Logo

1. Hukuk Dairesi2021/7244 E. 2023/1068 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, davalıların ketmi veraset yoluyla hakikate aykırı veraset ilamı alarak ve muvazaalı satışlarla üzerlerine geçirdikleri miras paylarının iptali ve kendi adlarına tescilini talep etmişlerdir.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, iptal edilmiş veraset ilamı ve davacıların mirasçılık sıfatları gözetilerek verdiği tapu iptali ve tescil kararı, usul ve yasaya uygunluğu gerekçesiyle onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, dava konusu 9128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davacılar ve davalıların ortak mirasbırakanı ... adına kayıtlı iken, davalıların İstanbul 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/575 E., 2008/674 K. sayılı veraset ilamına dayanarak taşınmazı adlarına tescil ettirdiklerini, bir takım mirasçıları ketmederek, hakikate aykırı beyanlarla alınan bahsi geçen veraset ilamının İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/349 E., 2015/61 K. sayılı kararı ile iptal edildiğini, bir kısım davalıların ise dava konusu taşınmazı satış göstermek suretiyle muvazaalı olarak devraldıklarını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

1. Davalı ..., mirasbırakan ...’in önceki evliliğinden çocuğu olup olmadığını bilmediğini, mirasbırakanın ölümünden 30 ay sonra eldeki davanın açıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ..., dava konusu taşınmazdaki 1/3 payı ...’den bedelini ödemek suretiyle satın aldığını, iyi niyetli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı mirasçıların yer aldığı İstanbul 13. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/575 E., 2008/674 K. sayılı veraset ilamının, İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/349 E., 2015/61 K. sayılı kararı ile iptal edildiği, iptaline karar verilen veraset ilamında davacılara da pay verilmek suretiyle mirasbırakan ...'e ait terekenin yeniden taksim edildiği gerekçesiyle 9128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının mirasbırakan ...'in İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/349 E., 2015/61 K. sayılı kararında belirtilen mirasçılarının payları oranında iptali ile tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili, İlk Derece Mahkemesince sadece tanıklarının dinlendiğini, delillerin tamamının toplanmadığını, müvekkilinin dava konusu taşınmazdaki payını iyi niyetli olarak tapuya ... ilkesi uyarınca 120.000,00 TL bedel ödeyerek satın aldığını, davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların ispatlanması gerektiğini, bu hususta ispat yükünün davacıların üzerinde olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, anılan raporda taşınmaz değerinin fahiş olarak hesaplandığını, taşınmazın tamamının satış tarihi itibariyle yaklaşık 350.000,00 TL ile 400.000,00 TL arasında olduğunu belirterek, kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ketmi vereseden kaynaklanan yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır.

2. Mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davalar dışında ehliyetsizlik, yolsuz tescil, vekâlet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (TMK 640 md.) tartışmasızdır.

3. Diğer taraftan; elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur.

4. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 701 ila 703 maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir ... da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, TMK'nın 701. maddesinde (...Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin ..., ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.) biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (iştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme ... dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oy birliğiyle karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 . maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 9.727,14 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.