Logo

1. Hukuk Dairesi2021/9929 E. 2022/823 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tespit harici bırakılan bir taşınmazın tarım alanına dönüştürüldüğü iddiasıyla Hazine adına tescili ve elatmanın önlenmesi istemiyle açılan davada, taşınmazın mülkiyet durumunun doğru tespiti ve hükmün kesinleşmesi halinde infazda tereddüt oluşup oluşmayacağına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın davacı adına tesciline karar verilmiş ise de, yargılama sırasında dosyaya alınan tapu kayıtlarının dava konusu alanı kapsayıp kapsamadığı araştırılmadığından hükmün kesinleşmesi halinde infazda tereddüt oluşabileceği gözetilerek, 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi gereğince resen nazara alınması gereken bu husus uyarınca mahallinde keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TESCİL - ELATMANIN ÖNLENMESİ

Taraflar arasında görülen tescil, müdahalenin men'i davasında bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ..., taşlık kayalık olması nedeniyle tespit harici bırakılan 2700,00 m2 alanlı taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 18'inci maddesi uyarınca tarım alanına veya ekonomik yarar sağlanması mümkün olan bir taşınmaza dönüştüğünü ileri sürerek, taşınmazın Hazine adına tesciline, davalı ...'ın elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ..., davaya cevap vermemiş, aşamadaki beyanında dava konusu taşınmazın 30 yılı aşkın süredir kendi tasarrufunda bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

2. Diğer davalı ..., savunma getirmemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 03/03/2010 tarihli ve 2008/538 E. 2010/158 K. sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2305,00 m2'lik kısmın Hazine adına tesciline ve bu kısma yönelik davalı ...'ın vaki müdahalesinin men'ine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05/11/2019 tarihli ve 2016/7368 E. 2019/9877 K. sayılı kararıyla; ''Bilindiği üzere; 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi Ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnemalerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 2. maddesi ile "Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülki sınırlarıdır. ", 3. maddesi ile "Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır." şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda; yukarıda yazılı Kanun maddeleri uyarınca davalı Limonlu Belediyesinin tüzel kişiliği kaldırılmış, bağlı bulunduğu ilçe olan Erdemli Belediyesine katılmıştır. Hal böyle olunca, davanın Erdemli Belediyesine yöneltilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.'' gerekçesiyle mahkemenin kararı bozulmuştur.

3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 22/04/2021 tarihli ve 2020/86 E. 2021/138 K. sayılı kararıyla; davalı ... Belediyesine husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine; bozma ilamı dışında kalan hususların kesinleştiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2305,00 m2'lik kısmın Hazine adına tesciline ve bu kısma yönelik davalı ...'ın vaki müdahalesinin men'ine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde; davalı Limonlu Belediyesinin davaya yasal hasım olarak dahil edildiğini, davacı ... yanında dahili davacı olması gerekirken sehven dahili davalı olarak davaya dahil edildiğini, bu hususun resen düzeltilmesi gerektiğini, bozma kararının yasaya ve yerleşik içtihatlara aykırı olduğunu, sıfat yokluğu değil olsa olsa temsilde hatanın söz konusu olduğunu, Hazine yanında dahili davacı olarak bulunması gereken Erdemli Belediyesinin davalı olarak gösterilmesi ve davacı ... aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davada Belediyenin dahili davacı olarak bulunması ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak Belediyeye verilmesi gerektiğini bildirerek, hükmün yargılama ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 3402 sayılı Kanun'un 18'inci maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

Bilindiği üzere; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun ''Hazine adına tespit'' başlıklı 18'inci maddesinde ''Yukarıdaki maddelerin hükümleri dışında kalan ve tescile tabi bulunan taşınmaz mallar ile tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerler Hazine adına tespit olunur.

Orta malları, hizmet malları, ormanlar ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup da bir kamu hizmetine tahsis edilen yerler ile kanunları uyarınca Devlete kalan taşınmaz mallar, tapuda kayıtlı olsun olmasın kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemez.''

hükmüne yer verilmiştir.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Dosya içeriğine ve toplanan delillerle, yargılama sırasında dosya içerisine getirtilen belgelerden, Tapu Müdürlüğünden gelen 30/03/2021 tarihli yazıya göre; dava konusu taşınmazın olduğu yerde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8'inci maddesi gereğince ''Çalışma alanı sınırı içinde kalmasına ve tapuda kayıtlı bulunmasına rağmen, 09/07/1987 tarihinden önce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastroya tabi tutulmayarak tespit harici bırakılan taşınmazlardan olduğu,'' söz konusu taşınmazın bulunduğu yerde de 18/06/2013 tarihinde Geçici-8. madde çalışmaları yapıldığı, yapılan çalışma neticesinde dava konusu yerin Limonlu Beldesi çalışma alanı içinde bulunan 2198 ve 2201 parsel sayılı taşınmazların bir kısmını, 2199 ve 2200 parsel sayılı taşınmazların tamamını kapsadığının tespit edildiği bildirilmiştir. Yine dosya içerisine alınan güncel tapu kayıtlarına göre de, 2198, 2199, 2200 ve 2201 parsel sayılı taşınmazların 17/06/2013 tarihinde Hazine adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.

6.3.2. Yargılama neticesinde Mahkemece dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın davacı ... adına tesciline karar verilmiştir ancak; yargılama sırasında dosya içerisine alınan tapu kayıtlarının dava konusu alanı kapsayıp kapsamadığı araştırılmamıştır. Bu durumda hükmün kesinleşmesi halinde infazda tereddüt olabileceği anlaşılmaktadır.

6.3.3. Hal böyle olunca; anılan hususun 6100 sayılı HMK'nın 297/2. maddesi gereği resen nazara alınması gerektiği gözetilmek suretiyle, mahallinde yeniden keşif yapılması, dava konusu alanın Hazine adına tescil edildiğinin anlaşılması halinde, tescil isteği konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına; dava konusu alan, Hazine adına tescil edilen kısmın içinde kalmadığı takdirde ise sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.