Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5482 E. 2023/218 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve müdahilin taşınmaz üzerindeki yirmi yıllık davasız, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyetliklerini ispatladıkları ve taşınmazın Hazine adına tescilinden sonra dava açmalarına rağmen, Hazine'nin harçtan muaf olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının harç konusunda düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince mahkeme kararının bozulmasına dair verilen karara, Mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin karar, süresi içinde davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı dava dilekçesinde özetle; ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü ... altı mevkiinde bulunan taşınmazı 40 yılı aşkın zamandır kendi mülkiyetinde olduğunu, özel mülkiyetinde taşınmaz olduğunu, taşınmazın olağanüstü zamanaşımı şartlarının gerçekleştiğini öne sürerek adına tescilinin yapılmasının dava ve talep etmiştir.

2. Müdahil davacı ... müdahale dilekçesinde özetle; ... ili Merkez ilçesi, ... köyü ... altı mevkiinde doğusu 320 no.lu parsel batısı mahmut arpa tarlası güneyi mahmut arpa tarlası kuzeyi yol ve 323 ve 322 no.lu parseller ile çevrili bulunan tarla ve bahçenin yarısı 30 yılı aşkın bir süredir mülkiyetlerinde olduğunu, taşınmazın yarısının kendilerine ve diğer yarsının davacı ...'a ait olduğunu, zilyetliklerinin nizasız ve fasılasız devam ettiğini, tarım ürünleri ektiklerini, zilyetlikle iktisaba ilişkin yasal hükümleri uyarınca taşınmazın yarısının olağan üstü zamanaşımı kurallarına göre adına tescilinin yapılmasının dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine cevap dilekçesinde özetle; davacının zilyetlik şartlarının oluşmadığını, davacının kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açma hakkının hak düşürücü süre nedeni ile süre aşımına uğradığını, bu sebeplerden dolayı davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/06/2013 tarihli ve 2010/775 E., 2013/416 K. sayılı kararıyla; davacı ... ve müdahil davacı ...'nın dava konusu taşınmazı 30 yılı aşkın bir süredir malik sıfatı ile kullandıkları, tarım ekimi yaptıkları, dava konusu yerin orman sayılan yerlerden olmadığı, taşınmazın tescil harici sahada kaldığı, taşınmazın 14.185,19 m2'sinin davacıların zilyetliğinde olduğu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 713. maddesince ve devamı gereğince davacı ... yönünden kısmen kabulüne, asli müdahil davacı ... yönünden davanın kabulüne, davacı ... yönünden 323 ve 322 no.lu parsellerin tamamı dava edilmiş olduğundan kabul edilen kısım dışında kalan kısımlar yönünden davasını ıspatlayamağından kısmen reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 04/11/2014 tarihli ve 2014/9031 E., 2014/12318 K. sayılı kararıyla, “...dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait en az 3 hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları istenilmeli, müdahil adına senetsizden zilyetlik yoluyla taşınmaz tescil edilip edilmediği hususunda yöntemine uygun şekilde araştırma yapılmalı, çekişmeli taşınmazın çevresinde bulunan taşınmazların kesinleşme durumlarını gösterir şekilde kadastro tespit tutanaklarının onaylı örnekleri, varsa tespit dayanağı belgeleri (tüm tesis ve tedavülleri ile birlikte), tutanaklar kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının onaylı örnekleri getirtilmeli, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede çalışma yapan toprak tevzii komisyonunca düzenlenen belirtmelik tutanağı ve tüm ekleri, toprak tevzii komisyonu çalışmaları sırasında çekişmeli taşınmaz veya komşu taşınmazlara uyduğu bildirilen tüm kayıtlar ile çekişmeli taşınmaza komşu olan taşınmazlara karşılık gelen tevzi parsellerinin dayandığı belirtmelik tutanakları ile varsa dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları (tüm tesis ve tedavülleri ile birlikte) getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişinin katılımı ile keşif yapılması” gerekçesiyle bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ... ve asli müdahil ...'nın dava konusu taşınmazı dava tarihi esas alındığında 25 yılı aşkın bir süredir malik sıfatı ile kullandıkları, tarım ekimi yaptıkları, dava konusu yerin orman sayılan yerlerden olmadığı, taşınmaz tescil harici sahada ise de yargılama sırasında Hazine adına tescil edildiği, taşınmazın 14.185,19 m2'sinin davacı ile asli müdahilin zilyetliğinde olduğu gerekçesiyle davacı ... yönünden kısmen kabulüne, asli müdahil davacı ... yönünden davanın kabulüne, davacı ... yönünden dava konusu parselin tamamı dava edilmiş olduğundan kabul edilen kısım dışında kalan kısımlar yönünden asli müdahil lehine hüküm tesis edilmekle bu kısımlar yönünden davasını ispatlayamadığından davacının davasının reddine karar verilmiştir .

V.TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, davalı Hazine yasal hasım olup lehine vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; eksik araştırma ile karar verilmiş olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, yörede yapılan kadastro sırasında tescil harici bırakılmış olup 29/01/2016 tarihinde toplulaştırma sonucu “ham toprak” vasfıyla ihdasen Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edilen taşınmazın, tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili isteğinden ibarettir.

2. İlgili Hukuk

2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi şöyledir: “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. (Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır.”

2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi şöyledir: “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz.

2.3. TMK’nın olağanüstü zamanaşımı başlıklı 713. maddesinin birinci fıkrasında: “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükümlerine yer verilmiştir.

2.4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin harçtan muafiyeti düzenleyen j bendinin ilgili kısmı şöyledir: “(Ek: 21/1/1982 -

2588/3 md.) Genel Bütçeye dahil idarelerin bu Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine giren bütün işlemleri. (Yukarıdaki işlemlerin hesaplanacak harçlarının, Genel Bütçeye dahil idarelerin haklılığı nispetinde karşı taraftan tahsiline ilgili merciince karar verilir.)” hükümlerine yer verilmiştir.

3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davanın tapu iptal ve tescil davası olup, Hazine aleyhine açılan davanın kabul edildiği anlaşıldığına göre, yargılama gideri olan harcın Hazinenin harçtan muaf olduğu ve harç hususunun kamu düzeninden olması nedeniyle re’sen incelenmesi gerektiği hususu gözetilerek karar verilmesi gerekir iken, dava tescil davası gibi değerlendirilip harcın davacıya yükletilmesi isabetsiz ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Hükmün 1. fıkrasının 4. bendi hükümden çıkarılarak; yerine "Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan davalıdan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılmış bulunan 148,50 TL peşin harç, 2599,08 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 2.747,58 TL harcın davacıya iadesine," ve hükmün 2. fıkrasının 3. bendi hükümden çıkarılarak; yerine "Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan davalıdan harç alınmasına yer olmadığına, asli müdahil tarafından yatırılmış bulunan 148,50 TL peşin harç, 9,20 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 157,70 TL harcın asli müdahile iadesine," ifadelerinin eklenerek hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek halinde peşin alınan temyiz harcının yatırana iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

16/01/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.