Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4981 E. 2022/6151 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde terditli alacak isteği ile tapusuz taşınmazın tescili istemine ve hükmün tashihine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin tapu kaydına güvenerek taşınmazı iktisap etmesi ve davacının zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu tespit edildiğinden terditli alacak isteminin kabulü yönünden mahkeme kararının onanmasına, davacı tarafından talep edilmeyen yüzölçümü düzeltmesi nedeniyle tashih kararının bozulmasına ve tescil harici taşınmazın zilyetlik durumunun tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı gerekçesiyle bu bölüme ilişkin hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVALILAR : HAZİNE V.D.

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TESCİL

Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil ile kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaza yönelik açılan tescil davası sonunda davanın kabulüne dair verilen hükmün davacı ..., davalılar Hazine ve ... tarafından, bilahare hükmün kesinleşmesinden önce davacı tarafça tashih talebinde bulunulması üzerine, tashih istemine ilişkin olarak verilen ek kararın ise, davacı ... ve davalı Hazine tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin ayrı ayrı kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı, Erkilet Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1967 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle; çekişmeli 8676 (yeni 8883 ada 23 parsel) parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında ise aynı nedenlere dayanarak tapu iptali ve tescil, ya da taşınmaz bedelinin tahsili istemiyle dava açmış, bilahare Mahkemece önceki tarihli bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında, davacı tarafından çekişmeli 8676 (yeni 8883 ada 23 parsel) parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil ya da taşınmaz bedelinin tahsili istemiyle ek dava açılmış, her iki dava birleştirilmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde davaya konu taşınmazın evveliyatı itibariyle Hazine adına tescilli iken 28/08/2006 tarihinde TOKİ'ye devredildiğini, ardından Erkilet Belediyesine temlik olunduğunu, bilahare Erkilet Belediyesinin tüzel kişiliğini yitirmesi üzerine tashihen devir suretiyle taşınmazın mülkiyetinin Kocasinan Belediyesine geçtiğini, bu nedenle öncelikle husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, taşınmazlar üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığını, dava konusu taşınmazların imar planı hudutları içinde olduğundan açılan tescil davasının da esas yönünden reddini savunmuştur.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın müvekkili Belediye ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, 5747 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri gereği Erkilet Belediyesinin tasfiyesi sonucunda aynı Kanun'un geçici 2.maddesine istinaden dava konusu taşınmazın 05/10/2009 tarihinde Kocasinan Belediyesi adına tescil edildiğini, tapu kütüğündeki sicile iyiniyetli dayanarak mülkiyet veya başka bir ayni hak kazanan üçüncü kişilerin kazanımının korunmasının kanuni bir zorunluluk olduğunu, dava konusu taşınmazın satış işlemi sonucu Erkilet Belediyesine temlik olunduğunu, Erkilet Belediyesinin tüzel kişiliğini yitirmesi üzerine tashihen devir suretiyle taşınmazın mülkiyetinin Kocasinan Belediyesine geçtiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/07/2015 tarihli, 2011/369 E. 2015/305 K. sayılı kararıyla; davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ... adına kayıtlı çekişmeli 8676 parsel sayılı (yeni 8883 ada 23 parsel) taşınmazdan 20.01.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 7.965,57 metrekarelik kısmın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline; aynı raporda tescil harici bırakılan ve (A) harfi ile gösterilen 7.477,22 metrekarelik kısmın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Bozma Kararı

Mahkemenin önceki tarihli kararı, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 30.03.2018 tarihli 2015/17081 E. 2018/2258 K. sayılı kararıyla;

“1- Kadastro sırasında tescil harici taşlık olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümüne ilişkin olarak öncelikle Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığına husumet yaygınlaştırılıp dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi, öte yandan tescil davalarında, TMK'nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerektiği,

