Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6906 E. 2023/2405 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi dönemde babasına ait olduğunu iddia ettiği taşınmazların üvey annesi adına tescilli olması nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazların babasından kaldığı iddiasını ispatlayacak tanık deliline dayanmaması ve zilyetliğin tespiti için tanık beyanlarının gerekliliği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptali - tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 215 ada 27 ve 29 parsel sayılı taşınmazların üvey annesi olan davalıların murisi ... adına tescil edildiğini ancak taşınmazın evveliyatında babası ...'a ait iken vefatıyla davalılara ve kendisine kaldığını ileri sürerek, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile ...'a ait veraset ilamındaki payları oranında adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ...; taşınmazın evveliyatında babaları ...'a ait iken vefatıyla mirasçılarına kaldığını, ... adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile Haydar Büyükbektaş'ın ibraz edilecek veraset ilamındaki payları oranında mirasçıları adına tapuya kayıt ve tescil edilmesi gerektiğini belirterek, davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

2. Davalılar ... ve ... Büyükbektaş; davanın reddini savunmuştur.

3. Davalı ...; davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.06.2018 tarihli ve 2015/398 Esas, 2018/632 Karar sayılı kararıyla; davacının taşınmazın taksim edilmediği iddiasının sübut bulmadığı, kaldı ki davacı tarafından herhangi bir tanık bildirilmediği, davanın ispatı açısından ise yalnızca mahalli bilirkişi beyanlarının yeterli bulunmadığı, zilyetliğin öncelikle tanık beyanları ile ispat edilmesi gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf dilekçesinde özetle ;gerekçeli kararda kendisini vekille temsil ettirmediği halde vekili olduğundan bahsedildiğini, mahalli bilirkişilerin taşınmazın babası ... 'ın ölümünden sonra kendisi tarafından kullanıldığını beyan ettiklerini, Mahkemece tanık göstermediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de mahalli bilirkişilerin beyanlarının yeterli olduğunu, taşınmazın murisi ...'tan kaldığının sabit olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 29.04.2021 tarihli ve 2018/1758 Esas, 2021/725 Karar sayılı kararıyla; kadastro tespit tutanaklarında dava konusu taşınmazların davalıların murisi ...'a, ...tarafından satış yoluyla temlik edildiğinin belirtildiği, davacının ise taşınmazların ortak muris ...'tan geldiği iddiasında bulunduğu, TMK'nın 6. maddesi uyarınca herkesin iddiasını ispat ile yükümlü olup tanık beyanları ile tespiti gereken bir yön için tanık dinlenmeden bilirkişinin bilgisi ile yetinilemeyeceği, zilyetliğin ve taşınmazın babadan kaldığının ilk önce tanık beyanları ile tespitinin gerektiği, bu yapılmadıkça mahalli bilirkişi beyanlarının yalnız başına bir delil olamayacağı, davacının tanık deliline dayanmadığı, davalılardan ...'ın davayı kabulünün muris ... terekesine karşı üçüncü kişi konumunda olan davacıya karşı iştirak halinde mülkiyette tek başına hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği belirtilerek, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı temyiz dilekçesinde; davalıların tümünün davayı kabul edeceklerine ilişkin beyanları üzerine tanık bildirilmediğini, davalıların kabul beyanında bulunmamaları üzerine tanık bildirmek istediğini, ancak Mahkemece tanık dinletme süresi geçtiği gerekçesiyle talebinin kabul edilmediğini, keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerin taşınmazın babasından kaldığını beyan ettiklerini, kararın bu şekilde kesinleşmesi halinde adaletin tecelli etmeyeceğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesinde; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."

2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." hükümlerini içermektedir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA;

Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına;

Dosyanın İlk Derece ... Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

26.04.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.