Logo

1. Hukuk Dairesi2021/9381 E. 2022/3538 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, sağlığında yaptığı taşınmaz devirlerinin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın, üzerindeki taşınmazı satış gibi gösterip aslında bağış yoluyla devrettiği iddiası, fiili durumun tapu kaydıyla uyuşmaması nedeniyle yapılan düzeltme amaçlı karşılıklı devir işlemi olduğu ve mirasçılardan mal kaçırma kastıyla yapılmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 28. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda, İstanbul Anadolu 28.Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/07/2019 tarihli 2017/463 Esas, 2019/226 Karar sayılı kararı ile davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 11/06/2021 tarihli 2020/450 Esas 2021/887 Karar sayılı kararı ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 26/04/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... ve temyiz edilen davalı ... temsilcisi ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan babaları ...’ın maliki olduğu 200 parsel sayılı taşınmazdaki 11 nolu bağımsız bölümü davalı komşusu...’e, ...’in de mirasbırakanın ikinci eşi olan diğer davalı ...’ye satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişler, ön inceleme duruşmasında davalı ... adına kayıtlı aynı parselde bulunan 12 nolu bağımsız bölümün davalı ...’ye temlikinin de muvazaalı olduğunu belirterek, bu taşınmaz yönünden de payları oranında iptal-tescil isteğinde bulunmuşlardır.

II. CEVAP

1.1.Davalı ..., diğer davalı ... ile 1989 yılından beri komşu olduklarını, dava konusu 11 nolu bağımsız bölüm ile aynı apartmanda bulunan dava dışı 12 nolu bağımsız bölümün müteahhitten satın alınırken 11 nolu bağımsız bölümün ..., 12 nolu bağımsız bölümün mirasbırakana ait olacağı şeklinde anlaşılmasına rağmen, müteahhidin hatasından dolayı 11 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının mirasbırakana, 12 nolu bağımsız bölümün... adına tescil edildiğini, böylece tarafların birbirlerine ait olan dairelerde oturur konuma geldiklerini, önceleri ikinci defa tapu harcı ödememek için devir işlemlerinin yapılmadığını,ancak daha sonraları fiili durum ile hukuki durumu eşleştirmek amacıyla 2008 yılında oturmuş oldukları dairelerin tapularını değiştirmek konusunda mutabakata vardıklarını, ...tarafından kendisine yapılan devir işleminde muvazaa bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

1.2.Davalı ..., davalı ...’nin beyanlarını tekrarla, fiili durum ile tapudaki daire numaraları birbirlerini tutmadığı için fiili duruma uygun şekilde devir yapıldığını, taşınmazda hiç bir zaman kendisinin oturmadığını, kısa bir süre kızının oturduğunu, daha sonra kiraya verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, dava konusu 11 nolu bağımsız bölümün mirasbırakan tarafından daha önce yapılan hata nedeni ile kullanıma ilişkin fiili duruma uygun hale getirilmek için...’e devredildiği, ...adına kayıtlı 12 nolu bağımsız bölümün de mirasbırakan Nuri yerine davalı ikinci eşi ...’ye devredildiği, ...’ye yapılan bu temlikin mirasbırakanın satış bedelini kendisi ödeyerek eşi adına taşınmaz satın alması mahiyetinde ve satış bedelinin bağışlanması niteliğinde olup, bağış işleminin geçerli olduğu,mirasbırakan ile... arasında yapılan işlemin ise takas niteliğinde olduğu, mirasbırakan tarafından ...’ye yapılan bir temlik bulunmadığından muris muvazaası koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri Özetle