2- Çekişmeli 8676 parsel (yeni 8883 ada 23 parsel) sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; kamu kurumlarının iyi niyetinin aranmayacağı gerekçe gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de varılan sonucun dosya kapsamına uygun bulunmadığı zira dava konusu taşınmazın idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edildikten sonra, intikal ve satış suretiyle Erkilet Belediyesine kayden geçtiği, daha sonra yasa gereği tapuda davalı ... adına intikal ettirildiği, 4721 sayılı TMK'nın 1023. maddesi uyarınca tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağının hüküm altına alındığı, sözü edilen maddede gerçek kişi ve tüzel kişi ayrımı yapılmadığı, somut olayda da, çekişmeli taşınmazı satın alan davalı ... Belediyesinin kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmediğine ve TMK'nın 1023. maddesinde de gerçek kişi tüzel kişi ayırımı yapılmadığına göre, tapu siciline güvenerek taşınmazı iktisap eden davalı ... Başkanlığının iyi niyetinin korunması gerektiği hal böyle olunca; davacının tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davasının reddine karar verilmesi gerektiği, ne var ki; davacı dava dilekçesinde tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı taktirde taşınmazın değerinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL'nin faizi ile birlikte tahsilini isteyerek terditli dava açtığına göre, alacağa ilişkin dava yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu hususun gözardı edilmesinin isabetsiz olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 12.03.2020 tarihli, 2018/387 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararıyla; davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle dava konusu 8883/23 (eski 8676) parselde kayıtlı taşınmaz bakımından terditli taleplerden tapu iptali ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kabulüyle asıl dava yönünden 8.000,00 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, birleştirilen dava yönünden ise 15.896,70 TL' nin asıl dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, dava konusu 2308 parsel sayılı taşınmazın kısmen batısında, 2314 parselin ise kısmen doğusunda yer alan ve tescil harici olarak bırakılan taşınmazın 20/01/2015 tarihli harita mühendisi raporunda "A" harfi ile gösterilen 7474,22 metrekarelik kısmının tespitinin iptali ve ifraz edilerek davacı adına ayrı bir parsel numarası ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ..., davalılar Hazine ve ... tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

5.1. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde, dava konusu tescil harici bırakılan taşınmazın komşu parsellerinin ada ve parsel numaralarının değiştiği ancak hüküm kurulurken bu hususun göz ardı edildiği, öte yandan çekişmeli 8676 parsel (yeni 8883 ada 23 parsel) sayılı taşınmaz yönünden terditli alacak isteği göz önüne alınarak hüküm kurulmuş ise de, taşınmazın çekişmeli bölümü üzerinde davacı yararına iktisap koşullarının oluştuğu bu nedenle tapu iptali ve davacı lehine tescile karar verilmesi gerekirken bu talep reddedilerek alacağa hükmedilmesinin isabetsiz olduğu, davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.

5.2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; çekişmeli taşınmazların her ikisinin de Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan, zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan yerlerden olduğu, bu nedenle davanın reddi gerektiği; kaldı ki dava konusu 8883/23 (eski 8676) parselde davalı Hazine kayıt maliki olmadığından davanın öncelikle husumetten reddi gerektiği, birleştirilen dava yönünden ise alacak isteği zamanaşımına uğradığı halde, bu yöndeki itirazlarının dikkate alınmadığı, öte yandan Hazine yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı halde bu hususun dikkate alınmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.

5.3. Davalı ... Belediyesi vekili, dava konusu tescil harici bırakılan taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşulları oluşmadığı halde taşınmazın davacı adına tesciline karar verildiği, öte yandan çekişmeli 8676 parsel (yeni 8883 ada 23 parsel) sayılı taşınmaz yönünden tapu iptali ve tescil isteğinin reddine dair verilen kararın isabetli olduğu, ne var ki terditli alacak isteği yönünden bu taşınmazın keşfen belirlenen değerinin serbest piyasada taşınmazın karşılığından fazlası olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Mahkeme Kararına Karşı Tashih Talebinde Bulunanlar

Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen önceki tarihli bozma kararına uyularak verilen kararına karşı, davacı ... vekili tarafından gerekçeli kararda güncelliğini yitiren ada ve parsel numaraları esas alınarak hüküm kurulduğu ileri sürülerek, hüküm temyiz aşamasında iken 10.07.2020 havale tarihli dilekçe ile tashih talebinde bulunulmuştur.

7. Tashih Kararı

Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 19.11.2020 tarihli ve 2018/632 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararıyla; hükmün 2. bendinde tescil harici bırakılan ve teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün yüz ölçümünün yanlış gösterildiği gerekçesiyle hükmün 2. bendindeki ‘’7.474,22’’ metrekare olarak yazılan bölümün ‘’7.477,22’’ metrekare olmak üzere hükmün tashihine karar verilmiştir.

8. Mahkemenin Tashih Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

9. Temyiz Nedenleri

9.1. Davacı ... vekili dava konusu tescil harici taşınmazın komşu parsellerinin ada ve parsel numaralarının değiştiği; ancak hüküm kurulurken bu hususun göz ardı edildiği, ardından tashih talebinde bulunulduğu ancak verilen ek kararda bu yönün göz ardı edildiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

9.2. Davalı Hazine vekili hükmün tashihine ilişkin ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

10.Gerekçe

10.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde terditli alacak isteği ile tapusuz taşınmazın tescili istemi ve hükmün tashihi talebine ilişkindir.

