"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/836 E., 2021/1426 K.
DAVA TARİHİ : 24.08.2017
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kağızman Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/290 E., 2020/47 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili; ihdasen Hazine adına tesis edilmiş Kasım 1939 tarih, 17 sıra numaralı tapu kaydına dayanarak davalılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının da oluşmadığını belirtmek suretiyle çekişmeli 117 ada 24 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescilini, olmadığı takdirde taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmaza ait olmadığı, taşınmazın mera niteliği taşınmayıp özel mülkiyete konu taşınmaz vasfında olduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını, soyut, dayanaksız, gerekçesiz yerel bilirkişi beyanlarına itibar edildiğini, toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu çekişmeli taşınmazın Hazine adına kaydedildiğini, kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığını, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında hazine adına oluşan tapu kaydının tesis tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığını, davalı ve murisleri adına aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz tescil edilip edilmediğinin ve taşınmazın meradan açma olup olmadığının yeterince araştırılmadığını, hava fotoğraflarından yöntemince istifade edilmediğini ileri sürerek hükmün kaldırılmasını ve Hazine lehine hüküm kurulmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı Hazinenin tapu iptali ve tescil talebi yönünden özel mülk iddiasına dayandığı, bu talebin hak düşürücü süreye tabi olduğu, eldeki davanın ise 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı, öte yandan davacının mera iddiası yönünden ise toplanan delillerden taşınmazın mera vasfında olmadığının belirlendiği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmazın mera olarak sınırlandırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 üncü, 14 üncü, 16/B ve 20 nci maddeleri
2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713/1 ... maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucunda, Kars İli, Kağızman İlçesi, Günindiyaylası köyü çalışma alanında bulunan 117 ada 24 parsel sayılı taşınmaz irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Somut olayda; davacı Hazine tapu kaydına tutunmak suretiyle tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuş ise de, Hazine tarafından özel mülk iddiasıyla açılan davaların 3402 sayılı Kanunun 12/3 üncü maddesi uyarınca hak düşürücü süreye tabi olduğu ( bkz. aynı istikamette Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 01.06.2018 tarih, 2015/20348 Esas, 2018/3692 Karar, 03.06.2020 tarih, 2016/18196 Esas, 2020/1385 Karar; 31.01.2014 tarih, 2013/12146 Esas, 2014/476 Karar sayılı ilamları), kadastro tespitinin 15.01.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra 24.08.2017 tarihinde açıldığı; davacı Hazinenin mera iddiasına yönelik olarak ise, çekişmeli taşınmazın mera sayılan yerlerden olmadığı, taşınmazın tasarruf sınırlarının bulunduğu, yörede mera yaylak ve kışlak tahdidinin bulunmadığı, usulünce yapılan mera araştırmasında bu yerin kadim mera niteliğinde olmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.