"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
..........
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda verilen davanın reddine ilişkin karar, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle Hazineye karşı dava açmıştır.
II. CEVAP
Davalı Hazine cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2018/8815 Esas, 2019/4016 Karar sayılı kararıyla, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle 114 ada 85 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairece “taşınmazın zilyetlikle kazanılabilmesi için 3402 sayılı Yasa'nın 14. maddesi gereğince, taşınmaz üzerindeki çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla sürdürülen zilyetliğin, taşınmazın ekonomik amacına uygun şekilde sürdürülmesinin zorunlu olduğu; ziraat bilirkişisinin raporundan ve rapora ekli fotoğraflardan, taşınmazın ham toprak vasfında olduğu, üzerinde ekim-dikim yapılmadığı gibi ekonomik amaca uygun herhangi bir şekilde de kullanılmadığı, bu sebeple dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşulları oluşmadığından mahkemece davanın reddi kararı verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozma yapılmıştır.
3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 21.02.2020 tarihli ve 2019/528 Esas, 2020/160 Karar sayılı kararıyla, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşulları oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı, temyiz dilekçesinde, çekişmeli taşınmaz üzerinde uzun yıllardır kendisinin zilyetliğinin olduğunu, Mahkemece delillerin toplanmadığını ve bu sebepten mülkiyet hakkının ihlal edildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1 Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili isteğinden ibarettir. Kadastro sonucu Sivas İli Hafik İlçesi Beykonağı Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 85 parsel sayılı 64.289,64 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.",
6.2.2 “Kesin Bozma” denetim mahkemelerinin yargılama hukukuna kazandırdığı bir kavramdır. Bu kavram, ilk derece mahkemelerinin davanın kabulüne ilişkin hükmünün reddedilmesini yahut davanın reddine ilişkin hükmünün kabul edilmesini öngören bozmaları içermektedir
6.2.3. Somut olaya gelince, Yargıtay tarafından, ziraat bilirkişisinin raporundan ve rapora ekli fotoğraflardan, taşınmazın ham toprak vasfında olduğu, üzerinde ekim-dikim yapılmadığı gibi ekonomik amaca uygun herhangi bir şekilde de kullanılmadığı, böylece davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığı, bu durum karşısında, çekişmeli taşınmaz hakkında davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönünde bozma yapılmıştır.
Dosya kapsamına, toplanan deliller, (IV/2). no.lu paragrafta yer verilen bozma kararının gerekçesi benimsemek suretiyle işlem yapılmış olmasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 38,50 TL fazla yatırılan harcın istek halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.