını tam olarak belirlemeden ve özellikle Hazine’nin tapu kaydının dayandığı toprak tevzi kayıtlarını incelemeden karar vermesi, bozma kararına uyulmaması ve eksik inceleme nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı Hazine vekili, çekişmeli 116 ada 22 parsel sayılı taşınmaza komşu, Hazine adına tapuda kayıtlı dava dışı 113 ada 29 parsel sayılı taşınmaza revizyon gören Şubat 1979 tarihli ve 34 sıra numaralı tapu kaydının miktarı kadar yere revizyon görmediği, tapu kaydının miktarı 15.250 metrekare iken; revizyon gördüğü 113 ada 29 parselin yüz ölçümünün 12.772 metrekare olduğu, mevzu eksikliğin çekişmeli 116 ada 22 parselden kaynaklandığını ileri sürerek 116 ada 22 parsel sayılı taşınmazın 2.528 metrekare yüz ölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesinde, çekişmeli 116 ada 22 parsel sayılı taşınmaza revizyon gören tapu kaydı 1975 yılında tesis edilmiş iken; davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydının 1979 yılında tanzim edildiği, dayanak tapu kaydının Hazinenin tutunduğu tapu kaydından daha eski tarihli olduğunu, çekişmeli taşınmazın murisleri ... ... adına kayıtlı Temmuz 1975 tarihli ve 58 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece önceki tarihli karar ile, davacı Hazineye ait olup, 113 ada 29 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olan çekişmeli taşınmaz bölümünün kadastro sırasında davalılar adına tapuda kayıtlı komşu 116 ada 22 parselin içerisinde kaldığı gerekçesiyle, 116 ada 22 parsel sayılı teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.528 metrekare yüz ölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile, bu bölümün Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Mahkemece verilen ve yukarıda sözü edilen önceki tarihli karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 01/04/2015 tarihli ve 2014/22180 E., 2015/3071 K. sayılı kararıyla; “3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesine göre kayıt ve belgeler, harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, harita, plan ve krokideki sınırlara itibar olunacağı, Davalı tarafın tapusunun dayanağını oluşturan Sarıkaya Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.11.1965 tarihli ve 1965/220 Karar sayılı tescil ilamı ile oluştuğu dikkate alındığında krokisinin bulunması kuvvetle muhtemel olduğu, ne var ki, dosyasında veya Tapu Müdürlüğündeki ilam ekinde mevcut kroki, kadastro paftasıyla çakıştırılıp uygulanmadan karar verilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmadığı, hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece çekişmeli taşınmazın tespitine esas tapu kaydının dayanağı ilamın haritasının onaylı örneği getirtilerek kadastro paftası ile çakıştırılmak suretiyle zemine uygulanması, böylelikle tapu kaydının kapsamının belirlenmesi, 3402 sayılı Yasa'nın 20/A maddesi uyarınca Hazinenin taraf olduğu dayanak ilamın taraflar arasında kesin hüküm teşkil edeceği de göz önüne alınarak hüküm kurulması gerektiği, Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 04.02.2019 tarihli ve 2015/287 E., 2019/22 K. sayılı kararıyla; bozma ilamında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, davacı Hazineye ait olup, 113 ada 29 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olan çekişmeli taşınmaz bölümünün kadastro sırasında davalılar adına tapuda kayıtlı komşu 116 ada 22 parselin içerisinde kaldığı gerekçesiyle, 116 ada 22 parsel sayılı teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.528 metrekare yüz ölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile, bu bölümün Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalılar temyiz dilekçesinde, mahallinde yapılan keşif sırasında alınan beyanlardan da anlaşılacağı üzere davacı Hazineye ait 113 ada 29 parsel ile davalılar adına tapuda kayıtlı 116 ada 22 parsel sayılı taşınmaz arasında 40 yılı aşkın süredir değişmez nitelikte sınırın bulunduğu, davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydı ile davalıların tutunduğu tapu kaydı değerlendirildiğinde davalıların dayandığı kaydın miktarının davacı Hazinenin dayandığı kayıttan çok daha fazla olduğu, dosya arasında yer alan bilirkişi raporunun maddi gerçeği yansıtmadığını, bu raporun hükme esas alınmayacağını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesine göre tapu kayıtlarının kapsadığı yer tayin edilirken, tapu kayıtları ve belgeler, harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, harita, plan ve krokideki sınırlara itibar olunacağı hüküm altına alınmıştır.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Kadastro sonucunda, Sarıkaya ilçesi, Karabacak köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 22 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydına dayalı olarak davalı ... ve iştirakçileri adına tespit ve tescil edilmiş, davacı Hazine ise tapu kaydına dayalı olarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptali ve tescili istemiyle dava açmıştır.

