Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5618 E. 2023/795 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İhdasen Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptaliyle davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davacı tarafından yirmi yıldan fazla süredir malik sıfatıyla ve aralıksız zilyetliğinde olduğunun tespit edilmesi ve mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olması gözetilerek, temyiz istemlerinin reddine ve mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Büyük Tülmen Mahallesinde bulunan, kuzeyi 115, doğusu 287, güneyi 242 parsel nolu tapulama harici taşınmazı imar ve ihya ederek yaklaşık 25 yıldır kullandığını belirterek, dava konusu taşınmazın müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ..., Büyükşehir Belediyesi ve Karaköprü Belediyesi vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece davacı lehine zilyetlikle kazanım şartları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA

A.Bozma Kararı

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığının 04/12/2014 tarihli ve 2012/4534 Esas 2012/11726 sayılı kararıyla; "...Mahkemece; ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi ve fotoğrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle dava tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift ... fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak taşınmaz üzerinde bulunan antep fıstığı ağaçlarının dikilme suretiyle mi yoksa aşılama suretiyle mi dava konusu taşınmaz üzerinde bulunduğunun araştırılması, imar-ihyanın başlangıç ve tamamlanma tarihinin, taşınmazın niteliğinin, kullanım süresinin ve zilyetlik başlangıç tarihinin belirlenmesine çalışılması gerekir. Tanık ve bilirkişi sözleri ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirme yapılarak karar verilmelidir...'' gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen karar

Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/02/2015 tarihli ve 2013/83 E. 2015/160 K. sayılı kararıyla; 1985 yılında imar-ihyanın tamamlandığı, taşınmazın tarım arazisi vasfı kazandığı, özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden olduğu, devlet eliyle sulanan arazilerden olmadığı, kadim veya tahsisli mera niteliğinde bulunmadığı, davacı lehine dava tarihine kadar zilyetlikle kazanma süresi ile koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile dava konusu Şanlıurfa ili, Merkez ilçesi, Büyük Tülmen köyünde kain 15/01/2010 tarihli rapor ve ekli krokide A harfi ile gösterilen, doğusu; kısmen 287 parsel sayılı taşınmaz ve kısmen tapulama harici taşınmaz, batısı; yol, kuzeyi; 115 parsel sayılı taşınmaz ve kısmen yol, güneyi; tapulama harici taşınmaz ve ötesi 242 parsel sayılı taşınmaz ile çevrili tarla niteliğindeki 6.128,63 m² yüzölçümlü tapulama harici taşınmazın TMK'nın 713/1 maddesi gereğince davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

C. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 2015/13337 Esas, 2017/7013 Karar sayılı kararıyla "...Mahkemece keşif yapılmaksızın, dosya ziraat ve jeoloji bilirkişilerine tevdii edilmiş, bilirkişilerce dosyaya sunulan rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozmaya uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. O halde; mahkemece yapılacak iş; ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları marifetiyle taşınmaz başında keşif yapılması, dava tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift ... fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmaz üzerinde bulunan antep fıstığı ağaçlarının dikilme suretiyle mi yoksa aşılama suretiyle mi dava konusu taşınmaz üzerinde bulunduğunun araştırılmalı, imar-ihyanın başlangıç ve tamamlanma tarihinin, taşınmazın niteliğinin, kullanım süresinin ve zilyetlik başlangıç tarihinin belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve bilirkişi sözleri ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirme yapılarak karar verilmelidir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla, taşınmazın idari yoldan Hazine adına 382 parsel numarası ile tescil edildiği, idari yoldan tescil tarihinden geriye doğru 20 yıl öncesi olan 1993 tarihinde de taşınmazın imar ihyasının çok önce 1985 yılında tamamlandığı, taşınmaz içerisinde bulunan fıstık ağaçlarının dikim yapıldıktan sonra 5 yaşında aşılandığı, dava açıldıktan sonra taşınmaz idari yoldan davalı Hazine adına tescil edildiğinden davalı Belediyelerin pasif husumeti (pasif dava ehliyeti) kalmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, davalı Hazine adına idari yoldan tescil edilen dava konusu Şanlıurfa ili, Karaköprü ilçesi, Tülmen Mah., 382 parsel sayılı taşınmazın harita bilirkişi ... tarafından hazırlanan 03/05/2019 tarihli raporda (A) harfi ile gösterilen 6.128,63 m2 alanını kapsayan tapu kaydının iptali ile, ayrı bir parsel numarası verilerek ve tarım arazisi vasfı ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davalı ... Belediyesi ve Karaköprü Belediyesi yönünden davanın pasif husumetten reddine, dava açıldığında pasif husumetleri bulunduğundan lehlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

VI.TEMYİZ

A. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar Hazine vekili, ... vekili ile Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B.Temyiz Nedenleri

1. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde özetle, zilyetlikle kazanım şartları oluşmadığı, ayrıca davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ihdasen Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptaliyle davacı adına kayıt ve tescili talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi şöyledir, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi şöyledir “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi şöyledir "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir." hükümlerine yer verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Çekişmeli taşınmaz 1975 yılında “taşlık” olarak tescil harici olarak bırakılmıştır. 09/01/2013 tarihinde İhdasen 382 parsel numarasıyla Hazine adına tescil edilmiştir.

2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2 maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Kanunu’nun 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Aşağıda yazılı 796,05 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ... Başkanlığından, 795,07 TL bakiye onama harcının Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığından alınmasına,

13/02/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.