Logo

1. Hukuk Dairesi2021/576 E. 2021/6678 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle elden çıkarılan taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin terkini talebinin kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin vekâlet görevinin kötüye kullanılmasını gizlemek amacıyla tesis edildiğinin ispatı halinde geçersiz olacağı, ancak ipoteklerin terkini talebi yönünden yeterli araştırma yapılmadığı ve ipotek işlemlerinin muvazaalı olup olmadığı hususunda delillerin değerlendirilmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, ipoteğin terkini,bedel davası sonunda yerel mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, davalıların iyi niyetli olmadıkları gerekçesiyle dava konusu 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler yönünden iptal-tescil isteğinin kabulü ile anılan bağımsız bölümler üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasına, 7 nolu bağımsız bölüm için dahili davalı ... yönünden iptal-tescil isteğinin reddine, 130.000,00 TL bedelin davalılar ..., ... ... ve ...’dan yasal faizi ile birlikte tahsiline, 7 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin dava dilekçesinde talepte bulunulmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş,anılan kararın davalı ... ile davacı ve katılma yolu ile davalı ... tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesi tarafından davalılar ... ve ...’in istinaf başvurularının esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, parsel numarası düzeltilerek yeniden hüküm kurulmasına ilişkin olarak verilen karar davalılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ipoteğin terkini, tazminat isteklerine ilişkindir.

Davacı, maliki olduğu 784 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak davalı ... ile satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını,yüklenicinin binayı inşaa ettiğini, sözleşme gereğince kendisine 3 adet bağımsız bölüm verildiğini, kendisine verilen 5 nolu bağımsız bölüm ile ...’ya verilen 8 nolu bağımsız bölümü üzerine fark vererek takas yapılması için ... ile anlaştıklarını ve takas işleminin yapılması için ...’yı vekil tayin ettiğini, vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak maliki olduğu 6, 7, ve 8 nolu bağımsız bölümleri düşük bedellerle davalı ...’a, ...’ın da davalı ...’a devrettiğini, ... tarafından 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler üzerine davalı ... lehine ipotek tesis edilerek taşınmazların davalı ... ...’e satış suretiyle temlik edildiğini, taşınmazları satma iradesi olmadığı gibi kendisine herhangi bir satış bedelinin de ödenmediğini, davalıların el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde uğradığı zararın tazminine, ayrıca 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler üzerindeki ipoteklerin fekkine karar verilmesini istemiş, ıslahla bu talebi kabul edilmediği takdirde ipotekler nedeni ile uğradığı zararın tazminine karar verilmesini istemiş, yargılama aşamasında 7 nolu bağımsız bölümün cebri satış suretiyle ... adına tescil edilmesi nedeniyle adı geçen davaya dahil edilerek bu taşınmaz yönünden de iptal-tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğinde bulunmuştur.

Davalı ..., temliklerin geçerli vekâletnameye dayanılarak yapıldığını, davacı ve davalı ...’yı tanımadığını belirterek davanın reddini savunmuş; davalı ..., taşınmazları davalı ... ile aralarında akdedilen 03.09.2009 tarihli sözleşme gereğince satın aldığını, satış bedeli olarak 36.850,00 TL nakit, 213.750,00 TL’lik çek verdiğini, vadeli çeklerin ödendiğini, sözleşme gereğince taşınmazların boş olarak teslimi satıcıya ait olduğundan kiracılar için işlem yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuş; davalı ..., ... ...’dan alacağı bulunduğu için taşınmazlar üzerine lehine ipotek tesis edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ise, taşınmazları 325.000,00 bedelle satın aldığını,bedelin 150.000,00 TL’sinin nakit olarak, kalan bedel için ise 175.000,00 TL ‘lik bono verildiğini, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.

