Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5994 E. 2023/1296 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının zilyetlik iddiasına dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasının kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların doğal sit alanı içerisinde bulunması nedeniyle zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda yeterli araştırma yapılmadan ve özellikle harita ve jeodezi bilirkişisi yerine ziraat bilirkişisinin fotoğraf değerlendirmesine dayanılarak eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Yeşilova Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Burdur ili, Yeşilova ilçesi, Doğanbaba köyü, 214 ada 160 parsel, 216 ada 10 parsel sayılı taşınmazların müvekkiline babasından kaldığı, 214 ada 149 parsel sayılı taşınmazın ise müvekkilinin küçük kız kardeşi ...'a ait iken ...'ın vefat etmesi sonucu mirasçılar arasında yapılan rızai taksim sonucu müvekkiline düştüğü, bu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında hazine adına tespit edildiği, dava konusu taşınmazın hazine ile ilgisinin bulunmadığı, evvelden beri müvekkilinin kullanımında olduğu iddiasıyla, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; süresi geçtikten sonra verilen cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların sit alanı içerisinde olduğu için ... adına tespit gördüğü, kanun değişikliği nedeni ile sit alanındaki kazanımların mümkün olduğu, davacının zilyetliğinin kanun değişikliğinden itibaren başlayacağı, davacının 20 yıl zilyet olma şartının gerçekleşmediğini öne sürerek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile zilyetlikle kazanım şartlarının davacının lehine oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabûlü ile Burdur ili, Yeşilova ilçesi, Doğanbaba köyü, ... Mevkiinde bulunan, 216 ada 10 parsel; Ova - Çalıucu Mevkii 214 ada 149 parsel ve Ova - Çalıucu mevkii 214 ada 160 parsel sayılı taşınmazların davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile bu taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın 1. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığının tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dava konusu taşınmazı kazanması için gerekli zilyetlik koşulunu gerçekleştirmediği, ilk derece mahkemesince eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, davacı tanıklarının beyanlarının gerçeği yansıtmadığı, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu, davanın niteliği gereğince davalı idare aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle hükmün kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının, annesinin, babasının ve kardeşlerinin aynı çalışma alanı içinde senetsiz ve belgesizden edindiği taşınmazların Kadastro Kanunu'nun 14.maddesindeki sınırı aşmadığı, davaya konu taşınmazın 1. ve 2. derece arkeolojik sit alanında kalmadığı ve üzerinde kültür varlığı bulunmadığı, doğal sit alanı içinde yer aldığı, 2863 sayılı Kanun'da yapılan değişiklikle zilyetlikle kazanmaya elverişli hale geldiği, davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı ve dava konusu taşınmazın davacı lehine tescil şartları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline ve taşınmazın 1. derece doğal sit alanı içinde kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine şerh düşülmesine taşınmaz ile aynı ada içerisinde bulunan parsellere ilişkin kararların Yargıtay denetiminden geçerek onandıkları gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, davalı Hazine yasal olması nedeniyle aleyhine yargılama giderine hükmedilemeyeceğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2.1. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 11/1. maddesi; “Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının malikleri bu varlıkların bakım ve onarımlarını Kültür ve Turizm Bakanlığının bu Kanun uyarınca bakım ve onarım hususunda vereceği emir ve talimata uygun olarak yerine getirdikleri sürece, bu Kanunun bu konuda maliklere tanıdığı hak ve muafiyetlerden yararlanırlar. (Değişik ikinci cümle: 30/5/2007-5663/1 md.) Ancak, kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarınca birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yoluyla iktisap edilemez.” (Mülga Cümle: 30/05/2007 RG No: 26537 Kanun No: 5663/1) Ancak, korunması gerekli kültür ve tabiat varlıkları ile bunların korunma alanları, "sit alanları" (Eklenen İbare Kanun No: 5226/5 RG No: 25535) zilyedlik yoluyla iktisap edilemez.

2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14/1. maddesi; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.

3. Değerlendirme

3.1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki belirtilen hususlar dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir

3.3. Kadastro sonucu, çekişmeli 214 ada 160 parsel ve 216 ada 10 parsel 641,52; 3893,93 metrekare taşınmazlar tarla vasfıyla senetsizden ... ... zilyetliğinde iken sit alanı içerisinde kaldığı belirtilerek Hazine adına 12/10/2006 tarihinde tespit ve tescil edilmiştir. 214 ada 149 parsel sayılı 1.610,23 metrekare taşınmaz ise tarla vasfıyla senetsizden ... zilyetliğinde iken sit alanı içerisinde kaldığı belirtilerek Hazine adına 12/10/2006 tarihinde tespit ve tescil edilmiştir.

3.4. Mahkemece taşınmazın doğal sit alanında kaldığı, 2863 sayılı Yasa yönünden zilyetlikle kazanıma engel bir durum bulunmadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez. Mahkemece keşifte refakete Harita ve Jeodezi mühendisi bilirkişi alınmasına rağmen ziraat bilirkişisi tarafından yapılan ... fotoğrafı değerlendirmesinin hükme esas alınmış olması isabetsizdir.

3.5. Hal böyle olunca mahkemece harita ve jeodezi bilirkişisinden ek rapor aldırılmak suretiyle, dosya arasında bulunan stereoskopik çift ... fotoğraflarından, stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, taşınmazların, önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazların ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.