"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 26/04/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davacı vekili, davalı ... vekili, davalı ... ...Petrol Kimya İnş. Gıda San. ve Tic. Ltd Şti ve dahili davalı ... gelmedi, dahili davalı Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. vekili Avukat ... geldi. Davacı vekili ve davalı ... vekillerinin mazeret dilekçeleri alındı, talepleri yerinde görülmediğinden reddedildi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, maliki olduğu 35 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 5 nolu bağımsız bölümü satışa çıkardığını, kardeşi ...’ın görüştüğü ... isimli kişinin taşınmaz alıcısı olarak ... ile kendisini tanıştırdığını, bu kişinin çok varlıklı biri olup, büyük şirketlerde gizli ortaklığının bulunduğunu, dava konusu taşınmazı da kuyumcu ortağı adına alacağını beyan ettiğini, bunun üzerine ... ile taşınmazın 2.104.200 USD bedelle satışı ve satış bedelinin 626.000,00 USD'ın nakit, geri kalan 3.104.000,00 TL (1.478.200,00 USD karşılığı) için çek verilmesinin önerildiğini, başta satış bedelinin bir kısmının çekle ödenmesini kabul etmediğini, ödenmeyen satış bedeli için teminat olarak taşınmaz üzerine ipotek konulmasını teklif ettiğini, ancak bu durumun kabul edilmediğini, ...’ın davalı şirketin kapalı çarşıda toptan altın sattığını, isterlerse çekleri iki hafta sonra altınla değiştirebileceklerini söylemesi üzerine satış bedelinin kalan kısmı için çekleri kabul ettiklerini, dava konusu taşınmazı 25.07.2014 tarihinde satış suretiyle davalı ... ...Petrol Kimya İnşaat Gıda San. Tic. Ltd. Şti’ne temlik ettiğini, davalı şirketin kullandığı kredi nedeniyle de taşınmaz üzerine dahili davalı Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini, davalı ile yaptıkları anlaşma gereğince 626.000,00 USD karşılığı TL’nin temlik tarihinde nakit olarak kendisine ödendiğini, geri kalan satış bedeli için ise davalı şirket yetkilisi tarafından 6 adet çek keşide edilerek kendisine verildiğini, anılan çeklerin günü geldiğinde tahsil edilmek üzere Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. Kapalıçarşı şubesine teslim edildiğini, temlikten 5 gün sonra davalı şirket tarafından taşınmazın diğer davalı ...’a devredildiğini ve şirketin tüm şubelerini kapatıp, tüm taşınmazlarını elden çıkardığını, kalan satış bedelinin ödenmediğini, çeklerin teslim edildiği ilgili banka şubesi tarafından da çeklerin çalınmış veya kaybolmuş olduğunun ve çeklerin bulunamadığının söylendiğini, davalıların birlikte hareket edip, kendisini zararlandırdıklarını, temlikin hile ile gerçekleştiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiş; yargılama aşamasında taşınmazın Abdurrahman tarafından ...’ya devredilmesi, davalı şirketin kullandığı kredi borcunu ödememesi nedeniyle Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatılarak, cebri icra sonucu yapılan ihale ile taşınmazın alacağına muhsuben Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş adına tescil edilmesi nedeniyle davacı taraf HMK’nın 125. maddesine göre seçimlik haklarını iptal tescilden yana kullandığını beyan etmiş ve ... ve Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.’yi davaya dahil etmiştir.
II. CEVAP
1.1.Davalı ..., davacının tüm iddialarının haksız ve yersiz olduğunu, daha önce de satıcı şirket yetkili müdürü ...’ın kardeşi ...’dan taşınmaz satın aldığını, davacı ile diğer davalı ... ...arasındaki alım -satıma ilişkin olayların kendisini ilgilendirmediğini, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
1.2. Davalı ... ...Petrol Kimya İnş.Gıda San.Tic.Ltd.Şti.,planlı olarak hareket edilerek ...’ın baskı ve yönlendirmesi ile hacizlerden ve alacaklılardan malların kaçırıldığını, dava konusu taşınmazın diğer davalılara bedelsiz olarak devredildiğini beyan etmiştir.
