"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarız Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali - tescil ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı Hazine vekilinin başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Kayseri ili, Sarız ilçesi, Kırkısrak Mahallesi, Balcılar ve Kıskaçlı mevkiinde kain 231 ada 29, 13, 30 ve 28 parsel sayılı taşınmazların miktarı daha fazla olduğu halde her nasılsa kadastro tespiti sırasında Hazineye ait 231 ada 21 ve 27 no.lu parseller içerisinde tespit ve tescil edildiğini, 118 ada 5 parsel sayılı taşınmazının da Hazine adına tescil edildiğini, taşınmazların ceddinden intikalen aralıksız ve nizasız olarak kullanıldığını belirterek, dava konusu taşınmazların tarafına ait olan kısımlarının tapu kayıtlarının iptali ile ifrazen adına kayıt ve tescilini talep etmiş; 118 ada 5 parsel sayılı bir taşınmazın mevcut olmadığının anlaşılması üzerine Mahkemece, davacının dava dilekçesinde bildirdiği taşınmaz hususunda açıklama yapması istenmiş olup davacının asıl talebinin 118 ada 1 parselin bitişiğinde bulunan yol olarak tespit dışı bırakılan yer olduğu anlaşılmıştır.
II. CEVAP
1. Davalı Hazine vekili; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olup zilyetlikle iktisap iddiasında bulunulamayacağını, bu yönden davanın reddi gerektiğini, ayrıca dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafın nizasız ve fasılasız olarak ekonomik amaca uygun zilyetliğinin de bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ... vekili; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olup zilyetlikle iktisap iddiasında bulunulamayacağını, bu yönden davanın reddi gerektiğini, ayrıca dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafın nizasız ve fasılasız olarak ekonomik amaca uygun zilyetliğinin de bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
3. Davalı ... vekili; dava konusu taşınmazların Sarız Belediyesinin sorumluluğunda bulunduğunu belirterek, davanın Kayseri Büyükşehir Belediyesi yönünden husumetten reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 16.06.2020 tarihli ve 2017/99 Esas, 2020/95 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 231 ada 27 parsel sayılı taşınmazın talep edilen kısmının davacının kullanımında bulunan 231 ada 28 parselin devamı niteliğinde olup nizasız ve fasılasız davacının zilyetliği altında bulunduğu belirtilerek bu parsel yönünden davanın kabulü ile Kayseri ili, Sarız İlçesi, Kırkısrak Mahallesi, 231 ada 27 parsel numaralı taşınmaz içerisinde kalan 13.09.2019 tarihli teknik bilirkişisi raporunda B harfiyle gösterilen ve Maliye Hazinesi adına tespit ve tescili yapılan 4714.46 m² taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına kayıt ve tesciline; 118 ada 1 parselin bitişiğinde bulunan tespit dışı bırakılan alan yönünden ise ekonomik amaca uygun kullanım şartının oluşmadığı gerekçesiyle, bu parsel yönünden davanın reddine, 231 ada 21 parsel yönünden ise davacı tarafın feragati nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
1.Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; davanın kabulüne karar verilen kısımları yönünden emek ve masraf gerektiren uğraş verilmediğini, bu yerin kendiliğinden yetişen otların biçilmesi suretiyle kullanıldığını, bu durumun zilyetlikle iktisap için yeterli olmadığını, ayrıca kararın hüküm kısmında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklindeki kısmının cümle içinde çelişkili olduğunu doğrusunun “davacıdan alınarak davalılara verilmesi” şeklinde olması gerekmekle hükmün bu kısmının düzeltilmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; kabulüne karar vrilen 231 ada 27 parsel sayılı taşınmaz yönünden gerekli araştırma yapılmadığını, taşınmazın, 13.02.2019 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen ekli ... fotoğraflarından da anlaşılacağı üzere, tarım arazisi olarak kullanılamayacak ve özel mülkiyete konu olamayacak nitelikte olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, 231 ada 27 parsel sayılı taşınmaz yönünden de davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.11.2020 tarihli ve 2020/496 Esas, 2020/665 Karar sayılı kararıyla kabulüne karar verilen 231 ada 27 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tapuda ham toprak vasfı ile kayıtlı olup, davalı ... Başkanlıklarının bu parsel yönünden pasif dava ehliyeti bulunmadığı, bu nedenle esasen bu parsel yönünden verilen karara karşı istinaf yoluna başvurmakta hukuki yararları bulunmadığı belirtilerek, davalı Hazine vekilinin esasa ilişkin istinaf başvurusu yerinde olmadığından, vekalet ücretine yönelen istinaf başvurusunun kabulüyle, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle, davanın kısmen kabul kısmen reddine; Hazine adına kayıtlı 231 ada 21 parsele ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine, tespit dışı bırakılan taşınmaza ilişkin davanın esastan reddine, Hazine adına kayıtlı 27 parsel sayılı taşınmaza ilişkin ise davanın kabulü ile 231 ada 27 parsel numaralı taşınmaz içerisinde kalan 13.09.2019 tarihli teknik bilirkişisi raporunda B harfiyle gösterilen ve Maliye Hazinesi adına tespit ve tescili yapılan 4714.46 m² taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekilleri, temyiz dilekçelerinde istinaf dilekçelerindeki itiraz nedenlerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilen 231 ada 21 ve 27 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro öncesi nedene dayalı açılmış tapu iptali - tescil ve tespit dışı bırakılan taşınmaza ilişkin tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi; “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. ”
3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18. maddesi; "Yukarıdaki maddelerin hükümleri dışında kalan ve tescile tabi bulunan taşınmaz mallar ile tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerler Hazine adına tespit olunur.
Orta malları, hizmet malları, ormanlar ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup da bir kamu hizmetine tahsis edilen yerler ile kanunları uyarınca Devlete kalan taşınmaz mallar, tapuda kayıtlı olsun olmasın kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemez" hükümlerini içermektedir.
3. Değerlendirme
1. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; hükmü, kural olarak ancak davanın tarafları temyiz edebilir. Temyize konu uyuşmazlık tapu iptali - tescil istemine esas 231 ada 27 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olmakla bu taşınmaz yönünden temyiz eden Belediyenin taraf sıfatı bulunmadığından, davalı ... Başkanlığının temyiz inceleme istemi yerinde değildir.
2. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
2.1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının talep halinde davalı ... Başkanlığına iadesine,
2. Davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Sarız Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
23.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.