"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECEMAHKEMESİ : ÇAYKARA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Trabzon ili, .... ilçesi, .... Mahallesi, 280 ada 2, 283 ada 6, 289 ada 15, 291 ada 82 ve 297 ada 4 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında mirasbırakanları ...’nın mirasçıları arasında ...’nın da yazıldığını, ancak ...’nın mirasçı olmadığını ileri sürerek, çekişme konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Çaykara Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.09.2020 tarihli ve 2019/76 E., 2020/92 K. sayılı kararıyla; davacının iddiasının kadastrodan önceki sebeplere dayalı olduğu, dava konusu taşınmazın ilk tesis kadastrosunun kesinleşme tarihinin 27.04.1995, dava tarihinin 14.05.2019 olduğu, 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, davanın kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olmadığını, nüfus kayıtlarındaki hataya dayalı olduğunu, davacının mirasbırakanı ...’nın mirasçıları arasında .... olmamasına rağmen kadastro çalışmalarında adına pay tescil edildiğini, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 702. 1027. maddeleri gereği, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 18.12.2020 tarihli ve 2020/586 Esas, 2020/584 Karar sayılı kararıyla;dava konusu taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu tutanağının 27.04.1995 tarihinde kesinleştiği ve bu halde tespitin kesinleştiği 27.04.1995 tarihi ile davanın açıldığı 14.05.2019 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde ön görülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunduğu, gerekçesiyle istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili,istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilerek, mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüştür. Söz konusu yasa maddesindeki hak düşürücü süre dava şartı olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilecektir.
3.3. Değerlendirme
Somut olayda, çekişmeli taşınmazların kadastro tutanağının kesinleştiği 27.04.1995 tarihi ile davanın açıldığı 14.05.2019 tarihi arasında 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçtiği açık olup; dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde olmasına, kararın dayanağı olan, (V/3.2) no.lu paragraftaki yasal ve hukuksal gerektirici nedenlere göre, Bölge Adliye Mahkemesince, (IV/3) no.lu paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenle; davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 29.12.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.