6.3.2. Dosya arasına getirtilen kayıtlar incelendiğinde, davalıların dayandığı, aynı zamanda çekişmeli taşınmaza revizyon gören Temmuz 1975 tarihli ve 58 sıra numaralı tapu kaydı, kök Ocak 1966 tarihli ve 34 sıra numaralı kayıttan gelmekte olup, Hazinenin taraf olduğu tescil ilamı sonucu oluşmakla Hazineyi bağlayıcı nitelikte ise de, davacı Hazinenin tutunduğu Şubat 1979 tarihli ve 34 sıra numaralı tapu kaydı, kök Ocak 1954 tarihli ve 109 sıra numaralı kayıttan gelmekte olup, 4753 sayılı Yasa uyarınca Hazine adına oluşan iş bu tapu kaydı, davalıların tutunduğu tescil ilamı ile oluşmuş kök Ocak 1966 tarihli ve 34 sıra numaralı tapu kaydından önceki tarihlidir. Şu halde her iki tapu kaydının tesis tarihleri dikkate alındığında kapsamlarının tereddütsüz biçimde belirlenmesi uyuşmazlığın çözümü için elzemdir.

6.3.3. Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamının gereği olarak davalıların tutunduğu kök Ocak 1966 tarihli ve 34 sıra numaralı tapu kaydının tescil ilamı haritası araştırılmış, haritanın fenni sıhhati haiz olmaması nedeniyle uygulanma imkanının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu duruma artık bu tapu kaydının kapsamının hudutlarında yazılı sınır yerleri esas alınmak suretiyle belirleneceği kuşkusuzdur.

6.3.4. Öte yandan, davacı Hazinenin tutunduğu tapu kaydı toprak tevzi çalışmaları sonucunda oluştuğuna göre haritasının olduğu kuşkusuzdur. Ne var ki, Mahkemece, Toprak Tevzi Komisyonunca düzenlenen belirtmelik tutanağı, krokisi ve ekleri getirtilmemiş, Hazine tapusunun oluşum nedeni belirlenmemiş, haritasından yararlanılmamıştır.

6.3.5. Bu cümleden olmak üzere kayıt uygulaması yapılırken, komşu parsel tutanakları ve dayanakları, dava konusu taşınmazın tespitine dayanak tapu kaydı ve toprak tevzi ile oluşan davacı Hazine tapusu birlikte uygulanmamış, komşu taşınmazların tespitine dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazın bulunduğu yönü ne okuduğu araştırılmamıştır. Şu halde Mahkemece eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak karar verildiği anlaşılmaktadır.

6.3.6. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için dava konusu taşınmaza komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve varsa dayanağı belgeler, dava konusu taşınmazın sınırları içerisinde bulunduğu Karabacak köyü ile komşusu Burunkışla köyüne ait kadim köy sınırlarına ilişkin kayıtlar ve Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışma sonucu elde edilen tüm kayıt ve belgeler araştırılıp dosya içerisine getirtilmeli, ardından mahallinde tarafsız ve yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ile fen bilirkişi nezaretinde keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davalıların tutunduğu ve Hazinenin tarafı olduğu belirlenen tescil ilamının Hazine yönünden bağlayıcı olduğu gözetilmeli, bu anlamda davalı dayanağı tapu kaydının taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kayıtta yazılı hudutlar yerinde hazır olan yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak saptanmalı, yerel bilirkişi tarafından gösterilemeyen hudutlar yönünden taraflara tanık dinletme imkanı tanınmalı, ayrıca Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sonucunda oluşturulan belirtmelik tutanakları getirtilerek davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydının oluşum nedeni belirlenmeli, bu tapu kaydının haritası yerine uygulanmak suretiyle kapsamı tespit edilmeli, yapılacak uygulama sırasında özellikle çekişmeli taşınmazın her iki köyün müşterek sınırında bulunduğu ve Hazinenin tutunduğu Şubat 1979 tarihli ve 34 sıra numaralı tapu kaydının çekişmeli taşınmazın bulunduğu batı hududunu ‘’Karabacak köyü tarlaları’’ olarak okuduğu göz önüne alınarak, çekişmeli taşınmazın kadimden bu yana hangi köyün hudutlarında kaldığı belirlenmeli, kayıt uygulaması sırasında sınır yerlerine ilişkin alınan beyanların doğruluğu komşu parsellerin kadastro tutanakları ve dayanağı kayıtlar aracılığıyla denetlenmeli, bu suretle çekişmeli taşınmazın davanın taraflarından hangisinin tutunduğu tapu kaydının kapsamında kaldığı duraksamasız biçimde belirlenerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek, noksan tahkikat sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.

V. SONUÇ

Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA; alınan peşin harcın temyiz edenlere iadesine 03/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.