"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Ret - Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Anamur 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 50 yılı aşkın zamandır davacıların murisi tarafından, 2014 yılında ölümü ile de davacılar tarafından kullanılmaya devam edilen, üzerinde 40 yıl evvel yapılmış ev, sera bulunan taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 220 ada 76 parsel numarası ile Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar adına miras hisseleri oranında tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili dava dilekçesinde; taşınmazın davacılar adına tespit ve tescilini gerektirir yasal koşulların mevcut olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile imar planı içerisine alınma tarihinden 21 yıl önceki tarihli ... fotoğrafında dava konusu taşınmazın çalılık halinde olduğunun, tarımsal amaçlı toprak işlemesinin yapılmamış olduğunun, zirai yönden ise imar ihyasının tamamlanmamış olduğunun bildirilmesi karşısında; her ne kadar 1978 yılında belirli kısımların imar ihyasının tamamlanmış ve kullanılabilir halde bulunduğu belirtilmiş ise de, imar planına alınma tarihi nazara alınarak dava konusu taşınmazda imar ihyanın en geç 1976 yılında olacak şekilde tamamlanmış olması gerektiği gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerinde bulunun ve davacıların murisleri tarafından inşa edilen evin ... fotoğraflarında göründüğünü, evin yapıldığı tarihten önce tarımsal amaçla kullanılan taşınmazı ev yaptıktan sonra davacıların murisinin kullanmaya devam ettiğini, keşif sırasında dinlenen tanık beyanlarında da taşınmazın 40-50 yıldır kullanıldığı, buğday ekildiğinin ifade edildiğini, ilk bilirkişi raporunda taşınmazın kazanma koşullarının oluştuğunun belirtildiğini, daha sonra alınan bilirkişi raporunun hem 1. bilirkişi raporu hem de tanık ve mahalli bilirkişi raporları ile çelişmekte olduğunu ve hatalı olduğunu, Mahkemece diğer deliller göz ardı edilerek hatalı olan 2. bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olduğunu, en azından taşınmazın içerisinde bulunan evin yapıldığı tarihten itibaren taşınmazda tarımsal faaliyette bulunulduğunun açık olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tanıkların beyanlarının davacının imar ve ihyasına ilişkin yeterli bilgi ve görgüye dayalı olmadığı ve 11.07.2018 tarihli jeodezi bilirkişi raporunda incelenen ... fotoğraflarına göre dava konusu taşınmazda imar ve ihya çalışmalarının 1978 yılında yapılmış olduğu, taşınmazda kagir ev bulunmasının tek başına imar ve ihyayı göstermediği, bu suretle davacının davasının ispatlayamadığı, dava konusu yerin ilk imar çalışmalarından geriye doğru 20 yılı aşkın süredir davacının kullanımında olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine ilişkin verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu görüldüğünden, ...nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf dilekçesindeki taleplerinin tekrarı ile ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar ihya nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun;
14. Maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
"Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40,kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.
(Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır."
17. Maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
"Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir."
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun;
713. Maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
"Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mersin ili Anamur ilçesi Çarıklar/ Kocadut köyü çalışma alanında bulunan tarla vasıflı 220 ada 76 parsel numaralı 16.623,95 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 766 sayılı Tapulama Yasası'na göre 1971 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit ve tescil harici bırakıldığı, 1997 yılında ... ... tarafından imar ihya edilerek tarım alanına dönüştürüldüğü ve 1999 yılında taşınmaz üzerine 1 katlı kargir bina ve 1 adet sera inşa edildiği belirtilerek Geçici 8.madde kapsamında Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 125,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.