Kadastro sırasında, Kocasinan ilçesi Erkilet Mahallesi çalışma alanında bulunan 122.232,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz taşlık olması nedeniyle tescil harici bırakılmış, 08.07.2004 tarihinde ham toprak niteliği ile 8676 parsel olarak Hazine adına idari yoldan tescil edildikten sonra, sırasıyla 18.11.2004 tarihinde Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü adına bedelsiz olarak, 21.03.2005 tarihinde Toplu Konut İdaresi Başkanlığı adına tashihen, 10.04.2006 tarihinde Erkilet Belediye Başkanlığı adına satış yoluyla ve 05.10.2009 tarihinde tashihen devir suretiyle davalı ... adına tapuya tescil edildikten sonra, 2015 yılında yapılan uygulama kadastrosu sonucunda taşınmaz 8883 ada 23 parsel numarasıyla tapuya tescil edilmiştir.

10.2. İlgili Hukuk

10.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

10.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."

10.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, "– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir."

10.2.4. HMK'nın 304. maddesi, "(1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece re'sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.

(2) Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir." hükümlerini içermektedir.

10.3.Değerlendirme

10.3.1 Çekişmeli 8676 parsel (yeni 8883 ada 23 parsel) sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı gerektirici nedenlere, çekişmeli taşınmazı tapu siciline güvenerek kayden temlik suretiyle devralan davalı ... Belediyesinin kötü niyetli olduğunun iddia ve ispat edilemediği, davacı yararına çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre, davacının terditli alacak isteğinin yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

10.3.2. Kadastro sırasında tescil harici taşlık olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü yönünden kurulan hükmün tashihi talebi üzerine verilen ek karara yönelik temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;

Davacı vekili 10.07.2020 havale tarihli dilekçe ile tescil harici taşınmaz bölümüne komşu parsellerin ada ve parsel numaralarının güncelliğini yitirdiğini, yapılan uygulama kadastrosu sonucunda komşu parsellerin ada ve parsel numaralarının değiştiğini belirterek hükmün bu yönden tashihini talep etmiş olup, davacının taşınmazın yüz ölçümünün düzeltilmesi yönünde bir talebi olmadığı halde talep aşılarak davacı adına tescil edilen taşınmazın yüz ölçümünün artırılması, böylelikle taraflara yüklenen harç ve borçların değiştirilmesi suretiyle hükmün tashihi isabetsiz olup bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmüştür.

10.3.3. Kadastro sırasında tescil harici taşlık olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;

Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmak için yeterli olduğundan söz edilemez.

Şöyle ki, taşınmazın niteliğinin belirlenmesi amacıyla 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesinin ne olduğunu, taşınmazda imar-ihya işlemi yapılıp yapılmadığını, yapılmış ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen bilimsel verilere dayalı gerekçeli rapor alınmamış, bu hususta hava fotoğraflarından usulünce yararlanılmamış, bu anlamda çekişmeli taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş, çekişmeli taşınmazın sınırında kuru dere bulunmasına rağmen jeoloji mühendisi bilirkişisinden bu hususu irdeleyip taşınmazın dere yatağı niteliğinde olup olmadığı yahut derenin jeolojik etki alanında bulunup bulunmadığı hususunda denetime elverişli bilimsel verileri içeren ayrıntılı rapor alınmadan karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.

Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait 3 ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirilip dosya ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeolog bilirkişi ve teknik bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; komşu taşınmazların varsa dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazların yönünü ne okuduğu belirlenmeli; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli, krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, önceki ziraat bilirkişi raporunu irdeleyen, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmazın sınırında dere bulunması nedeniyle dere yatağı olup olmadığına dair jeolog bilirkişiden rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; dava tarihine kadar 3402 sayılı Yasa'nın 14. ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.

V. SONUÇ

1. Yukarıda açıklanan nedenlerle çekişmeli 8676 parsel (yeni 8883 ada 23 parsel) sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin hükme yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL onama harcının davacıdan, 1.224,30 TL onama harcının ise davalı ... Başkanlığından alınmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereği Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

2. (IV/10.3.2) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle; tarafların ek karara yönelik temyiz itirazının kabulü ile, 19.11.2020 tarihli tashih kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, yatırılan peşin harcın iadesine,

3. (IV/10.3.3) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle; tescil harici taşınmaz bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın yatırana geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.