Mirasbırakanın tek taşınmazını, kendisine vasi tayin edilmesi için dava açıldığı bir dönemde davacılardan mal kaçırma kastı ile davalı ...’e devrettiğini, 11 nolu bağımsız bölümün davacılardan mal kaçırma kastı ile davalı ...’e devredildiğinin toplanan delillerle kanıtlandığını, 12 nolu bağımsız bölüm yönünden ise, talep sonucunun açıklanması ve ıslah konusunda süre verilmeden sözlü yargılamaya geçerek hüküm kurulduğunu, davalılar tarafından yapılan tüm işlemlerin, mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, bilirkişi raporunda, bağımsız bölümlerin mevcut kullanımlarının kat irtifakı tesisine esas mimari projesine uygun olduğunun tespit edildiğini, tapu kayıtlarında ve onaylı projede bir hata olmadığını, devirlerin karşılıklı olarak yapılmadığı için trampanın da söz konusu olmadığını,davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 11/06/2021 tarihli ve 2020/450 Esas 2021/887 Karar sayılı kararıyla; davacı tarafça, ... tarafından ...'e yapılan satışın diğer mirasçılardan mal kaçırma kastı ile yapıldığı iddia edilmiş ise de, mirasbırakan ...'a 11 nolu bağımsız bölümün verilmesine rağmen kat mülkiyeti tesisinden itibaren 12 nolu bağımsız bölümde eşi ve çocukları ile ikamet ettiği, ...'e 12 nolu bağımsız bölüm verilmesine rağmen, 11 nolu bağımsız bölümde ikamet ettiği, kullanıcılar arasında kullanımdan dolayı ihtilaf çıkmadığı, 30/06/2008 tarihli 13077 yevmiye numaralı işlem ile 11 ve 12 numaralı bağımsız bölüm maliklerinin karşılıklı devir yapmaları birlikte değerlendirildiğinde, fiili olarak 11 nolu bağımsız bölümün ...'e 12 nolu bağımsız bölümün ...'a ait olmasına rağmen hataen yanlış bağımsız bölüm tahsislerinin yapıldığı, 30/06/2008 tarihli işlemin ise bu hatayı düzeltmeye yönelik devirler olduğu, bu nedenle işlemin mirasçıdan mal kaçırma amacıyla gerçekleştirilmediği, dava konusu 11 nolu bağımsız bölümün ...'e devrine ilişkin işlem yönünden 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İBK uygulama koşulları oluşmadığından, 12 nolu bağımsız bölümde ise mirasbırakanın kayden bir hakkının olmadığı, 11 nolu bağımsız bölümün karşılığı olarak davalı ...'ye devredildiği, yapılan bu işlemin gizli bağış olarak değerledirilebileceği, ancak davada tenkis talep edilmediği gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş olmasında, usul ve yasaya, maddi vakıalara aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri Özetle

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.2.2. Hemen belirtilmelidir ki, muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, bizzat mirasbırakanın üzerinde tapuda kayıtlı olan taşınmazların mirasbırakan ya da vekili (temsilcisi) tarafından aslında bağış olduğu halde satış biçiminde temlik edilmesi durumunda uygulama olanağı bulur.

Bedeli ödenerek "gizli bağış" şeklinde gerçekleştirilen işlemler hakkında anılan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının doğrudan bağlayıcı olma niteliği yoktur. Bunun yanı sıra, karara, yorum yoluyla gizli bağış iddialarına yönelik olarak uygulama olanağı sağlanamayacağı, Hukuk Genel Kurulunun 30.12.1992 tarihli 586/782; 21.09.1994 tarihli 248/538; 21.12.1994 tarihli 667/856; 11.10.1995 tarihli 1995/1-608 sayılı kararlarında belirtilmiş, Dairenin yargısal uygulaması bu doğrultuda kararlılık kazanmıştır. Ancak gizli bağış şeklinde gerçekleştirilen işlem bulunduğu iddiası bakımından şartların mevcut olması halinde tenkis incelemesi yapılabileceği hususunda kuşku yoktur.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, (V/3.2.) nolu paragrafta yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlere,delillerin takdirinin yerinde olmasına, (III) nolu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) nolu bentte yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı ... vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 26/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.