"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/2639 E., 2021/614 K.
DAVA TARİHİ : 19.04.2016
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/226 E., 2018/377 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili davacıların mirasbırakan babaları...'ın dava konusu 102 ada 362, 382, 385, 559, 425; 110 ada 104 ve 103 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarını bağışladığından bahisle kadastro çalışmaları sırasında davalı kızı Ayşe adına tespit ve tescil edildiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu, ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında davacılar adlarına tescilini, olmadığı takdirde taşınmazların satış tarihindeki değerleri üzerinden tazminata karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazların 1990 yılında mirasbırakan babası tarafından bedelsiz olarak zilyetliğinin kendisine devredildiğini, 2007 yılındaki kadastro çalışmaları sırasında da adına tespit ve tescil esildiğini, taşınmazları daha sonra ihtiyacı sebebiyle diğer davalılara devrettiğini, muris muvazaasının olmadığını, işlemin hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar ..., ... ve ...; taşınmazları bedelini ödeyerek davalı ...'den satın aldıklarını, davacılar arasındaki ilişkiyi bilmediklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapuda kayıtlı bulunmayan taşınmazların taşınır mal niteliğinde olduğu, çekişmeli taşınmazların öncesi tapusuz olup kadastrodan önce mirasbırakan tarafından kendisine bakması karşılığında davalı kızı ...'e verildiği ve kadastro sırasında da davalı ... adına tespit ve tescil edildiği, bu tür temlikler bakımından muris muvazaası müessesesini konu alan 01.04.1974 günlü ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yerinin bulunmadığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, mirasbırakanın gerçek amacının bağış yolu ile mal kaçırmak olduğunu, bu durumda 01/04/1974 tarih ve 1/2 sayılı inançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradesine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de şekil koşullarından yoksun bulunduğundan saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların öncesinin tapusuz olduğu, kadastro tespit tutanaklarına göre 1990 yılında...'ın kayıtsız, şartsız ve bedelsiz hibe etmesi nedeniyle senetsizden ... adına tespit ve tescil edildikleri, tutanakların ayrıca miras bırakan... tarafından da imzalandığı, taşınmazlar davalı adına senetsizden tespit görmüş olduğundan 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararının uygulama yerinin bulunmadığı ve muris muvazaasına ilişkin iddianın dinlenemeyeceği 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 inci maddesi uyarınca davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, dava ve istinaf dilekçelerindeki iddia ve itirazlarını tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; ... Medeni Kanunun'un 706 ncı ... Borçlar Kanunu'nun 237 nci (Borçlar Kanunu'nun 213 üncü) ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 210,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.