"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Dicle Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; kendisine ait yaklaşık 2.000 m²'lik arazinin Arı köyünde yapılan kadastro çalışmaları esnasında, 143 ada 1 parsel sayılı taşınmaza dahil edildiğini, akabinde 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek; 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazda kendisine ait olan yaklaşık 2.000 m²'lik kısmının kendi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, özel mülkiyete konu olamayacağı gibi zilyetlikle de iktisabının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. Dicle Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 21/09/2017 tarihli ve 2016/35 Esas, 2017/98 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.
2. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuş olup, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 22/12/ 2017 tarihli 2017/490 Esas, 2017/492 Karar sayılı kararıyla “..toplanan deliller ve yapılan inceleme karar vermeye elverişli değildir...Mahkemece uyuşmazlığın net bir biçimde çözülmesi için gerekli bulunan ... fotoğraflarından yararlanılmamıştır. ...Öğretim Üyesi seviyesinde ve öncelikle Ziraat Fakültesi Toprak Bölümünden bir Ziraat Mühendisi, bir Harita veya Kadastro Mühendisi ile bir Jeologdan oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle kadastro tespit tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift ... fotoğraflarının merciinden getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliğinin ve kullanım süresinin, imar-ihya işlemlerinin ne zaman tamamlandığının ve tamamlandığı tarihten itibaren davacı yararına 20 yıllık zamanaşımı süresinin dolup dolmadığının belirlenmesi gerekir." gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
3. Dicle Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 02.05.2019 tarihli ve 2018/16 Esas, 2019/56 Karar sayılı kararıyla; dosyada fen bilirkişisi raporuna ekli krokide A harfiyle gösterilen 3003,33 m²'lik taşınmaz kısmının nizalı olduğu olduğu, bu kısmın Hazine adına tescil edilen 143 ada 1 parsel numaralı taşınmaz içerisinde kaldığı, davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, mahalli bilirkişilerin ve tanıkların beyanlarına göre dava konusu taşınmazın davacıya babasından miras kaldığı ve nizalı yeri tarım arazisi olarak kullandıklarını, 20 yıldan fazla bir süredir davacı tarafından tarım yapılmak suretiyle nizasız fasılasız malik sıfatıyla ekonomik amaca uygun zilyetliğin sürdürüldüğü, 1973 ve 1984 yıllarına ait ... fotograflarından da belirtilen yıllarda da dava konusu yerin tarımsal amaçlı kullanıldığı gerekçesiyle; 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi raporunda A harfi ile gösterilen 3.003,33 m²'lik kısmının tapu kaydı iptali ile ayrı bir parsel numarası verilmek suretiyle davacı adına hali arazi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğunu, zilyetlikle iktisaba ilişkin koşulların gerçekleşmediği, delillerinin toplanmadan karar verildiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 26.02.2021tarihli ve 2019/809 Esas, 2021/244 Karar sayılı kararıyla; fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 3.003,33 m2'lik kısmın 1973 ve 1984 yılı ... fotoğraflarının incelenmesinde tarımsal faaliyet bulunduğu yönünde rapor verildiği, zirai bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın komşu parselle bütünlük gösterdiğinin belirlendiği, nizalı kısmın tespit tarihinden geriye doğru 20 yılı aşkın bir süredir davacı tarafından tasarruf edildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ile kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
3. Değerlendirme
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
08.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.