1.3.Dahili davalı ..., davacının satış bedelini aldığını ikrar ettiğini, satış bedelinin bir kısmının karşılığı olarak aldığı 6 adet çekten birinin karşılıksız çıktığı iddiası ile eldeki davanın açıldığını, davacının beyanlarından anlaşılacağı üzere satış bedelinin 499.000,00 TL'lik kısmını tahsil edemediğini, bakiye satış bedeli için açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacının yaptığı satışta herhangi bir muvazaa olmadığını, bu nedenle taşınmazın sonraki devirlerinin davacının hak kaybına sebep olmadığını, davacının kalan satış bedelini tahsil imkanının ortadan kalktığını ispat edemediğini ve tapu kaydının iptalini isteme hakkının bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacı ile davalı arasında satış bedelinin bir kısmının temlikten sonra ödeneceği konusunda anlaşıldığı ve buna göre temlikin yapıldığı,satış bedelinin tamamının ödenmemesinin davacıya iptal-tescil hakkı vermeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf itirazlarında; dava konusu taşınmazın davalı ... Tic. Şirketi yetkilisi ve dahili davalı Finans Katılım Bankası Kapalıçarşı şubesindeki müdür ve diğer yöneticilerin işbirliği içinde hareket ederek, hileli işlemlerle bankayı aracı kılarak, davacıda güven uyandırmak suretiyle devrinin sağlandığını,bankada yapılan soruşturma raporu ile de dava konusu taşınmazın satışı sürecinde dahili davalı bankanın şube müdürü ile diğer yöneticilerin davalı ... şirketine usulsüz kredi sağlaması ve usulsüz çek karnesi düzenlemesi suretiyle davacıya ait taşınmazın devrinin sağladığının sabit olduğunu, satış bedelinin kalan kısmı için davacıya verilen çeklerin, dahili davalı Banka tarafından, diğer davalı şirkete usulsüz olarak verilen çek defterinden verildiğini, yani bu çeklerin keşide edildiği çek defterinin bilirkişi raporu ile bankaca, el altından usulsüz olarak verilen çek defterinden keşide edilen çekler olduğunun sabit olduğunu, ... şirketinin, dahili davalı bankanın hileli işlemlerine sağladığı avantaj ve destekle davacıyı kandırdığını, davalı bankanın, ... şirketinin hileli işlemlerine ortak olduğunu, davacının şirkete güven duyması ve ödemenin çek olarak yapılmasını kabul etmesi üzerinde etkili olduğunu,bu usulsüzlükler nedeni ile banka çalışanlarının görevden çıkarma ve kınama cezası aldığını, satış günü davacıya verilen çeklerin, bankaya teslimi sırasında çek karnesi usulsüz olarak verildiğinden, çeklerin sisteme girişinin yapılamadığını, ancak bu durumun davalı banka tarafından davacıya bildirimediğini, temlikin davalıların hilesi ile gerçekleştiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 20/09/2021 tarihli 2020/326 Esas - 2021/1223 Karar sayılı kararıyla; yargılama sırasında dava konusu taşınmazın cebri icra sonucu yapılan ihale ile alacağına mahsuben Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.’ye ihale edilip, banka adına tescil edilmesi nedeniyle davacı tarafın davasını HMK'nın 125/1 maddesi uyarınca yeni malike karşı tapu iptal ve tescil davası olarak devam ettiği, somut olayda, her ne kadar resmi akitte satış bedeli 610.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de 25.07.2014 tarihli harici satış sözleşmesinde taşınmazın 626.000,00 USD nakit, 234.700,00 USD bedelli 5 adet ve 304.700,00 USD bedelli 1 adet (toplam 6 adet çek) olmak üzere toplam 2.104.200,00 USD'ye satıldığı, anılan sözleşme uyarıca davacı-satıcıya 626.000,00 USD elden nakit verildiği, geri kalan satış bedeli için de 493.000,00 TL bedelli 5 adet, 639.000,00 TL bedelli 1 adet, çek verildiği, söz konusu çeklerin davacı tarafından Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş Kapalıçarşı Şube Müdürlüğü'ne 05.09.2014 tarihinde teslim edildiği, bilahare banka yetkilileri tarafından çeklerin kaybolduğunun bildirildiği, davacının herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin belirtilen şekilde ödemeyi kabul ettiği, eldeki davayı açıp taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir koydurduktan sonra kendi isteği ile tedbirin kaldırılmasını istediği gözetildiğinde davacının hileye maruz kaldığını söylemenin mümkün olmadığı, İlk Derece Mahkemesinin kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36/1. (818 s. Borçlar Kanunu’nun (BK) 28/1.) maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.
3.2.2. Hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir. Aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle (V/3.2.) nolu paragrafta yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlere,delillerin takdirinin yerinde olmasına, (III) nolu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) nolu bentte yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen dahili davalı Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının hükmü temyiz eden davacıdan alınmasına, 26/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.