Dahili davalı ... Bankası A.Ş, 7 nolu bağımsız bölüm üzerine banka lehine ipotek tesis edildiğini, borcun ödenmemesi nedeniyle yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi takibi sonucu taşınmazın ...’a ihale edildiğini, dava dilekçesinde 7 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin fekkine ilişkin bir talebin bulunmadığını; Dahili davalı ..., 7 nolu bağımsız bölümü cebri icra sonucu yapılan ihale ile satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddiaların ispatlandığı gerekçesi ile 6,7 ve 8 nolu bağımsız bölümler için iptal-tescil isteğinin kabulüne, diğer taleplerin reddine ilişkin olarak verilen kararın taraflarca istinafı üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesince, davacı tarafça taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasının talep edildiği, 7 nolu bağımsız bölümün cebri icra ile 3.kişiye satıldığı, ihale alıcısı 3.kişi ile ipotek alacaklısı ... Bankası’nın davaya dahil edilmesi gerektiği, ayrıca taşınmazların son kayıt maliki ...’ün iyi niyetli olup olmadığı hususunda eksik araştırma yapıldığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülerek bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi ilamına uyarak yapılan yargılama neticesinde, ilk derece mahkemesince, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, davalıların iyi niyetli olmadıkları gerekçesiyle 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler yönünden iptal tescil isteğinin kabulü ile anılan bağımsız bölümler üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasına,7 nolu bağımsız bölüm için dahili davalı ... yönünden iptal- tescil isteğinin reddine, 130.000,00 TL bedelin davalılar ...,..., ... ve ...’dan yasal faizi ile birlikte tahsiline, 7 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin dava dilekçesinde talepte bulunulmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, anılan kararın davalı ... ile katılma yolu ile davalı ... ve davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine,İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından davalılar ... ve ...’in istinaf başvurularının esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına karar verilerek, parsel numarası yönünden hüküm düzeltilerek yeniden hüküm tesis edilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının 29.01.2007 tarihinde düzenlenen vekâletname ile davalı ...’yu satış yetkisi de içerir biçimde vekil tayin ettiği, vekil ...'nın dava konusu 784 parsel sayılı taşınmazdaki 6,7 ve 8 nolu bağımsız bölümleri 28.08.2009 tarihli akitle satış suretiyle diğer davalı ...’a , ...’ın da 03.09.2009 tarihli akitle satış suretiyle davalı ...’a temlik ettiği,... tarafından 15.09.2009 tarih 16448 yevmiye nolu işlemle 8 nolu bağımsız bölüm üzerine 100.000,00 TL, 15.09.2009 tarih ... yevmiye nolu işlemle 6 nolu bağımsız bölüm üzerine 60.000,00 TL bedelle davalı ... lehine ipotek tesis edildiği , 18.12.2009 tarihli akitle de 7 nolu bağımsız bölüm ile 6 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin ipotekle yüklü olarak davalı ...’e satış yoluyla devredildiği, 24.12.2009 tarih 21185 yevmiye nolu işlemle ... tarafından 7 nolu bağımsız bölüm üzerine T.C. ... Bankaşı A.Ş. lehine ipotek tesis edildiği, ipotek borcunun ödenmemesi nedeniyle banka tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle takip sonucunda taşınmazın dahili davalı ...’a ihale edildiği ve yargılama aşamasında 7 nolu bağımsız bölümün ... adına tescil edildiği, davacı tarafça ...’ın davaya dahil edilerek 7 nolu bağımsız bölüm yönünden iptal-tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.

Hemen belirtmek gerekir ki, çekişme konusu 784 parsel sayılı taşınmazdaki 6,7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... tarafından vekalet görevi kötüye kullanılmak suretiyle davalı ...’a, ... tarafından davalı ...’e, ondan da davalı ...’e devredildiği, davalılar ... ve...'ın el ve işbirliği içerisinde davacıyı zararlandırdıkları, diğer davalılar ... ve ...'un ise 14.02.1951 tarihli 17/9 sayılı İBK kapsamında edinimlerinde iyiniyetli sayılamayacakları için TMK'nın 1023. maddesi koruyuculuğundan yararlanamayacakları 7 nolu bağımsız bölümün ise yargılama aşamasında cebri icra ile dahili davalı ... adına tescil edildiği dikkate alınarak 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler yönünden iptal-tescil isteğinin, 7 nolu bağımsız bölüm yönünden ise bedel isteğinin kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Davalılar ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün bu yönden ONANMASINA,

Davalı ...’un temyiz itirazlarına gelince;

Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." hükümlerine yer verilmiştir.

Somut olayda, dava konusu taşınmazlar davalı ... üzerinde kayıtlı iken 6 nolu bağımsız bölüm üzerine 60.000,00 TL, 8 nolu bağımsız bölüm üzerine 100.000,00 TL bedelle davalı ... lehine ipotek tesis edilmiş olup, ipotek işlemlerinin taşınmazların vekâlet görevinin kötüye kullanılmak suretiyle devir amacını gizlemek için kötü niyetli olarak konulduğunun ispatı halinde geçerli olabileceğini söyleyebilme imkanı yoktur.

Ne var ki; mahkemece 6 ve 8 nolu bağımsız bölümler üzerindeki ipoteklerin kaldırılması isteği yönünden deliller toplanmamış,yöntemince araştırma ve inceleme yapılmadan sonuca gidilmiştir.

Hâl böyle olunca, davalı ... lehine olan ipoteklerin kaldırılması isteği yönünden yöntemince araştırma yapılarak ipotek işlemlerinin muvazaalı olup olmadığı, davalı ...’in de davacıyı zararlandırma kastı ile hareket edip etmediği yönünde deliller değerlendirilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, ipoteklerin terkini istekleri yönünden eksik araştırma ile yazılı olduğu üzere hüküm tesis edilmesi doğru değildir.

Davalı ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin 371/1-a maddesi gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK'nin 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.929,6 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ...’den alınmasına, 10/11/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.