"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 27. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptal- tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, ... parsel sayılı taşınmazını teminat amacıyla davalı ..’e satış suretiyle devrettiğini, borç bittiğinde taşınmazın iadesinin kararlaştırıldığını, borcunu nakit ve çek vermek suretiyle ödemesine rağmen taşınmaz iade edilmediği gibi davalı ile birlikte el ve işbirliği içerisinde hareket eden diğer davalı ...’e taşınmazın devredildiğini, taşınmazın inançlı işlem nedeniyle devredildiğinin Kaymakamlık dosyasındaki ikrar ile sabit olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, satışın gerçek olduğunu, satış bedelinin vergi nedeniyle düşük gösterildiğini, Kaymakamlık dosyasında iddia edilen ikrarın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, iddianın yazılı delil ya da delil başlangıcı niteliğindeki herhangi bir belge ile ispatlanamadığı ve davacı tarafça teklif edilen yeminin davalı ... tarafından eda edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, satışın gerçek olmadığını, davacının oğlunun borcu nedeniyle taşınmazın teminat olarak devredildiğini, davalının vekili olan kardeşinin resmi kurumlar önündeki beyanının ikrar netiliğinde olduğunu, davalının 18.000 TL çeki ile 5.000 TL nakit ödemenin ne ile ilgili olduğunu açıklayamadığını, tanık ...'ın dinlenmediğini, ... ve ... isimli firmanın banka kayıtlarının celp edilmediğini, davalı imzalı ödeme belgesinin yazılı delil başlangıcı sayılması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 02.11.2021 tarihli ve 2021/677 E. 2021/1650 K. sayılı kararıyla; taşınmazın teminat amacıyla devredildiği iddiasının yazılı delil ya da delil başlangıcı niteliğindeki herhangi bir belge ile ispatlanamadığı ve davacı tarafça teklif edilen yeminin davalı ... tarafından usulünce eda edildiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, satışın gerçek olmadığını, davacının oğlunun borcu nedeniyle taşınmazın teminat olarak devredildiğini, davalının vekili olan kardeşinin resmi kurumlar önündeki beyanının ikrar netiliğinde olduğunu, davalının 18.000 TL çeki ile 5.000 TL nakit ödemenin ne ile ilgili olduğunu açıklayamadığını, tanık ...'ın dinlenmediğini, ... ve ... isimli firmanın banka kayıtlarının celp edilmediğini, davalı imzalı ödeme belgesinin yazılı delil başlangıcı sayılması gerektiğini, kaldı ki ödemelerin hangi alacağa ilişkin olduğunun davalı tarafça açıklanmadığını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı İnançları Birleştirme kararı uyarınca, inançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği kuşkusuzdur. Şayet, ispat külfeti kendisinde olan tarafın yazılı bir belgesi yok ise ancak taraflar arasında gerçekleştirilen mektup, banka dekontu, yazışmalar gibi birtakım belgeler var ise bunların delil başlangıcı sayılacağı ve iddianın her türlü delille kanıtlanmasının olanaklı hale geleceği sabittir. Şayet, delil başlangıcı sayılacak böylesi bir olgu da bulunmuyor ise iddia sahibinin son başvuracağı delilin karşı tarafa yemin teklif etme hakkı olduğu da şüphesizdir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, (III.) ve (IV.3.) no.lu paragraflarda belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 27/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.