Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5225 E. 2022/8396 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro sonucu Hazine adına tescil edilen kentsel arkeolojik sit alanındaki taşınmazın, davacı tarafından kadastro öncesi zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescili istemiyle açılan dava.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın korunması gerekli kültür varlıklarından olsa dahi, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği ve bozma kararına uygun işlem yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemiyle açılan davada bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen hüküm, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Kadastro sonucu, .... ilçesi ..... köyü çalışma alanında bulunan 122 ada 1 parsel sayılı 233,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, doğal sit alanı olduğu gerekçesiyle, beyanlar hanesine ... tarafından kullanıldığı şerh verilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır.

II. CEVAP

Davalı Hazine çekişmeli taşınmazın korunması gerekli kültür varlıklarından olduğu, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece önceki tarihli karar ile, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından vekalet ücretine yönelik, davalı Hazine vekili tarafından ise esasa yönelik olarak temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Bozma Kararı

Mahkemenin önceki tarihli kararı, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 2016/14368 Esas, 2020/922 Karar kararıyla; “Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak dava konusu taşınmazın fen bilirkişi raporuna göre kentsel arkeolojik sit alanında kaldığı anlaşıldığı halde, tapu kaydına bu hususun şerh verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi isabetsizdir. Hal böyle olunca mahkemece taşınmazın kentsel arkeolojik sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine dair karar verilmesi gerekirken bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi; Dava dilekçesinde dava değeri 1.000 TL olarak gösterilmiş olup, keşfen taşınmazın değeri 42.000,00 TL olarak belirlenmiş ve keşifte belirlenen değer üzerinden eksik harç tamamlanmıştır. Bu durum karşısında, davacı taraf lehine vekalet ücretinin keşfen belirlenen değer üzerinden nispi olarak hesaplanması gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle davacı tarafın aleyhine olacak şekilde eksik vekalet ücreti takdir edilmesi de isabetsiz olmuştur.‘’ gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 15.10.2020 tarihli, 2020/445 Esas 2020/427 Karar sayılı kararıyla; bozma kararında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle yapılan yargılama sonunda, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline ayrıca taşınmazın kentsel arkeolojik sit alanında kaldığı hususunun tapu kaydına şerh verilmesine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, dava konusu taşınmazın korunması gerekli kültür varlıklarından olduğu, böyle bir yerin zilyetlikle kazanılamayacağı, yargılamadan evvel davacının çekişmeli taşınmazın tapu kaydının kendisine devri hususunda idareye başvuruda bulunduğu buna ilişkin işlemler sürerken eldeki davanın açıldığını bu nedenle davacının hukuki yararının bulunmadığını, eksik araştırma ve inceleme sonunda hüküm kurulduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro sonucunda kentsel arkeolojik sit alanında kaldığı gerekçesiyle Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmaz hakkında kadastro öncesi satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescili isteğinden ibarettir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, ‘’Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. ‘’

6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, ‘’ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.‘’

6.2.3. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 11/1. maddesi; “Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının malikleri bu varlıkların bakım ve onarımlarını Kültür ve Turizm Bakanlığının bu Kanun uyarınca bakım ve onarım hususunda vereceği emir ve talimata uygun olarak yerine getirdikleri sürece, bu Kanunun bu konuda maliklere tanıdığı hak ve muafiyetlerden yararlanırlar. (Değişik ikinci cümle: 22/5/2007-5663/1 md.) Ancak, kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarınca birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yoluyla iktisap edilemez.” hükümlerini içermektedir.

6.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde olmasına, (IV./2.) nolu paragrafta yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, (IV./3.) nolu paragrafta yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya, bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına

kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.