"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, mahkeme kararının bozulmasına dair verilen karara Mahkemece uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ilişkin verilen karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 07/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, dava konusu 13 numaralı parselin mezarlık vasfında olup davacı cemaat vakfına ait olduğunu, 1936 beyannamesinde de yer aldığını, nam-ı müstear adına kayıtlı iken kadastro tespitinde Hazine adına tescil edilip sonradan davalı Belediyeye devredildiğini ileri sürerek, tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, iddiaların yerinde olmadığını, taşınmazın kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğini belirtip, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30/06/2016 tarihli ve 2014/192 E. 2016/247 K. sayılı kararıyla; 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11. maddesinin koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 22/01/2020 tarihli ve 2016/18495 E. 2020/333 K. sayılı kararıyla; ''... Somut olayda; dosya içeriği ve toplanan delillerden, özellikle 1936 beyannamesi içeriği, keşif ve bilirkişi raporlarından, dava konusu taşınmazın davacı Vakfa ait 1936 tarihli beyannamede vakfın hayratı olarak gösterilen mezarlık olmadığı gibi, beyannamede 14 parça halinde sayılan taşınmazlar arasında da yer almadığı açıkça anlaşılmaktadır. Nitekim, davacı Vakfın taşınmaz hakkında Vakıflar Meclisine yaptığı tescil başvurusu da 10.01.2013 tarihli karar ile reddedilmiştir.
Diğer taraftan, taşınmazın müslüman mezarlığı olarak kullanılageldiği ve öncesinden beri taşınmazda Cemaate ait bir mezarın da bulunmadığı saptanmıştır.
Hal böyle olunca, dava konusu taşınmazın davacı Vakıf adına tescil edilebilmesi için aranılan yasal koşuların gerçekleşmediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabul edilmesi doğru değildir.'' gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuş, davacı vekilinin karar düzeltme isteği üzerine Dairenin 16/09/2020 tarihli ve 2020/1921 E., 2020/4140 K. sayılı ilamı ile karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmiştir.
3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 22/04/2021 tarihli ve 2020/474 E. 2021/342 K. sayılı kararıyla; bozma ilamında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili duruşma istekli olarak temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın dosya kapsamına, usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, usuli kazanılmış hakkın söz konusu olmadığını, Yargıtay bozma ilamının maddi hataya dayalı olduğunu, dosyada mübrez bir kısım belgedeki hususların yok sayıldığını, delillerin tamamının toplanmadığını, davacı tarafın hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, dava konusu taşınmazın, davacı vakfın 1936 beyannamesinde belirtilen Kartal Ermeni Mezarlığı olduğunu, bilirkişi raporundaki tespitlerin, davalının resmi yazısının, aslı dosya kasasına alınan ve dosyada fotokopisi bulunan bir kısım resmi belgelerin gözden kaçırıldığını, 36 adet ''Defin Rusatiyesi'', 5 adet ''Gömme İzin Kağıdı'' bulunduğunu, ruhsatiyelerin kesin delil olduğunu, Kartal Ermeni Mezarlığı'nı gösterir krokinin Kartal Belediyesi'nce düzenlendiğini, bozma ilamındaki ve mahkemenin gerekçesindeki tespit ve değerlendirmelerin dosya kapsamına aykırı olduğunu, Kartal bölgesinde yaşanan Ermeni nüfusunun azalması ve dolayısıyla definlerin de azalması üzerine, Belediye'nin, Ermeni mezarlığına da İslam dinine mensup kişilerin defin edilmesine izin verdiğini, birbirine bitişik Müslüman Mezarlığı ile Ermeni Mezarlığı olduğunu, dava konusu mezarlık vasıflı hayrat niteliğindeki taşınmazın, akar niteliğindeki 14 taşınmaz arasında yer almamasının mevzuata uygun olduğunu, Vakıflar Meclisi'nin red kararının hukuki ve fiili dayanağı bulunmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1.Bilindiği üzere; 5737 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi:
"Cemaat vakıflarının;
a) 1936 Beyannamelerinde kayıtlı olup, halen tasarruflarında bulunan nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar adına tapuda kayıtlı olan taşınmazlar,
b) 1936 Beyannamesinden sonra cemaat vakıfları tarafından satın alınmış veya cemaat vakıflarına vasiyet edildiği veya bağışlandığı halde, mal edinememe gerekçesiyle halen; Hazine veya Genel Müdürlük ya da vasiyet edenler veya bağışlayanlar adına tapuda kayıtlı olan taşınmazlar, tapu kayıtlarındaki hak ve mükellefiyetleri ile birlikte bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren onsekiz ay içinde müracaat edilmesi halinde, Meclisin olumlu kararından sonra, ilgili tapu sicil müdürlüklerince cemaat vakıfları adına tescilleri yapılır",
6.2.2. Aynı Kanun′un geçici 11. maddesi:
"Cemaat vakıflarının;
a) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup malik hanesi açık olan taşınmazları,
b) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup kamulaştırma, satış ve trampa dışındaki nedenlerle Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, belediye ve il özel idaresi adına kayıtlı taşınmazları,
c) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup kamu kurumları adına tescilli olan mezarlıkları ve çeşmeleri, tapu kayıtlarındaki hak ve mükellefiyetleri ile birlikte bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren oniki ay içinde müracaat edilmesi halinde, Meclisin olumlu kararından sonra, ilgili tapu sicil müdürlüklerince cemaat vakıfları adına tescil edilir.
Cemaat vakıfları tarafından satın alınmış veya cemaat vakıflarına vasiyet edildiği veya bağışlandığı halde, mal edinememe gerekçesiyle Hazine veya Genel Müdürlük adına tapuda kayıt edilen taşınmazlardan üçüncü şahıslar adına kayıtlı olanların Maliye Bakanlığınca tespit edilen rayiç değeri Hazine veya Genel Müdürlük tarafından ödenir" hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde oluşuna, (IV./2.) no.lu paragrafta yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, (IV./3.) no.lu paragrafta yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına, onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.