Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1090 E. 2023/7036 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, davalı adına kayıtlı taşınmazın mülkiyetinin aslında kendisine ait olduğunu iddia ederek açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davalı ve ailesi tarafından 70 yıldır zilyet edildiği, tarım arazisi vasfında olduğu ve davalı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gözetilerek, Hazine'nin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/42 E., 2021/2099 K.

DAVA TARİHİ : 12.05.2016

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kağızman Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/155 E., 2020/131 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine temsilcisi dava dilekçesinde; dava konusu 139 ada 13 parsel sayılı taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini, taşınmazı kapsamına alan Hazine adına kayıtlı tapu kaydının da bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 70 yıldır kendisi ve ailesi tarafından zilyet edildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 20.05.2016 tarihli, 2016/240 Esas, 2016/375 Karar sayılı kararıyla; davacı Hazinenin eldeki davada dayandığı tapu kaydına Mahkemenin 2016/230 Esas sayılı dosyasında açtığı davada da dayandığı gerekçesiyle, davanın Mahkemenin 2016/230 Esas sayılı dosyasında açılan dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

Mahkemenin 2016/230 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında eldeki davanın dosyadan tefriki üzerine, Mahkemenin 07.02.2020 tarihli, 2018/155 Esas, 2020/131 Karar sayılı kararıyla; davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsamadığı, taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/B maddesinde belirtilen kamu orta mallarından olmayıp özel mülkiyete konu yerlerden bulunduğu ve tarım arazisi vasfındaki taşınmazda davalı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde Toprak Tevzi Komisyonunca çalışma yapılmış olmasına rağmen Mahkemece bu hususta araştırma ve inceleme yapılmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının bilimsel verilere dayanmadığını, taşınmazın davalıya ne şekilde kaldığının belirlenmediğini, taşınmazın sınırlarında mera parselleri bulunduğu halde yöntemince mera araştırmasının yapılmadığını, taşınmazın eğiminin yüksek olduğunu, bunun dahi özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olduğunu gösterdiğini ileri sürerek re’sen dikkate alınacak sebepler de göz önünde bulundurularak istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın mera vasfında olmayıp çayır vasfında olduğu, şahıslar adına kayıtlı komşu taşınmazların da dava konusu taşınmazla aynı özelliği taşıdığı, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14, 16/B, 17, 18 ve 20 nci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Kadastro çalışmaları sonucunda Kars ili, Kağızman ilçesi, Yağlıca köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 139 ada 13 parsel sayılı 9.783,52 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tarla vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13 üncü maddesinin “j” bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.