"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
DAVA TARİHİ : 18.03.2015
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/127 E., 2019/200 K.
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii 70 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, dava konusu taşınmazın ise davacının ... bu taşınmazının doğu kısmında yer alan 3-4 dönüm yüzölçümünde yer olduğunu, taşınmazın yaklaşık 60-70 senedir davacı ... babası tarafından kullandığını, ancak 2014 tarihinde yapılan kadastro çalışması sırasında davacının taşınmazının doğu kısmında 3-4 dönüm yüzölçümündeki bu yerin boşluk olarak kaldığını, oysa dava konusu taşınmazın davacının 70 parsel taşınmazının devamı olduğunu ileri sürerek, davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... temsilcisi; davanın süre ve esas yönünden reddi gerektiğini zira dava konusu taşınmazın sınırının doğru tespit edilerek tescil harici bırakıldığını, aynı zamanda davacının iddia ettiği yerin zilyetlikle kazanılmasının da mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... temsilcisi; yazılı olarak cevap vermemiş, keşif mahallinde ise dava konusu arazinin davacı tarafından kullanılmakta olduğunu, arazideki çevre düzenlemesinin de davacının ailesi tarafından yapıldığını belirterek, davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 04.09.2019 tarihli ve 2015/127 Esas, 2019/200 Karar sayılı kararıyla;dava konusu taşınmazın kadim mera vasfında olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın davacı tarafından öteden beri aralıksız ve fasılasız zilyet olarak kullanılmakta olup davacının taşınmazının bitişiğinde bulunduğunu,davacının taşınmazı ile dava konusu yerin aynı toprak yapısına sahip olduğunu,dosyada bulunan bilirkişi raporlarının hükme dayanak olamayacağını, mahalli bilirkişilerin taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı ve tasarrufu altında bulundurulduğu yönündeki beyanları sabit iken davanın kabulü yerine reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek,İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 02.03.2021 tarihli ve 2020/595 Esas, 2021/231 Karar sayılı kararıyla; 03.05.2017 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 5398.46m2 yüzölçümündeki çekişmeli taşınmaz bölümünün 1953 yılında yapılan tesis kadastrosu sırasında mera vasfıyla sınırlandırılmış olmasına, uzman teknik bilirkişi tarafından incelenen 1952 tarihli hava fotoğrafında çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde tarımsal faaliyet bulunmadığının tespit edilmiş olmasına, 3 kişiden oluşan ziraat mühendisleri bilirkişisi kurulunca da çekişmeli taşınmaz bölümünün meradan açma olduğuna dair görüş bildirilmiş olmasına göre çekişmeli taşınmazın öncesinin mera vasfında olduğu, bu vasıftaki taşınmazlar üzerinde zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın hukuken değer verilemeyeceği, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/B maddesinde; “Mera, yaylak, kışlak, otlak, harman ve panayır yerleri gibi paralı veya parasız kamunun yararlanmasına tahsis edildiği veya kamunun kadimden beri yararlandığı belgelerle veya bilirkişi veya tanık beyanı ile ispat edilen orta malı taşınmaz mallar sınırlandırılır, parsel numarası verilerek yüzölçümü hesaplanır ve bu gibi taşınmaz mallar özel siciline yazılır. Bu sınırlandırma tescil mahiyetinde olmadığı gibi bu suretle belirlenen taşınmaz mallar, özel kanunlarında yazılı hükümler saklı kalmak kaydıyla özel mülkiyete konu teşkil etmezler.” düzenlemesi yer almaktadır.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR :
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA;
Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına;
Dosyanın İlk Derece ... Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
14.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.