"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili, Kars ili, Sarıkamış ilçesi, ... köyü 164 ada 21 parsel sayılı taşınmazın, Toprak Tevzi Komisyonu çalışmasında 882 parsel numarası ile sınırlandırılarak Hazine adına kayıtlandığı halde kadastro tespiti sırasında tablendikatif listesi ve tapu kaydı dikkate alınmaksızın şartları oluşmadığı halde iktisaba elverişli zilyetlik nedeniyle davalı adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacı Hazine'nin tutunduğu tapu kaydının oluştuğu tarihten önce davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 05.06.2018 tarihli ve 2017/521 Esas, 2018/540 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının eksik inceleme ile verildiğini, kararın yetersiz bilirkişi raporuna, soyut, dayanaksız ve gerekçesiz yerel bilirkişi beyanlarına dayandığını, kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığını, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında Hazine adına oluşan tapu kaydı tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığını, ölen kişilerden mirasçılarına kaldığı beyan edilmesine rağmen taksimin araştırılmadığını, davalının aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin yöntemince araştırılmadığını ileri sürülerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 18.12.2020 tarihli ve 2020/756 Esas, 2020/1000 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmaza ait olduğu anlaşılan davacı Hazine'ye ait tapu kaydının oluşum tarihine kadar aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarının davalı ve bayileri lehine oluştuğu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1.b.1. maddesi uyarınca davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan gerçeğe aykırı bilirkişi raporlarına itibar edilerek hüküm kurulduğunu, çekişmeli taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, toprak tevzi çalışmaları sırasında oluşturulan kayıtlar esas alınarak davacı Hazine adına tesis edilmiş tapu kaydına tutunmak suretiyle açılan kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Yasa'nın 46/1 ve 14. maddeleri
2. 4753 ve 5618 sayılı toprak tevzi çalışmalarının usul ve esaslarına ilişkin yasa hükümleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucunda, Kars ili, Sarıkamış ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 164 ada 21 parsel sayılı taşınmaz Hazine adına kayıtlı Ocak 1964 tarihli, 485 sıra numaralı tapu kaydı dayanak alınarak ve toprak tevzi çalışması sonucu tapunun oluştuğu tarihe kadar eklemeli zilyetlikle iktisap şartlarının ... lehine oluştuğu edinme kısmında açıklanmak suretiyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, toprak tevzi çalışmaları sırasında oluşturulan tapu kaydına tutunmak suretiyle tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuş ise de, toplanan delillerden Hazine adına tesis edilen tapu kaydının oluştuğu tarihten önce davalı ve bayileri lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 46. maddeleri uyarınca zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.