"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, ... parseldeki 400/2831 payı 1979 yılında satın aldıktan sonra 07.07.1982 tarihinde ölünceye kadar kullanması ve öldükten sonra kendisine iade etmesi koşuluyla mirasbırakan annesi ...'ya hibe suretiyle temlik ettiğini, bilgisizliğinden dolayı iade koşulunu tapuya şerh koydurmadığını ve o tarihten beri vergilerini kendisinin ödediğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiştir.
Davalılar, taşınmazın evveliyatının ... ada ... parselden geldiğini, kadastronun itiraz sonucu 05.01.1989 da kesinleştiğini, davanın 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını ve iddiaları kabul etmediklerini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince, inançlı işlem iddiasının yazılı delil ile ispatlanamadığı ve TBK'nın 146 maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafın istinaf başvurusu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, iddianın ileri sürülüş biçimine göre davanın bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığı, süreye tabi olmadığı ve bağışın koşullu olduğunun yazılı delille ispatlanamadığı, kaldı ki davacı tanıklarının hibe işlemine ilişkin bilgilerinin olmadığı, davanın reddinin bu gerekçe ile doğru olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince kabul edilerek, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılıp davanın reddine ilişkin yeniden karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle davaya konu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 7.7.1986 tarihinde kadastro ile tarafların mirasbırakanı ... adına senetsizden ve zilyetlik hükümlerine dayalı olarak
tespit ve tescil edildiğine göre davacının kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı olarak açtığı davanın 3402 sayılı yasanın 12/3. fıkrası gereğince hak düşürücü süreden sonra açıldığının anlaşılmasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz karar harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 24/11/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.