Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4858 E. 2022/5869 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının hibe senedine dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespit tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin aşıldığı gözetilerek, mahkemenin tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE

MAHKEMESİ : İNEBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin verilen kararın, davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, Kastamonu ili, Doğanyurt ilçesi, Yassıkışla köyü 139 ada 3 ve 4 parsel, 292 ada 4 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında davalı kardeşi ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tescil edildiğini, dava konusu ettiği bu yerleri annesi ...tarafından 21/05/1989 tarihli hibe senedi ile kendisi ve diğer kardeşleri ... ile ....'a verilmiş yerler olduğunu kadastro tespiti sırasında hatalı olarak sadece davalı kardeşi ... adına tespit görerek tapuya kayıt ve tescil olduğunu, bu üç parsel ile birlikte bunlardan ayrı olarak 285 ada 3 parsel ve 280 ada 5 parsel ile ilgili olarak erkek kardeşi .... tarafından İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/337 Esas sayılı dosyasında kendisi ve davalı kardeşi ... adına tapu iptali ve tescil davası açıldığını ve davanın halen devam ettiğini, belirttiği sebeplerle öncelikle iş bu dosyanın Mahkemenin 2016/337 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, devam edecek yargılama sonunda Kastamonu ili, Doğanyurt ilçesi, Yassıkışla köyü 139 ada 3 ve 4 parsel, 292 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile her üç taşınmazdaki annesi ... tarafından tarafına hibe edilen 1/3 oranındaki payının tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/435 Esas, 2019/342 Karar sayılı kararında, çekişmeli 139 ada 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle, aynı yer 139 ada 4 parsel ile 292 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Yerel Mahkeme kararına karşı yasal süresi içerisinde davacı tarafından istinaf isteminde bulunulmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı, istinaf dilekçesinde, eksik araştırma ve inceleme ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılması ve lehine karar verilmesi isteği ile istinaf yoluna başvurmuştur.

3. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 10/06/2020 tarihli ve 2020/296 Esas, 2020/523 Karar sayılı kararında, davacı tarafın irsen intikal iddiasına, dolayısıyla kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açtığı, davanın açıklanan bu niteliğine göre 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye tabii olduğu, çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 11. maddesine göre yapılan 30 günlük askı ilan süresi sonunda 06.06.2008 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 01.10.2018 tarihinde açıldığı, davanın açılış tarihi ile kadastro tespitlerinin kesinleştiği tarihler arasında 10 yıldan fazla süre geçtiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra "kadastrodan önceki nedenlere" dayanılarak dava açılamayacağı, hak düşürücü sürenin, hakim tarafından re'sen dikkate alınması gereken dava şartlarından olduğu, ayrıca; dava konusu 139 ada 3 sayılı parselin dava tarihinde tapu malikinin Halil Akar olduğu, eski tapu malikine husumet yöneltilerek dava açıldığı, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve bu sebepten davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b/1. maddesi uyarınca davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar vermiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin yukarıda sözü edilen kararına karşı yasal süresi içerisinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı, temyiz dilekçesinde, delillerin takdiri ve olaya uygulamasında hataya düşüldüğünü, çekişmeli taşınmazın hibe senedi ile tüm mirasçılara devredildiğini, taşınmazlarda kendi miras payının da bulunduğunu belirterek, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 10/06/2020 tarihli ve 2020/296 Esas, 2020/523 Karar sayılı kararının bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

2008 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında Kastamonu ili, Doğanyurt ilçesi, Yassıkışla köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 139 ada 3, 139 ada 4 ve 292 ada 4 parsel sayılı 2.404,62; 4.715,71; 20.848,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Kadastro tespit tutanakları 07.05.2008 - 05.06.2008 tarihleri arasında askı ilanına alınarak süresi içerisinde tespite itiraz edilmemesi nedeniyle kadastro tutanakları kesinleştirilerek, 06.06.2008 tarihinde ... adına tescil edilen ve dava konusu 139 ada 3 sayılı parsel 29.08.2018 tarihinde tapudan yapılan satış ile ...oğlu ....adına tescil edilen taşınmazlara yönelik açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.

3.2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi,

3.3. Değerlendirme

3.3.1. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilerek, mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, söz konusu yasa maddesindeki hak düşürücü süre, dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilecektir.

3.3.2. Somut olayda çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği tarih olan 06.06.2008 ile davanın açıldığı 01.10.2018 tarihi arasında 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçtiği kuşkusuzdur.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; dosya içeriği ve kararın dayandığı gerektirici nedenlere göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacının temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 44,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.